Genelgeyle baro genel kurullarının ertelenmesine yönelik tepkiler sürüyor. ÇAG’ın İstanbul Barosu Başkan Adayı Ata Yazıcıoğlu, “Bu karar avukatların seçme ve seçilme hakkına yapılan bir gasptır. Bu kurulacak olan yeni barolara zaman kazandırmak amacıyla verilen bir karardır. Feyzioğlu’nun koltuğunun korunması operasyonudur" dedi. ÇAG olarak 10-11 Ekim’de genel kurula gideceklerini belirten Yazıoğlu, avukatlara katılım çağrısı yaptı.
"Karar yok hükmündedir"
BirGün'den Yaren Çolak'a konuşan Yazıcıoğlu, baro genel kurulu iptal edilirken siyasi partilerin genel kurulunun iptal edilmemesine tepki gösterdi. Yazıoğlu, “İstanbul Barosu Genel Kurulu’nun bir genelgeye dayandırılarak iptali hukuk dışı ve keyfi bir karardır. Baro genel kurulunun iki yılda bir ekim ayında yapılıyor olması kanun gereğidir. Avukatlık kanunu bunu öngörür. Dolayısıyla ancak başka bir kanun hükmüyle değiştirilebilir ya da ortadan kaldırılabilir. Bir genelgeyle veya Yüksek Seçim Kurulu kararıyla ortadan kaldırılması mümkün değil. Bu nedenle bu yok hükmünde bir karardır. Avukatların seçme ve seçilme hakkına yapılan bir gasptır. Genelgenin yayınlandığı gün Yüksek Seçim Kurulu bir karar açıkladı. Karar, barolar genel kurulunu yapamaz ancak siyasi partiler genel kurullarını yapabilirler. AKP’nin birkaç ilçe teşkilatı genel kurul yaptığını ben biliyorum. Baro genel kurulunda avukata bulaşacak olan virüs AKP’nin siyasilerine bulaşmıyorsa sıkıntı yok” şeklinde konuştu.
"Feyzioğlu’nun koltuğunun korunması operasyonu"
Meslektaşlarına 10-11 Ekim’de gerçekleşmesi planlanan genel kurula katılım çağrısı yapan Yazıcıoğlu sözlerini şöyle noktaladı: “AKP ilçe teşkilatları genel kurul yapıyor, Ayasofya 250 bin kişiyle açıldı, Giresun’da miting yapıldı bunlarda herhangi bir engelleme yokken. Açık havada yapılacak olan baro genel kurulunun iptali tamamen siyasi bir karardır. Bu kurulacak olan yeni barolara zaman kazandırmak amacıyla verilen bir karardır. Feyzioğlu’nun koltuğunun korunması operasyonudur. Biz ÇAG olarak 10-11 Ekim’de genel kurula gideceğiz. Tüm meslektaşlarıma da katılım çağrısı yapıyorum. Çünkü ben bir genelgeyle seçme ve seçilme hakkımın ortadan kaldırılmasına izin vermeyeceğim.”