Gündem

Zarrab dahil son 5 kişi de tahliye oldu, '17 Aralık'ta tutuklu kalmadı

17 Aralık soruşturması kapsamında tutuklanan Reza Zarrab ve bakan çocukları dahil son 5 kişi de tahliye edildi, soruşturma kapsamında tutuklu kalmadı

28 Şubat 2014 16:35

17 Aralık soruşturması kapsamında tutuklanan eski bakan oğulları Barış Güler ile Kaan Çağlayan’ın yanı sıra Ebru Gündeş'in eşi işadamı Reza Zarrab’ın da aralarında bulunduğu 5 kişi hakkında tahliye kararı çıktı. Soruşturma kapsamında tutuklu kimse kalmadı. Zarrab, saat 17:20 civarında, saat 18.00 sularında da diğer şüpheliler tahliye edildi. 

Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler ve eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Kaan Çağlayan "rüşvet almaya ve vermeye aracılık etmek"ten, işadamı Reza Zarrab "rüşvet vermek ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlarından 17 Aralık 2013’te düzenlenen yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında tutuklanmıştı.

Yaklaşık 40 gün sonra Güler, Çağlayan ve Zarrab'ın yanı sıra iki kişi hakkında da "Atılı suçların şüpheliler lehine değişme ihtimali, delillerin toplandıkları, sabit ikametgah ve konumları gereği kaçma ve delilleri karartma ihtimali bulunmadığından" ayrı ayrı tahliyelerine karar verildi.

 

Yurt dışına çıkış yasağı 


5 şüpheli hakkında yurtdışına çıkış yasağı konuldu ve kamu davası açılıp savunmaları tespit edilene kadar ikametgahlarına en yakın karakola her cuma günü mesai saatleri içinde giderek imza atmalarına karar verildi.

Tahliye kararını İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin nöbetçi hâkimi İslam Çiçek tarafından verildiği öğrenildi.

 

'Deliller yan delillerle desteklenmedikçe...'  

 

Mahkemenin tahliye gerekçesi şöyle:

"Şüphelilerin rüşvet almaya ve vermeye aracılık etmek, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve rüşvet vermek suçlarına yönelik delillerin, iletişim tespiti, dinlenilmesi, kayda alınması ve teknik araçlarla izleme ve neticesinde görüntülerin kayda alınması suretiyle elde edildiği, bu şekilde elde edilen delillerin yan delillerle desteklenmediği sürece tek başına esasa ilişkin delil mahiyetinde bulunamadığı açıktır.

Toplanan tüm delillerin telefon dinleme ve teknik takip sonucu elde edildiklerinden delillerin toplandığı dolayısıyla karartılmasının söz konusu olamayacağı ve şüphelilerin sabit ikametgahı ve konumları itibarıyla kaçma şüphelerinin olmadığı, en son incelemelerden sonra dosyaya kayda değer bir delil girmediği, bilirkişi incelemelerinin her zaman yapılabileceği, kamu görevlisi olmayan şüphelilerin, rüşvet vermek ve rüşvete aracılık etmekten tutuklandıkları, aracılık ettiklerinin yasal delillerle ortaya konulması gerektiği, böylece şüphelilere atılı suç vasıflarının, şüpheliler lehine değişme ihtimalinin yüksek olduğu, bu durumda tutuklu kalmalarının mağduriyetlerine sebebiyet vereceğinden tahliye hükmü kurulmuştur."

 

İşte o tahliye kararları