Gündem

BALBAY'IN TAHLİYESİ İSTENDİ  İSTANBUL (A.A) 

21 Haziran 2011 15:35
-BALBAY'IN TAHLİYESİ İSTENDİ  İSTANBUL (A.A) - 21.06.2011 - İzmir'den milletvekili seçilen ikinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı gazeteci-yazar Mustafa Balbay'ın avukatı Mehmet İpek, ''Yasama dokunulmazlığından da yararlanması için anayasanın 83. maddesi çerçevesinde müvekkilimin tahliyesini talep ettik'' dedi. Balbay'ın tahliyesi amacıyla hazırladığı dilekçe ve mazbatayı ikinci ''Ergenekon'' davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine veren İpek, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinin önünde bekleyen basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ''Daha önce de hukuken Mustafa Balbay'ın tutukluluk gerekçelerinin haklı olmadığını düşünüyorduk, yeni bir durum da ortaya çıktı, milletvekili oldu. Yasama dokunulmazlığından da yararlanması için anayasanın 83. maddesi çerçevesinde müvekkilimin tahliyesini talep ettik. Artık kararı mahkeme verecek'' diye konuştu. ''Mahkemeden kararın ne zaman çıkacağı söylendi mi?'' diye sorulan İpek, bunun mahkemenin takdirinde olduğunu belirterek, mahkemenin değerlendirme yaparak kararı yarın veya hafta sonuna kadar verebileceğini ifade etti. Avukat İpek, ''Dilekçenizde kaçma şüphesi olmadığı gibi şeylerden bahsettiniz mi?'' sorusuna karşılık ''Tabii onlardan bahsettik. Zaten bize göre, daha önce de söylediğim gibi tutukluluğun şartları önceden de yoktu. Bize göre şimdi yeni bir durum ortaya çıktı artık milletvekili olması nedeniyle. Bunları da belirten talebimizi mahkemeye sunduk. Artık kararı mahkeme verir'' dedi.  Daha önceki genel seçimde bağımsız milletvekili seçildikten sonra tahliye edilen Sabahat Tuncel hakkında verilen kararı dilekçelerinde emsal karar olarak sunduklarını ifade eden Mehmet İpek, mahkemenin Prof. Dr. Mehmet Haberal ve müvekkili Balbay ile ilgili tahliye taleplerini ayrı ayrı değerlendireceği kanaatinde olduğunu bildirdi. -MAHKEMEYE SUNULAN DİLEKÇE- Balbay'ın avukatı Mehmet İpek tarafından hazırlanan, ikinci ''Ergenekon'' davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine sunulan tahliye talepli 7 sayfalık dilekçede, 2 yılı aşkın süreden beri tutuklu olan Balbay hakkında yapılan tüm tahliye taleplerinin basmakalıp ve hukuki temelden yoksun gerekçelerle reddedildiği belirtilerek, 24. dönem genel seçiminde İzmir'den milletvekili seçilen Balbay'ın dün mazbatasını alarak resmen milletvekilliği sıfatını kazandığı kaydedildi. ''Müvekkilimiz Mustafa Balbay'ın milletvekili sıfatını kazanarak yasama dokunulmazlığından yararlanması ve yargılama tedbiri olmasına rağmen müvekkilimiz yönünden önceden cezalandırma aracına dönüşen tutukluluk halinin kaldırılması gerekmektedir'' denilen dilekçede, Balbay'ın anayasanın 83. maddesi gereğince yasama dokunulmazlığını kazandığı, bu aşamadan sonra kaçma, saklanma ve delilleri karartma şüphelerinin tamamen ortadan kalktığı, Balbay'ın milletvekili seçilmesi nedeniyle tutukluluk durumunun özellikle de ölçülülük ilkesi bakımından yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu ve Balbay'ın tutukluluk halinin devamının CMK ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarına aykırı olduğu ifade edildi. Sadece suç isnadıyla aleyhine herhangi bir hüküm verilmemiş Balbay'ın milletin iradesini temsil edememesinin hukuka ve kamu vicdanına aykırı olduğu belirtilen dilekçede şunlar kaydedildi: ''Ayrıca Türk ulusunun vekili olarak tayin ettiği müvekkilimizin milletvekili görevini yerine getirmemesi en başta gözetilmesi gereken kamu yararını da derinden etkilemektedir. Millet adına karar veren bir makam ile milleti karşı karşıya getirmek gibi istenmeyecek bir sonucu doğurmanın yaratacağı toplumsal, sosyal ve siyasal krizin yaratacağı zarar karşısında, tutuklama ile elde edilecek, elde edildiği düşünülen yarar karşılaştırıldığında ortada çok büyük bir dengesizlik olduğu açıkça görülmektedir.'' Dilekçede, Balbay'ın millet iradesini temsil görevine başlayabilmesi için anayasanın 81. maddesi uyarınca TBMM'de ant içmesi gerektiği, milletvekili seçildiği için kaçma, saklanma ve delilleri karartma şüphesinin ortadan kalkması ve Balbay'ın 2 yılı aşkın süredir devam eden tutukluluk halinin tedbir niteliğini yitirmiş olması nedenleriyle emsal nitelikteki kararlar ile Yargıtay ve AİHM'nin kararları da göz önüne alınarak tahliye edilmesi istendi.