Gündem

Bakan İslam: 30 Mart'ta kendinizi Uhud'daki bir okçu gibi düşünün

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam,yaklaşan seçimler öncesi AKP seçmenlerine çağrıda bulunarak sandık kurulunda görevlilerin oradan ayrılmamasını istedi

24 Mart 2014 11:23

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, yerel seçimlerde sandıklarda görev alacakların çok dikkatli olması gerektiğini belirterek, "Abarttığımı düşünmeyin, bu sözü söyleyip söylememeyi çok düşündüm, kalbimden geçeni söylüyorum, 30 Mart günü sandık kurulu üyelerinin, sandık kurulunda vazifeli olan herkesin görevi, Uhud'daki okçulardan daha az önemli değil. Uhud'daki bir okçu gibi düşünün kendinizi ve oradan ayrılmayın, geri dönmeyin" dedi.

İslam, partisinin Adapazarı ilçesinde görev alacak olan sandık sorumlularıyla bir araya geldi. Burada konuşan İslam, çok zor bir süreçten geçildiğini anlattı.

Yaşanan bu olumsuz gelişmelerin, hayırlara vesile olmasını temenni ettiklerine belirten İslam, "İnşallah hayırlara vesile olur bu kargaşa. İnşallah, çok şey öğrenmişizdir ve gerçekten bu zor badireyi başarıyla atlatırız. Yarınlar, bugünden daha aydınlık olur inşallah. Bunun için de var gücümüzle çalıştık" diye konuştu.

"Karşımızda duran bu cephenin kazanabilmesinin iki yolu vardı" diyen İslam, "Ya darbe, ya da hile yolu yani. üçüncü bir alternatifleri yok çünkü vatandaşlarımız, bir daha mührü bunların eline vermeyecektir. Bu çok kesin ve bugün İstanbul mitingiyle çok daha netleşti" ifadelerini kullandı.

İslam, darbe girişimini savuşturduklarını söyledi.

Artık hile yolunun seçileceğini vurgulayan İslam, şunları kaydetti:

"Darbeyi, savuşturduk Allah'a hamdolsun, onu başaramadılar. Şimdi sırada hile var. Bu son 5 günde yapabilecekleri herşeyi yapacaklar. Alçaklığın dibine vurulacak, her türlü kötülük yapılacak, pislik akacak. Buna hazır olun. Tüm bunların en kötüsü, 30 Mart'ta yapılacak. 30 Mart'ta sandık başında yapılacak, özellikle de oy verme işlemi tamamlandıktan sonra. Asıl hile, o anda ortaya çıkacak. İşte buradaki arkadaşlarımız, o hileyi bozacak olan kişilerdir. Eğer o gün yeterince uyanık olursak, inşallah o hile de hesap tutmayarak hedefine varmamış olacak. Şimdiden gazanız mübarek olsun arkadaşlar. Abarttığımı düşünmeyin, bu sözü söyleyip söylememeyi çok düşündüm, kalbimden geçeni söylüyorum, 30 Mart günü sandık kurulu üyelerinin, sandık kurulunda vazifeli olan herkesin görevi, Uhud'daki okçulardan daha az önemli değil. Uhud'daki bir okçu gibi düşünün kendinizi ve oradan ayrılmayın, geri dönmeyin."

 

Uhud'daki okçular tepesi nedir?

 

Mekke Orduları 11 Mart 625'de Mekke'den Medine'ye yürümeye başladı. Bu saldırı Mekkeliler tarafından Bedir Muharebesi'ndeki kayıplarının öcünü almak ve Müslümanların yükselen gücünü kırmak için yapıldı. Müslümanlar muharebe için hazırlıklıydı ve bir süre sonra iki ordu Uhud'un bayırlarında ve düzlüklerinde karşılaştı.

Hz. Muhammed, iki ordunun karşılaştığı Uhud Dağı’ndaki dar bir geçidin iki tarafına okçularını yerleştirdi. Mekkelilerin Uhud Dağı'nın etrafından dolaşarak Müslümanlara saldırma ihtimalini önlemek istiyordu. Okçularına, “Haber verilmeden yerinizi terk etmeyiniz” emrini verdi. İki tarafın kuvvetleri Uhud Dağı eteklerinde karşılaştı. Müslümanların etkili taaruzlarıyla Mekke ordusu geri çekilmeye başladı. Bunu gören okçular, muharebenin kazanıldığını sanarak yerlerini terk etti ve Mekkelilerin bıraktıkları ganimetleri yağmalamaya başladı. Bundan yararlanan Halid bin Velid, komutasındaki kuvvetlerle okçuların terk ettiği geçitten Müslümanlara saldırdı. Bu saldırı sonucu İslam ordusu güç kaybetti. Mekke ordusu da kesin bir üstünlük elde edemeyip geri döndü.