TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı Efkan Ala, PKK'nın çekilme sürecinin 8 Mayıs'ta başladığını belirterek, "Gezi olayları olmasaydı 8 Mayıs'ta çekilme başlamıştı ve yapılıyordu" dedi.
Cihan Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda İçişleri Bakanlığı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün bütçe ile kesinhesaplı görüşmesi tamamlandı. Yapılan oylama sonucu bütçe kabul edildi.
Milletvekillerinin sorularını cevaplayan İçişleri Bakanı Efkan Ala, yapılan eleştiriler ve kritiklere teşekkür etti. "Farklı partileriz, demokratik bir düzen içinde meseleleri tartışıyoruz." diyen Ala, iktidar ve muhalefetin birbirini ikna etme gibi bir mecburiyeti olmadığına dikkat çekti. Bu farklı politikaların millete götürüldüğünü ve hangisi seçilirse onun uygulanmasına imkan doğacağını anlatan Ala, bazı konuların kişiselleştirildiğini savundu.
Hükümet ile parti arasında bazı partilerin ayrım yapılmasını isteyebileceğini dile getiren Ala, sistem yetmezliği olduğunu ifade etti. Önümüzdeki dönem yeni bir Anayasa yapılması temennisinde bulunan Ala'ya bu açıklamalarla ilgili muhalefet partilerin milletvekilleri, "Sorularımızla ne alakası var" diyerek tepki gösterdi.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, "Bölücülük yapıyor. Sorduğumuz soruya cevap ver. Türkiye'de Kürdistan var mı yok mu, ona cevap ver." dedi. Bakan Ala, "Siz soru sorarsınız, hangisine cevap verip vermeyeceğimizi biz karar veririz." karşılığını verdi.
Günal ise "Ne kadar saygısızsınız. Asıl tehdidi siz yapıyorsunuz. Terör örgütüne susuyorsunuz, bizi tehdit ediyorsunuz." diye konuştu. AKP milletvekilleri ise muhalefet partisi milletvekillerine tepki gösterdi.
Milletin hakem olduğunu dile getiren Bakan Ala, taltiflerin geri alınmasına ilişkin bir niyeti ve kuralı olmadığını, soruşturmalar sonucu böyle bir sonuç çıkarsa gerekenin yapılacağını kaydetti. Kayıp çocuklarla ilgili bilgi veren Bakan Ala, "2013 yılında 20 bin 953 çocuk kayboldu, 20 bin 433 çocuk bulundu. 2014'te 20 bin 960 çocuk kayboldu. 20 bin 11 çocuk bulundu. Tamamı bulunsun diye proje ürettik." şeklinde konuştu.
Suriyeliler için 4,6 milyar lira harcandığını dile getiren Ala, Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne yönelik saldırı konusunda üç kişinin tutuklandığını kaydetti. Ala, yardım yataklık yapanın yakalandığını ve itiraflarda bulunduğunu kaydetti. Bu saldırıya ilişkin ciddi iddiaların araştırıldığını söyledi. Yüksekova saldırısıyla ilgili de 2 kişinin tutuklandığını kaydetti.
Güvenlik Bakanlığı olmadığı gibi kurulma çalışmasının da olmadığını dile getiren Bakan Ala, kamu düzeni ile çözüm sürecini birlikte alan bir politika izlediklerini ifade etti. 'Jandarmanın, HDP ile konuşmayın' talimatı olmadığını belirten Ala, bazı pratik sorunların da bölgede yaşandığını bildiklerini aktardı.
Kamu İhale Yasası'na göre TOMA alımlarının yapıldığını ifade eden İçişleri Bakanı Ala, 247 TOMA olduğunu ve şu ana kadar su ile müdahalenin en az zarar veren bir yöntem olduğuna dikkat çekti. Ala, "Şiddet bir çözüm yöntemi değildir. Şiddet kullanarak toplantı ve gösteri yapılamaz. Toplantı, gösteri barışçıl yapılmalı. Bildirim yapılarak belirlenen yerlerde toplantı ve gösteri yapılabilir. Şiddet gösterilirse, başvurulursa o gösteriyi zaten yasal olmaktan çıkarıyor." diye konuştu. Ala, "Molotof zaman zaman bir silahtan daha etkili olan... Barışçıl gösteriden bahsediyoruz. Molotofun orda ne işi var? Molotof silah sayılacaktır." ifadelerini kullandı.
"Anayasa millete aykırı olamaz. Gerçekten Anayasayı millete aykırı olmaktan çıkarmak zorundayız." diyen Ala, Suriyeli plakalara ilişkin bir çalışma yaptıklarını ve Başbakanlık'tan yakında çıkacağını ve bu sorundan kurtulacağını ifade etti.
"Türkiye'de kapatma davası bittikten sonra çok temel iki konuda ülkeyi sıkıntıya sokan; bunlardan biri din ve vicdan özgürlüğü. Çok ciddi mesafeler alındı. Onla ilgili saldırılar oldu." şeklinde konuşan Bakan Ala, başörtüsü sorunu bulunduğunu, Kur'an-ı Kerim'in ders olarak konulduğunu söyledi.
Bu sözler üzerine muhalefet partisinin milletvekilleri, "Kur'an-ı Kerim yasak mıydı, kimin Kur'an ile ne sorunu olabilir? Böyle bir ifade olabilir mi? Sorularımıza cevap vermiyorsun." diyerek tepki gösterdi. Dinlemeler konusuna değinen Ala, dinlenen isimleri sayınca "Beraber dinlediniz." karşılığı verildi.
Bu yanlışı yapanları ayıklamaya çalıştıklarını belirten Ala, Oslo'da yapılan görüşmelerin dinleyenlere sızdırıldığını iddia etti. "Size bu kötülüğü yapanlar, onları sızdırdı. Biz de şimdi soruşturuyoruz." diyen Bakan Ala, terör örgütü PKK'nın çekilme sürecinin 8 Mayıs'ta başladığını belirterek "Gezi olayları olmasaydı 8 Mayıs'ta çekilme başlamıştı ve yapılıyordu." iddiasında bulundu.
Türkiye'nin sorunlarını çözmede, ekonomik, sosyal, siyasal sorunlarını çözmede siyasi istikrarının önemli olduğunu dile getiren Ala, siyasi istikrar olmadan sorunun çözülemeyeceğini kaydetti. Ala, çözüm süreciyle bağlantılı Kobani olaylarını da hatırlattı.
Günal ise "Bakanları dinleyenleri görevden alıyorsunuz. Bizi dinleyenleri değil." dedi. Emniyet teşkilatındaki değişiklikle ilgili de Ala, bir piramit gösterdi ve bu piramidi düzenleyeceklerini kaydetti. Emniyet teşkilatındaki soruşturmalara ilişkin de Bakan, "1181 kişiye disiplin cezası verildi. 460 ihraç istemi yapıldı; 155 kişi ihraç edildi." bilgilerini verdi.