Antalya'da Mustafa Murat Ayhan (48) öldürülen gazetecilik bölümü öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu'nun (21) cenazesi memleketi Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde toprağa verildi. Taziyeleri kabul eden baba Mustafa Haytaoğlu, "Benim kızım üniversite öğrencisiydi, bunları hak etmemişti. Bu dünyada kimse kimseye güvenmeyecek mi? İnşallah hak ettiği cezayı alır. Ağırlaştırılmış müebbet cezasından aşağısı kurtarmaz onu" dedi.
Antalya'da Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu, 28 Temmuz'da evden çıktıktan sonra kendisinden haber alınamadı. Telefonu da kapalı olan Haytaoğlu'na ulaşılamayınca, Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde oturan Mustafa Haytaoğlu, Antalya’ya gidip kızını aramaya başladı, polise kayıp başvurusunda bulundu. Polis, Azra'yı bulmak için arama çalışması başlattı. Sosyal medyadan da Azra'nın bulunması için çağrılar yapıldı.
Polis ekipleri Haytaoğlu'nun son görüldüğü bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelendi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Azra'nın cep telefonundan en son inşaat mühendisi ve emlak ofisi sahibi Mustafa Murat Ayhan ile görüştüğünü tespit etti. Cinayet masası ekipleri, Ayhan'ı çapraz sorguya aldı. Ayhan, ilk ifadesinde, "Önceden tanışmıştık. Geldi, birlikte yemek yedik, gitti. Bilgim yok" dedi.Polis, bunun üzerine Ayhan'ı serbest bıraktı. Cinayet masası ekipleri, daha sonra çevre iş yeri güvenlik kamerası görüntülerini incelemeye aldı. Görüntülerde Mustafa Murat Ayhan'ın Konyaaltı ilçesindeki evinden aynı valizle birkaç kez çıktığının belirlenmesi üzerine Ayhan, yeniden gözaltına alındı. Çapraz sorguya alınan Ayhan, cinayeti işlediğini itiraf etti.
Cenazesi Kadirli'ye getirildi
Katil zanlısı tutuklanırken Azra'nın ailesi, kızlarının cenazesini dün akşam Antalya Adli Tıp Kurumu'ndan teslim aldı. Karayoluyla Osmaniye'nin Kadirli ilçesine getirilen Azra Gülendam Haytaoğlu'nun cenazesi, Kadirli Asri mezarlık morguna konuldu.
"Çocuklar bir melektir, onları suçu yoktur"
Kızının cenazesini memleketine getiren Mustafa Haytaoğlu, muhtarı da olduğu Dervişpaşa Mahallesi'ndeki evinin yanındaki İstiklal İlkokulu'nun bahçesinde taziyeleri kabul etti. Baba Haytaoğlu, "Onun 8-9 yaşlarında oğlu varmış. Görsem başını okşarım. Babalık böyle olmayı gerektirir. Eğer beni duyuyorsa adamlık, insanlık görsün. Çocuklar bir melektir, onları suçu yoktur" dedi.
"Bu dünyada kimse kimseye güvenmeyecek mi?"
Kızının katili Mustafa Murat Ayhan'ın ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılması gerektiğini kaydeden Haytaoğlu, “Benim kızım üniversite öğrencisiydi, bunları hak etmemişti. Bu dünyada kimse kimseye güvenmeyecek mi? Ben yüce Türk adaletine güveniyorum. İnşallah hak ettiği cezayı alır. Ağırlaştırılmış müebbet cezasından aşağısı kurtarıyor mu sizce? Hak etmedi mi? Hiç olmasa iyi. Tamam çocuğu boğdun, öldürdün, parça parça edip götürüp ormana atmak ne?" dedi.
Mustafa Haytaoğlu, kızının kaybolduğu gece ablası Ezgi Tuğba ile tartıştığı iddialarına ilişkin şunları söyledi:
“Küçük kızım aradı, delta varyantı olduğunu söyledi. 'Kızım kendine niye dikkat etmedin?' dedim. 'Baba oldu bir kere' dedi. 'Niye aşı olmadın?' dedim. 'Olmadım' dedi. O zaman 'ablan yanında, her dediğini yapacaksın' dedim. 'Tamam babacığım' dedi. Ondan sonra da ablasına bağışıklık sistemini güçlendirecek şeyler içirmesini söyledim. Kızım biraz hareketli, sıkılırdı. Ablası ona çok güzel bakıyordu. Kızım öğretmen, cahil değil. Şimdi o akşam 'abla aşağı inmek istiyorum' diyor saat 20.00 gibi. Kızım 'İnemezsin' diyor. Sonra da 'Aşağı banka gidip oturabilirsin' diyor. Tartışmanın hepsi bu. O da gidip banka oturuyor. Ablası sabahlara kadar bekliyor. O kadar duyarlı insan ki. Yorgun bitap düşüyor, sonra içeri kanepeye uyuyor. Sonra bakıyor kardeşi orada yok. Olay böyle başlıyor. Ben onları arkadaş gibi büyüttüm."
"Benim kuzumu yaktılar, başka annelerin yanmasın"
Azra'nın annesi Mezide Haytaoğlu ise acısının çok büyük olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
"Annelerin ciğerini yaktılar. Ne olur bunun devamı gelmesin. Ne olur benim kuzumu yaktılar, başka annelerin yanmasın. Gelen herkese sorun Azra ile bir anısı vardır. Hepsinin bir konuşması vardır. Azra'mı herkes severdi. Emanet verdi Allah'ım, emanetini geri aldı. Şehit oldu benim kızım, melek gibi uçtu gitti. Televizyonda izlediğim başıma geldi, istemezdim. Yeter artık devamı gelmesin, ben dayanamıyorum, 1 haftadır yavrumu dağlardan taşlardan topladım. 3-4 gündür de buzdolaplarında bekletiyorum yavrumu."
Tabutuna bayrak ve mezuniyet cübbesi koydular
Kara yoluyla Osmaniye'nin Kadirli ilçesine getirilen Azra Gülendam Haytaoğlu'nun cenazesi tören için İstiklal İlkokulu'nun bahçesine getirildi. Törene, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mücahit Demirtaş, Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, AKP Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu, Kadirli Kaymakamı Ahmet Arık, Kadirli Belediye Başkanı Ömer Tarhan ile Azra Gülendam Haytaoğlu’nun ailesi ve arkadaşları katıldı. Anne Mezide ve baba Mustafa Haytaoğlu törende güçlükle ayakta durabilirken, Ezgi Tuğba, kardeşinin Türk bayrağı bulunan tabutunun üzerine mezuniyetinde giymeyi planladığı cübbeyi koydu. Azra’nın cenazesi burada kılınan cenaze namazının ardından Durmuşsofular Köyü Mezarlığı’nda toprağa verildi. (DHA)