Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İran'a yaptığı resmi ziyarete katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Tahran'da gazetecilere yaptığı açıklamada, İran'da Anayasaya göre malın devrinin söz konusu olmadığını belirterek, bu ülkenin modeline göre bir çerçeve anlaşması geliştirdiklerini söyledi.
İran'ın, petrol ve doğalgaz kaynakları açasından zengin bir ülke olduğunu belirten yıldız, "Anayasaya göre malın devri söz konusu değil. Buranın modeline göre çerçeve anlaşması geliştiriyoruz. İnşallah yarın bunu imzalayacağız" diye konuştu.
Yıldız, "Güney Pars havzasında TPAO ile arama çalışması yapılacak. Daha önce imzalanan 21, 22. ve 23. fazlara göre daha verimli sahalar olduğuna kanaat getirdiğimiz ve karşılıklı konuştuğumuz bir yer üzerinde çalışma yapılacak. Çalışmalara kasım ayının ilk ya da ikinci haftasında başlamış olacağız. Buraya bir heyetle geleceğiz, bu heyet teknik çalışmalara devam edecek. Buradaki model yap-devret modeli normalde. Bu anlaşma ile buradan çıkacak doğalgazın ve yan ürünlerinin pazarlanması söz konusu olacak. Türkiye'nin pazarlama ve ticaret hakkı doğmuş olacak. Doğalgazın en az yarısı Türkiye'de ya da Türkiye üzerinden pazarlanacak. Yaklaşık 35 milyar metreküp gaz çıkarılması öngörülüyor. Al ya da öde modelinden biraz daha farklı olduğunu söyleyebiliriz" dedi.
Pamir: Anlaşma mümkün değil, İran 'yalnız değilim' mesajı veriyor
Enerji uzmanı Necdet Pamir, Türkiye'nin İran'la doğalgaz anlaşmasının gerçekleşme olanağı bulunmadığını, ancak bu tür ilişkilerle İran'ın “Dünyada yalnız değilim, ayaktayım” mesajı verdiğini söyledi.
İran'la anlaşmalara ilişkin olarak NTV'de Banu Güven'in sorularını yanıtlayan Pamir, şunları söyledi:
“Türkiye enerji tüketiminde ağırlıklı olarak doğalgaz kullanıyor. Enerji ihtiyacının yüzde 31'ini doğalgazdan karşılıyor. Bu gazın yüzde 98'ini de maalesef ithal ediyor.
Dış politikada bunlar oluyor. 13 Temmuz 2007'de bir çerçeve anlaşma yapıldı, o bir iyi niyet protokolüydü. Ancak “Amerika, İran'da 20 milyon doların üzerinde yatırım yapanlara ambargo uygularım” diyor. Yani oraya yatırım yapmamızın olanağı yok. En büyük engel bu ve bu konuda iki sene öncesine göre İran'a karşı bir gevşeme değil, bir sertleşme var. Nedeni, İran'ın “nükleer ihtirasları” olarak biliniyor.
İkincisi İran'ın koşulları, kârlılık vs açısından yatırım yapmaya uygun değil. Dolayısıyla bunlar aslında hayata geçecek projeler değil. Ama İran iç politikada da kullanıyor bu tür şeyleri. Bir anlamda “Ayaktayım, yıkılmadım, dünyada yalnız değilim” mesajları vermiş oluyor.
Eğer Türkiye açısından da yatırım koşulları uygun bir proje olsa, doğalgaz ihtiyacının karşılanması için kaynak çeşitliliği, arz güvenliği açısından bize yararlı. Ama kısa erimde “olumlu gelişecek bir proje” olarak bakmıyorum. Olsaydı iyi olurdu.
İran doğalgazının hem Türkiye hem de Avrupa için önemli kaynaklardan birisi olduğunu vurgulayan Yıldız, bu kaynakların mutlaka harekete geçirilmek zorunda olunduğunu kaydetti.
Bir soru üzerine Nabucco'nun gaz kaynaklarından birinin İran olabileceğini de söyleyen Bakan Yıldız, Güney Pars havzasındaki çalışmanın 4 milyar doların üzerinde bir rakama mal olabileceğini söyledi.
"Azeri doğalgazına fark ödeyeceğiz"
"Azerbaycan ile doğalgaz konusunda görüşmelerimiz sürüyor" diyen Yıldız, bir anlaşmaya varılabileceğini umduklarını ifade etti.
Yıldız, "Her iki ülkenin de farklı alternatifleri söz konusu. Azeri kardeşlerimizin haklarına halel gelinmeyeceğini belirtmek istiyorum. Nisan 2008'den sonraki dönem için Azerbaycan tarafına geri ödeme yapılmasının söz konusu olabilir" diye konuştu