Gündem

AYM, en çok ihlal edilen hakları açıkladı: Adil yargılanma, ifade özgürlüğü, kişi hürriyeti ve güvenliği...

Şahin Alpay ve Mehmet Altan için verilen hak ihlali kararı uygulanmamıştı

19 Nisan 2018 13:53

Anayasa Mahkemesi (AYM), "bireysel başvurunun beşinci yılı" dolayısıyla resmi Twitter hesabında bugüne dek verilen ihlal kararlarının haklara göre dağılımını paylaştı.

Paylaşılan grafikte AYM'nin verdiği ihlal kararlarının en çok adil yargılanma hakkı üzerinde yoğunlaştığı görüldü. 

Bunu mülkiyet hakkı,özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı, ifade özgürlüğü ile yaşam hakkı ihlalleri izledi.

Alpay ve Altan hakkında verdiği hak ihlali kararı, yerel mahkemelerce uygulanmamıştı

Anayasa Mahkemesi'nin Şahin Alpay, Mehmet Altan ve Turhan Günay hakkındaki "tahliye" kararları, 11 Ocak'ta gerekçeli olarak kurumun internet sitesinde açıklanmış; karşı oy yazılarının tamamlanması için Resmi Gazete’de yayımlanmamıştı. Buna rağmen İstanbul'daki ağır ceza mahkemeleri, AYM kararlarını "Resmi Gazete'de yayımlanmadığı" gerekçesiyle uygulamamıştı.

Anayasa Mahkemesi ile ağır ceza mahkemelerinin karşı karşıya gelmesi, kamuoyunda tepkilere yol açmıştı. Söz konusu kriz için, "Türkiye hukuk tarihinde ilk", "Mahkemeler tarafsız davranmıyor" yorumları yapılmıştı. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Anayasa Mahkemesi, yasa ve anayasanın belirlediği sınırları aşıyor" demişti. Başbakan Binali Yıldırım ise, Anayasa Mahkemesi'nin dosyanın içeriğini bilmediğini savunmuştu. 

Resmi Gazete'de 19 Ocak'ta yayımlanan ihlal kararlarının gerekçesinde, başvurucuların suç işlediğine dair 'kuvvetli' belirtinin yeterince ortaya konulamadığı belirtilmişti. Yazılar ve konuşmalar dışında somut olgu ortaya konmadan yapılan tutuklamanın, ifade ve basın özgürlüklerine yönelik caydırıcı bir etki doğurabileceği ifade edilmişti.

Can Dündar  - Erdem Gül kararına da atıfta bulunmuştu

Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, MİT TIR'ları haberleri nedeniyle "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama", "cebir ve şiddet kullanarak T.C Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görebini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "silahlı terör örgütüne üye olmaksızın yardım etme" iddialarıyla tutuklanan ve 92 gün cezaevinde kalan eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül hakkında verilen "hak ihlali" kararına da atıfta bulunulmuştu. O dönem Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Uymuyorum, saygı da duymuyorum", "Yerel mahkeme bu karara direnebilirdi. O zaman AYM’nin kararı boşa çıkacaktı" dediği karar, şu maddelerde anımsatılmıştı: 

"125. Diğer taraftan halkın özellikle kamuyu ilgilendiren tartışmalara katılımının sağlanması demokratik toplum için vazgeçilmez niteliktedir. Bunun için kamuyu ilgilendiren tartışmalara ilişkin her türlü fikir ve bilginin yayılabilmesi, halkın da bunlara ulaşabilmesi gerekir. Bu bağdamda ifade özgürlüğünün özel bir görünümü olan basın özgürlüğünün demokratik bir toplumda ayrı bir önemi bulunmaktadır. Zira anılan özgürlük sadece basının fikir ve bilgileri yaymasına değil, halkın bunlara ulaşmasına da imkân sağlar."

"126. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik de demokratik bir toplum düzeninin gereklerindendir. Demokrasinin sağlıklı işleyişi, kamu makamlarının yalnızca yasama ve yargı organları tarafından değil siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve basın gibi demokratik toplumun vazgeçilmez unsurları tarafından da denetlenmesine bağlıdır. Bu bağlamda basın - kamunun “gözetleyicisi” olarak - farklı kaynaklardan bilgi ve fikirleri yayarak şeffaflık ve hesap verilebilirliğinin sağlanmasına da katkıda bulunur. Böylelikle basın özgürlüğü sayesinde farklı kaynaklardan bilgi ve fikirlere ulaşan kamuoyu, kamu gücünü elinde bulunduranların iş ve işlemlerine ilişkin daha sağlıklı kanaat oluşturabilir."

"127. Ölçülülük ilkesi müdahalenin amac ile bu amaca ulaşmak için kullanılan araç arasındaki ilişkiyi yansıtır. Temel hak ve özgürlüklere yapılan müdahalelerin ölçülü olup olmadığının denetiminde, hedeflenen amaca ulaşabilmek için şeçilen aracın 'elverişli', 'gerekli' ve 'orantılı' olup olmadığı değerlendirilmelidir."