Anayasa Mahkemesi, 1991 yılında son seçimin yapıldığı Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nda, “yönetmelikteki boşluk” gerekçe gösterilerek yıllardır yeni seçim yapılamamasını “örgütlenme özgürlüğünün ihlali” saydı. Cemaat üyelerinin yasal boşluk nedeniyle çözümsüz bırakıldığına dikkat çeken Yüksek Mahkeme, boşluğun giderilmesi için de adres göstererek, 2022’de yürürlüğe giren “Cemaat Vakıfları Seçim Yönetmeliği” kapsamında Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bildirim yapılmasını istedi.
1794 yılında İstanbul'daki Rum hastanelerinin tek bir çatı altında birleştirilmesi amacıyla bağışlarla kurulan Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’ndan beş cemaat üyesi, 1991 yılında son yönetim seçiminin yapıldığı vakıfta yeni seçime gidilmesi için 2014 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne dava açtı. Vakfın doğal üyeleri olduğunu belirten davacılar, 2004 ve 2008’te değişikliğe uğrayan Vakıflar Yönetmeliği'nde, son olarak "Cemaat Vakfı Yöneticilerinin Seçimi" ile ilgili bölümün 2013’te kaldırılmasının ardından hukuki bir boşluk doğduğunu ve bu nedenle bir türlü yeni seçim yapılamadığını belirtti.
Çeşitli tarihlerde başvurdukları Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün taleplerini dikkate alınmadığını öne süren cemaat üyeleri, Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesinden yeni seçim tarihi ve usulünü belirlemesini talep etti.
Vakıflar Genel Müdürlüğü ise 2013 tarihli iptalin ardından yönetmelikte seçime ilişkin bir usul bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etti. Mahkeme de yönetmelik hükümleri açısından boşluk bulunsa da "Cemaat Vakıflarının yöneticileri mensuplarınca kendi aralarından seçilir. Vakıf yöneticilerinin seçim usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir" şeklindeki Vakıflar Kanunu’nu gerekçe göstererek davanın reddine karar verdi. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 2017 yılında kararı onadı.
Başvurucular: Cemaat vakfı üyelerinin hakları Lozan’la korunuyor
Cemaat üyeleri bunun üzerine 2019 yılında Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurarak, mülkiyet hakkının yanı sıra din ve vicdan özgürlüğü ile örgütlenme özgürlüklerinin ihlal edildiğini öne sürdü. Cemaat vakfı üyelerinin haklarının Lozan Antlaşması ile korunduğu hatırlatan başvurucular, mahkemelerin seçim haklarını görmezden geldiği için 23 yıldır aynı yönetimin olduğu Vakfı hiçbir yönden denetleyemediklerini belirtti.
AYM: Yeni bir yönetmelik çıkarmamak, ciddi mevzuat boşluğu yaratıyor
Başvuruyu inceleyen Yüksek Mahkeme, iptal edilen seçim usullerine ilişkin yeni bir yönetmelik çıkarılmaması, idarenin bu süre zarfında hareketsiz kalması ve bu nedenle uzun yıllar boyunca seçim yapılmamasının “temel hakkın kullanımını engelleyici nitelikte” bir mevzuat boşluğu yarattığına dikkat çekti.
Bu yasal boşluk nedeniyle, cemaat üyelerinin yıllardır oy kullanamayarak ve söz sahibi olamayarak çözümsüz bırakıldığını ifade eden AYM, oysa devletin toplumsal bütünlüğü temin etmek adına azınlık haklarını koruması ve bu hakların en etkin şekilde kullanılmasını sağlamasının yargı süreçlerin süratle sonuçlandırılmasıyla mümkün olacağına dikkati çekti.
“Devlet pozitif yükümlülüklerini yerine getirmedi, azınlıkların örgütlenme özgürlüğü daha fazla korunmalı”
Örgütlenme özgürlüğünün sağlanmasının azınlığa mensup bireyler açısından daha hassas olduğunun altını çizen AYM, “Zira bu kimseler çoğunluk içinde sahip oldukları kimlikleri korumak ve kimliklerine özgü tarihsel, dinî, sosyal, ekonomik, kültürel durumları, hakları daha güçlü bir biçimde ifade etmek için bir araya gelir ve bu kimselerin azınlık konumunda olmalarından ötürü daha fazla korunmaları gerekir” dedi.
Ancak devletin üzerine düşen şekilde yönetmelik düzenlemesini yapmadığını ve pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğini vurgulayan AYM, vakfın doğal üyesi olan cemaat üyelerinin örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.
AYM, yönetmelik boşluğunun giderilmesi için adres gösterdi
Yüksek Mahkeme, seçimlerin yapılmasını sağlayacak yönetmelik boşluğunun giderilmesi için de adres gösterdi. “18/6/2022 tarihli ve 31870 sayılı Resmi Gazete'de Cemaat Vakıfları Seçim Yönetmeliği'nin yayımlandığı görülmüştür. O hâlde somut başvuruda ihlale neden olan yönetmelik boşluğunun 2022 tarihli Yönetmelik hükümleri çerçevesinde giderilebileceği anlaşılmıştır” diyen AYM, cemaat üyelerinin bu yönetmelik kapsamında Vakıflar Genel Müdürlüğüne bildirimde bulunulmasını istedi. Başvuruculara da 10 bin lira tazminat ödenmesine hükmedildi.