Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan yurtdışına çıkmaya çalışırken yakalanan ve suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla tutuklanan Ayhan Bora Kaplan’ın mahkeme ifadesi ortaya çıktı. T24’ün ulaştığı mahkeme sorgusunda Kaplan, firari durumdaki Barış Kurt ile E.D. isimli bir kişiye işkence ettirdikleri iddiasına ilişkin, “Ben örgüt kurmadım, yönetmedim, bahsi geçen insanları tanımıyorum. Barış Kurt’u restoranımıza gelip gittiği için tanıyorum. Bu olay tarihi 15 Temmuz’dan hemen hemen 1 hafta sonrasıdır. FETÖ’cü kumpası olabilme ihtimali vardır” dedi.
14 kişi tutuklandı
Ankara’da yeraltı dünyasında Kaplanlar olarak bilinen suç örgütünü yönettiği iddiasıyla Esenboğa Havalimanı girişinde gözaltına alınan Ayhan Bora Kaplan, gece yarısı yapılan mahkeme sorgusunun ardından tutuklandı. Ankara 3. Sulh Ceza Hâkimliği, Kaplan’ın yanı sıra örgüte üye oldukları iddia edilen 13 kişinin daha tutuklanmasına karar verdi. Operasyon kapsamında gözaltına alınan 3. Sınıf Emniyet Müdürü N.A.Ç. ile eski polis U.K. adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
“FETÖ kumpası olabilme ihtimali var”
“Örgüt kurma", "kasten yaralama", "yağma", "kişiyi hüviyetinden yoksun kılma" ve "işkence" suçlarından tutuklanan Kaplan’ın mahkemedeki ifadesine T24 ulaştı.
Sorgusu öncesinde yapılan kimlik tespiti sırasında Kaplan, aylık gelirini 1 milyon lira olarak beyan etti.
Sorgusu sırasında, Kaplan’a, soruşturma kapsamında firari durumda olan Barış Kurt’un eski çalışanı olduğunu söyleyen ve kendisine Kaplan’ın adamları tarafından işkence edildiğini öne süren E.D isimli kişinin beyanları da soruldu. İfadesinde suçlamaları reddeden Kaplan, E.D.’nin iddialarının FETÖ kumpası olabileceğini iddia ederek, şunları kaydetti:
“Ben bahsi geçen suçların hiçbirini işlemedim, örgüt kurmadım, yönetmedim. Bahsi geçen insanların çoğunu tanımıyorum, bu kişilerle aramda hiçbir bağ yoktur. E.D. isimli şahsı tanımıyorum. Barış Kurt’u bizim restoranımıza gelip gittiği için tanıyorum. Kendisi iş adamıdır. (E.D.’nin öne sürdüğü) Bu olay tarihi 15 Temmuz’dan hemen hemen 1 hafta sonrasıdır. FETÖ’cü kumpası olabilme ihtimali vardır diye düşündüm ben. 15 Temmuz’dan sonra bütün FETÖ’cü kanallar benimle ilgili saçma sapan haberler yaptılar. Bir nevi aslında herkesi bana düşman ettiler. Bununla ilgili bir sürü hakaret ve videolar internette mevcuttur. Suçsuzum. Serbest bırakılmayı istiyorum.”
Kaplan’ın avukatı Kocaoğlu: Yakalanması şova çevrildi
Avukatı Doç.Dr. iur Sinan Kocaoğlu ise Kaplan’ın yakalanmasının emniyet tarafından şova çevrildiğini, internete düşen videoda müvekkili direnmediği halde sert müdahalede bulunulduğunu kaydetti. Kocaoğlu, savunmasında şunları söyledi:
“Devletle mafya arasındaki olgusal olarak fark devletin hukukla bağlı olmasıdır. Müvekkilim yakalama anından şu ana kadar hukuka aykırılıklar tüm milletin gözünün önünde olmuştur. Müvekkilim hakkında tek bir yakalama emri yok, yurt dışı yasağı konulmamış, herhangi bir soruşturma organına davet edilmemiş olduğu halde, bir iş adamı olan müvekkilimin yurtdışına yatırım yapmak için gayet meşru bir yolculuğu Türk Devleti tarafından maalesef ki bir tele şova çevrilmiş ve yakalama anı videosunda görüldüğü üzere hiçbir karşı koyma emaresi olmadığı halde bir kolluk görevlisi tarafından yere yıkılmış, üç kolluk görevlisi tarafından üzerine çökülmüş, müvekkilim boynuma basmayın lütfen dediğinde, kolluk görevlilerinden biri tarafından 'daha senin nerelerine basacağım lan g..' dediği internette video şeklinde mevcuttur.”
“Arkasında kimin olduğunu bilmediğimiz kişiler”
Kocaoğlu, savunmasında müvekkiline yönelik eziyet iddiasında bulunan kişinin şikayetine takipsizlik kararı verildiğini, ancak 7 yıl sonra bu kararın kaldırıldığını ifade ederek, savcılığın Adli Tıp raporunu yeni delil saydığını, ancak bu raporun yeni olmadığını kaydetti. Bu durumun iyi niyetli olmadığını savunan Kocaoğlu, “7 sene sonra arkasında kimin olduğunu bilmediğimiz kişiler tarafından yaptırılan isnatların gerçek dışıdır” dedi.
“Kaplan, 15 Temmuz kahramanıdır”
Kocaoğlu, Kaplan’ın “15 Temmuz” savunmasına da değinerek şunları söyledi:
“Müvekkilim, 15 Temmuz 2016 günü darbe teşebbüsü sırasında TRT Genel Müdürlüğü'nü basan Fetullahçı askeri birliklere karşı cansiperane mücadele vermiş bir kahramandır, FETÖ’nün müvekkilimi namlusunun ucuna hedef koyması çok normaldir, çünkü bugüne kadar yapılan bütün ihtilaller göstermiştir ki, TRT Genel Müdürlüğü düştükten sonra iktidar da düşmüştür. Müvekkilim ve benzer kahramanlar ile kahraman Türk Ordusu bu darbe girişimini bastırmıştır. Ne yazık ki hain örgüt intikamını almaya halen devam etmektedir, bunun bir diğer ispatı da FETÖ’cü sosyal medya fenomenlerinin 4 günden beri müvekkilim aleyhine soruşturma organlarını ve hâkimliğinizi baskı altına alacak yayınlar yapmalarıdır.”