Strasbourg'ta yapılan oturumda, 337 parlamenter raporu onaylarken, 133'ü karşı oy kullandı. Raporda basın özgürlüğü, Kürt meselesi, toplanma özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve benzer konularda Türkiye'ye sert bir üslupla eleştiriler yöneltiliyor.
Türkiye'de demokrasi ve hukuk devletinin gerilediğine işaret edilen raporda, özellikle medya özgürlüğü alanında yaşanan gelişmeler kaygı verici olarak tanımlanıyor.
'Dibe vuran ilişkiler'
Strasbourg muhabirimiz Kayhan Karaca'nın haberine göre, raporla ilgili genel kurul oturumunda yapılan tartışma Türkiye-AB ilişkilerinin Avrupa kamuoyu gözünde dibe vurmuş olduğunu gösterdi. Avrupa Komisyonu'nun üyelik müzakerelerini destekleyen tavrına rağmen, bugüne kadar Türkiye’nin üyeliğini savunan Avrupalı liberaller dahi Ankara ile üyelik müzakerelerinin durdurulması çağrısında bulundu.
Oturumda AB dönem başkanı sıfatıyla söz alan Hollanda Savunma Bakanı Jeanine Hennis-Plasschaert Türkiye ile AB’nin önemli ilişkilere sahip olduklarını belirtmekle birlikte, Türkiye’de hukuk devleti ve temel haklar konusunda kaygı verici gelişmeler yaşandığına işaret etti.
'Vize haziranda zor kalkar'
Avrupa Komisyonu adına söz alan Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakereleri’nden sorumlu komiser Johannes Hahn, vizenin kalkmasının "Türkiye'nin AB üyesi olacağı anlamına gelmeyeceğini" ifade etti.
AP Türkiye raportörü Kati Piri ise genel kurul oturumu öncesinde düzenlediği basın toplantısında, Türk vatandaşlarına AB vizesinin haziran ayına kadar kalkacağı konusunda iyimser olmadığını dile getirdi.