İktidara yakınlığıyla bilinen ve Atatürk'e hakaretten yargılanan 'gazeteci' Fatih Tezcan Bodrum'da hâkim karşısına çıkarıldı. Sorgusunda Atatürk'e hakaret etmediğini öne süren Tezcan, "Atatürk’e hakaret edene kadar bana küfür edin, daha iyidir, kabulümdür. Mustafa Kemal’e küfür veya hakaret etmek, Müslüman'ın öncelikle kendi davasına ihanetidir" dedi.
Sözcü gazetesinden Can Özçelik'in haberine göre, Büyükçekmece Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada ifade vermediği için hakkında yakalama kararı bulunan Fatih Tezcan, Bodrum'da gözaltına alındı. 30 Nisan'da Bodrum Asliye Ceza Mahkemesinde ifadesi alınan Fatih Tezcan, Atatürk'e hakaret etmediğini öne sürerek “Ben asla ve kimseye hakaret etmem” dedi.
Fatih Tezcan, “Sorguya konu yazı ve paylaşımlarım gazetecilik mesleğimle ilgilidir” ifadelerini kullandı. Tezcan ifadesinde şunları kaydetti:
“Mustafa Kemal'e küfür veya hakaret etmek, Müslüman'ın öncelikle kendi davasına ihanetidir. ‘Atatürk'e hakaret edene kadar bana küfür edin, daha iyidir, kabulümdür' diyen şahsımın, hiçbir şartta kastı tahkir (onur kırma) yoktur…”
İfadesinin ardından serbest bırakılan Tezcan'ın Muğla Açık Cezaevi'nde hükümlü olduğu yönünde tutanak yazıldığı da ortaya çıktı.
Hakkındaki yakalama kararını uygulamak için 4 Mayıs'ta Tezcan'ın adresine giden polislerin “Yapılan araştırma neticesinde Muğla Açık Cezaevinde hükümlü olduğu bilgisine ulaşıldı” şeklinde tutanak tuttuğu ortaya çıktı. Fatih Tezcan'ın yargılanmasına neden olan şikâyeti yapan Avukat Cemil Öz, “Fatih Tezcan adlı sanık ceza davalarının duruşmalardan açıkça kaçtığı için hâkim karşısına bir türlü çıkartılamadı ve bu nedenle görülen davaları bir türlü sonuçlanmadı. Bodrum'daki sorgusundan anlaşılıyor ki bu tescilli Atatürk düşmanı dahi gerçekleri görmeye başladı, bükemediği bileği öpüyor Fatih Tezcan” diye konuştu.
Tezcan hakkındaki polis tarafından hazırlanan ve Muğla Açık Cezaevinde olduğu bilgisinin yer aldığı tutanağa ilişkinde değerlendirme yapan Avukat Cemil Öz şunları söyledi:
Bu noktada önemli sorular var. Nisan 2019 yılında yakalaması çıkan sanığa ancak Mayıs 2020'de ulaşılabildi. Bu bir yıllık süre zarfında neden yakalanamadı, bu kişiyi koruyan birileri mi var?
Yakalama işlemi ile ilgili olarak tutulan polis tutanağında, bu kişinin Muğla Açık Cezaevinde hükümlü olarak bulunduğu ibaresi yazılı, madem hükümlü nasıl oluyor da cezaevinde her seferinde suç oluşturan Twitter mesajlarını paylaşıyor?