Dünya

Asya silahlanıyor

Barış Araştırmaları Enstitüsü SIPRI, uluslararası silah ticaretine ilişkin yıllık raporunu açıkladı. Rapora göre, Asya silahlanma yarışındaki payını artırıyor.

17 Mart 2014 15:13


Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü SIPRI uzmanlarından Pieter Wezeman silahlanma yarışından bahsetmek istemediğini belirtiyor. Wezeman, riskler söz konusu olsa da silahlanmanın kontrol dışı olmadığını ifade diyor. Rapora göre, Hindistan geçen beş yıl içinde bir önceki beş yıla kıyasla silah ithalatını yüzde 111 oranında artırdı. Wezeman, Hindistan savunma bütçesini artırınca, onu Pakistan ve Çin'in izlediğini kaydediyor.

Çin Halk Kongresi, bu yıl savunma harcamalarını yüzde 12 civarında artırma kararı aldı. Çin sadece silah almakla kalmıyor, aynı zamanda silah satışlarını da arttırıyor. Wezeman, özellikle Pakistan, Bangladeş ve Myanmar'ın, Çin'in önemli müşterileri arasında olduğunu belirtiyor: "Çin malı silahlar önceden çok ucuzdu. Kalitesi de düşüktü. Teknik açıdan da çok gelişmiş sayılmazdı.”

Ancak bu durumun zamanla değiştiğini belirten Wezeman, "Çin, silah endüstrisini yeniden yapılandırıp canlandırmayı başardı. Çoğu uzman Çin silahlarının geçmiştekinden çok daha iyi olduğu konusunda hemfikir“ diyor.

Bonn merkezli Uluslararası Barış ve Çatışma Araştırmaları Enstitüsü'nden Jan Grebe, Çin savunma sanayinin genişlemesini rahatsız edici bir gelişme olarak görüyor: "Çünkü Çin'in örneğin AB ya da üye ülkeler veyahut da Kuzey Amerika yani ABD ve Kanada gibi bir silah ihracatını denetleyen kayda değer bir kontrol sistemi yok.“

Grebe, Çin'in artan silah ihracatının Çin hükümetinin siyasi çıkarlarıyla ilişkisi olduğunu tahmin ediyor. Uzman, Çin’in, başka ülkelerden silah satın alamayan Myanmar gibi ülkelere de silah sattığına atıfta bulunuyor.

Uluslararası Barış ve Çatışma Araştırmaları Enstitüsü de SIPRI gibi her yıl küresel silahlanma endeksini açıklıyor. Asya kıtasının yıllardır savunma araçları açısından en büyük pazar olduğunu belirten Jan Grebe, Vietnam, Singapur, Endonezya ve Güney Kore gibi ülkelerin modernleşme önlemlerine dikkat çekiyor.

SIPRI'nin son raporu ayrıca Moskova'nın da savunma sanayini ilerletmek istediğini gösteriyor. Rusya, Soğuk Savaş sonrasında da dünyanın en büyük ikinci silah ihracatçısı olmayı sürdürdü. Birinci sırada ise ABD bulunuyor.

Ekonomik mi politik mi?

SIPRI uzmanı Wezeman, Moskova için sadece ekonomik değil, stratejik ve politik konuların da önemli olduğu vurguluyor.

Wezeman, "Belarus ve hatta Kazakistan gibi ülkeler Rusya'dan dost fiyatına ve bazen bedava silah alıyor. Bu Rusya'nın bölgede nüfuzunu koruma çabalarının açık bir göstergesidir" ifadelerini kullanıyor.

Wezeman, Rus silah ihracatının siyasi boyutuna örnek olarak Suriye‘yi gösteriyor. SIPRI uzmanı ekonomik açıdan fazla mantıklı olmasa da Rusya'nın Beşar Esad'a silah satışını destekleme kararı aldığını hatırlatıyor.

Rapora göre, Çin'in geride bıraktığı Fransa'nın savunma sanayi geçen beş yıl içinde, bir önceki beş yıla kıyasla yüzde 30 daha az ihracat yaptı. Almanya'da ise ağır silah ihracatı yüzde 24 azaldı. Buna neden olarak, Avrupa ülkeleri ve NATO üyelerinin savunma araçlarına eskisinden daha az yatırım yapması gösteriliyor. Avrupa şirketleri, Avrupa pazarındaki kaybı kapatmak için diğer pazarlara yöneliyor. SIPRI raporuna, dünya genelindeki silah ihracatında Ortadoğu ülkelerinin pazar payı yüzde 20’yi buluyor.