Fransa'da aşırı sağcı Ulusal Cephe Partisi lideri Le Pen, gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için aday olacağını açıkladı.
Partisinin Fransa'nın güney kentlerinden Frejus'ta yapılan yıllık yaz kongresinde konuşan Marine Le Pen, gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için "halkın adayı" olduğunu savundu. Aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) partisinin lideri Le Pen, "Seçim kampanyasına başlamak için sabırsızlık duyuyorum. Ülkemizin varlığı için önemli olan konuları tartışmak istiyorum" dedi.
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden (AB) çıkma kararını (Brexit) ve ABD seçimlerinde Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump'ı destekleyen aşırı sağcı Le Pen, cumhurbaşkanlığını kazanması halinde, ülkesinin AB'den çıkması konusunda referandum yapacağını da belirtti.
Avrupa'daki sığınmacı krizi ve Fransa'daki terör saldırıları nedeniyle kamuoyu yoklamalarında cumhurbaşkanlığı seçimi için popülaritesi yükselen Le Pen'in iki turlu seçimin ilk turunu atlayan iki adaydan biri olması bekleniyor.
Fransa’da 2017 seçimler yılı olacak ve 66 milyon nüfuslu ülkede 43 milyon seçmen sandık başına giderek, önce cumhurbaşkanını, ardından da milletvekillerini seçecek. Seçmenler, 23 Nisan ve 7 Mayıs tarihlerinde cumhurbaşkanlığı seçimleri, 11 ve 18 Haziran’da ise milletvekili genel seçimleri için oyunu kullanacak.
Ülkede cumhurbaşkanı iki turlu seçimle belirleniyor. Cumhurbaşkanlığı için ilk turda mutlak çoğunluğun sağlanması durumunda ikinci tura gerek kalmayacak; fakat mevcut siyasi durum göz önüne alındığında, bu pek de mümkün görünmüyor.
Fransa anayasası gereği (2008’de yapılan değişikliğe göre) bir kişi en fazla iki dönem cumhurbaşkanlığı yapabiliyor. Yine 2000 yılında yapılan referandum sonucunda, cumhurbaşkanının 7 yıl olan görev süresi 5 yıl ile sınırlandırıldı. İlk kez 1848’de düzenlenen ve Louis-Napoleon Bonaparte’ın ipi göğüslediği seçimlerden bu yana Fransız seçmen, cumhurbaşkanını seçmek için on birinci kez sandığa gidecek.
Yarı başkanlık sistemiyle yönetilen Fransa’da, seçilen cumhurbaşkanının başbakan ve kabine ile uyumlu çalışmasını sağlamak amacıyla, milletvekili seçimleri de cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen ardından düzenleniyor. Bu yöntemle yeni seçilen cumhurbaşkanının başbakanı belirlemesi ve kabineyi oluşturması sağlanıyor. Böylelikle devletin zirvesinde farklı partilerden yöneticilerin oluşturacağı çatışmanın önüne geçilmiş olduğu düşünülüyor.