Eski Meclis Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP'li Sezgin Tanrıkulu’nun Manisa’da 'FETÖ’den tutuklu Mustafa Türk ile ilgili sözleri üzerine sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Arınç, Tanrıkulu'na yanıt verirken isim vermeden İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'i suçladı. "Haksız tutuklamalar"dan Perinçek'i sorumlu tutan Arınç, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP yönetimini de Perinçek'in esas amacını görmemekle eleştirdi.
Twitter'dan açıklama yapan Arınç şu ifadeleri kullandı:
"Manisa'da tutuklu Mustafa Türk ile ilgili olarak, bir süredir şahsıma hitaben çekilen videoların dolaşıma sokulması ve bazı CHP milletvekillerinin de bu kervana katılması üzerine bir açıklama yapma gereği duyuyorum.
Bu videoların içeriğini oluşturan 'Mustafa Türk'ü Bülent Arınç'a sorun' şeklindeki soruya cevap vermeden önce, benzer bir hususu dile getireyim.
Yaz aylarında, Mustafa Türk olayına benzeyen bir cezaevi mağduriyetini, Adalet Bakanlığı'nın o dönemdeki en üst yetkilileri nezdinde dile getirdiğimde 'ilgileneceklerini' söylemişler; fakat kanser hastası tutuklu şahıs tahliye edilmemiş ve ağır cezaevi şartlarında ölmüştü! Şahsın cenaze namazı kılınırken 'ilgililer' beni arayarak 'tahliye oldu' demişlerdi.
Ne ölümden, ne cenazeden ne de tabut içinde tahliyeden haberleri vardı.
Ama güya ilgilenmişlerdi!
'Mustafa Türk'ü Bülent Arınç'a sorun' diyenler içinse cevabım şudur:
Evet, Manisa Turgutlu Akçapınar köyünden hemşehrim, 82 yaşındaki çiftçi Mustafa Türk'ü 40 yılı aşkın süredir tanırım!
15 Temmuz öncesi için kendisinin Fethullah Gülen'i sevdiğine, saydığına şehadet ederim!
Ve yine şehadet ederim ki, 40 yıllık tanışıklığımız süresince, kendisinin en ufak bir kötülüğüne, devlete ve millete karşı su-i kastına şahit olmadım. Kendisi hakkında kimseden en ufak kötü bir söz de duymadım.
Darbeyle uzaktan yakından ilgisi ve alakası olmayan Mustafa Türk'ün 15 Temmuz öncesi Gülen'i sevip sayması ve sadece öncülük ettiği eğitim faaliyetlerine kendi imkanları dahilinde destek vermesi suç ise, bu ülkede bu suça ortak olmamış insan bulmak neredeyse imkansızdır!
Tepeden tırnağa, Edirne'den Kars'a kadar ülkemiz başta olmak üzere, Afrika'dan Avrupa'ya Asya'dan Amerika'ya, Doğu'dan Batı'ya, Kuzey'den Güney'e kadar tüm dünyada bu suça ortak olmayan coğrafya da yok gibidir.
82 yaşında çok ciddi sağlık sorunları olan ve başkasından yardım almadan hareket edemeyen yaşlı bir insanı tutuklu yargılayan ve ellerini kelepçeleyen irade, milletin iradesi değildir!
O irade HUKUK SİYASETİN KÖPEĞİDİR diyen ve Mustafa Türk örneğindeki gibi mağduriyetlere yol açan hukuksuz yargı süreçleri için, büyük bir sevinçle, TÜRK YARGISI SON 50 YILIN ALTIN DEVRİNİ YAŞIYOR diyenlerin iradesidir.
Geldiğimiz şu noktada lafı sağa sola eğipi bükmeye hiç gerek yok!
O iradenrin nihai hedefi, alçak bir darbe teşebbüsünü bahane ederek, darbe ile uzaktan yakından alakası olmayan insanaları atf-ı cürümde bulunup mağduriyetler oluşturmak, 2019'da siyaseti Erdoğan'sız ve Ak Parti'siz dizayn etmek ve nihayetinde arzuladıkları 'rövanşa' erişmektir.
Şahsen bu oyunu görmediğim bu planı bilmediğim sanılmasın.
Ve fakat iş o ki, bu planın nihai hedefindeki insanlar bu oyunu göremiyor, bu planı bozmak için adım atamıyorsa, onun sorumlusu ben değilim.
Ve kimsenin cürmünü, sorumluluğunu yüklenecek de değilim."
Arınç'ın sözünü ettiği 'Hukuk siyasetin köpeğidir' ve 'Türk yargısı son 50 yılın altın devrini yaşıyor' sözlerini Doğu Perinçek söylemişti.