Bazı araç kiralama şirketlerinin "evrensel kural" olan “Araç dolu depoyla teslim edilir, dolu depoyla alınır” kuralını tersine çevirdiği ve bu yolla kâr sağladığı iddia edildi. Hürriyet yazarı Sefer Levent, mesafe ve tüketimi kestiremeyen vatandaşların depoda bıraktığı litrelerce yakıtın şirketlere kaldığını söyleyerek, "Bazı şirketlerin bilerek araç yakıt göstergeleriyle oynadığı da öne sürülüyor" ifadesini kullandı.
Sefer Levent'in "Boş depo uyanıkları" başlığıyla yayımlanan (8 Temmuz 2017) yazısı şöyle:
Bazı şirketlerin araç kiralamada evrensel kural olan “Araç dolu depoyla teslim edilir, dolu depoyla alınır” kuralını tersine çevirdiği ve bu yolla kâr sağladığı görülüyor. Mesafe ve tüketimi kestiremeyen vatandaşın depoda bıraktığı litrelerce yakıt şirketlere kalıyor. Ayrıca bazı şirketlerin bilerek araç yakıt göstergeleriyle oynadığı da öne sürülüyor.
Bir okurum tatil için gittiği şehirdeki havalimanında teslim almak üzere araç kiralar. Havalimanına varır, araç kiralama bankosunda işlemlerini tamamlar sıra aracı teslim almaya gelir. Tam bu noktada fark eder ki aracın benzin deposu boştur. Görevliye gösterince aldığı yanıta şaşırır: “Biz boş depo teslim ediyoruz, boş depo teslim alıyoruz.”
Araç kiralamada evrensel kuraldır. “Araç dolu depo ile teslim edilir, dolu depo ile teslim alınır.” Aslında mantığı da basittir. Bu sayede kullandığınız kadar akaryakıtın parasını ödemiş olursunuz.
Neyse biz talihsiz okurumuza dönelim. Okurum aracı teslim alır. En yakın akaryakıt istasyonuna gider 50 liralık yakıt alır iki gün o yakıtla işini görür. Aracı teslim etmek için havalimanına gideceği gün bakar ki yakıt lambası yanıyor. En azından hedefe ulaşana kadar yakıtım yetsin düşüncesiyle bir 50 liralık daha yakıt alır. İkaz lambası sönmez. Bir 30 liralık daha yakıt alır, yine sönmez. 20 liralık daha, bir 20 liralık daha... Olur size 120 lira... Yakıt lambası hâlâ yanar durur. 120 lira deyip geçmeyin 23 litre eder. Yani nereden baksanız deponun yarısı. Ama ikaz lambası hiç tınmaz. Bakar olacak gibi değil yarım depo benzin ve yanan ikaz lambasıyla havalimanının yolunu tutar. Aracı teslim alan görevliye durumu anlatır, “kandırıldığını” belirtir ama yapacak bir şey yoktur. Uzun bir kontrol kuyruğu ve kaçmak üzere olan bir uçak vardır. Yanan ikaz lambası, yarım depo benzin yani 120 lira o havalimanında kötü bir hatıra olarak bırakılır...
Büyükler dolu depocu
Okurumun mektubu sonrasında araştırdım. Türkiye’de faaliyet gösteren birçok şirket, özellikle de kurumsal ve büyük olanlar internet sitelerinden açıkça dolu depo teslim edip-aldıklarını beyan ediyorlar. Genelde ilgili uyarılar şöyle: “Araçların müşteriye teslimi tam dolu depo benzin ile yapılır. Eksik veya boş depo benzin ile iade edilen araçlarda, yakıt farkı, hizmet ücreti ile birlikte alınır.”
Bazıları dolu depo kuralarına ilave olarak kilometre başına yakıt ücreti alma alternatifi de getirmiş. Mantık aynı, “kullandığın kadarını öde.”
Ama çoğu küçük bazı kiralama şirketleri ise bu evrensel kuralın tam tersini uyguladıklarını beyan etmişler. Hem de açık açık internet sitelerinden. “Boş depo veririz, boş alırız.”
Bil bakalım kaç litre?
Düşünün bir noktadan hareket edeceksiniz. Yola daha başta boş depo stresiyle çıkıyorsunuz. Bulduğunuz ilk akaryakıt istasyonunda kilometrede ne yaktığını bilmediğiniz bir araca, ne kadar yol gideceğinizi bilmeden yakıt koyacaksınız. Az olsa tekrar yakıt alabilirsiniz ama fazla alırsanız bu kez fazladan para ödemiş olacaksınız. Üstelik ‘boş’kavramı zaten kendi içinde çelişkilerle dolu. Lamba yanacak mı yanmayacak mı. Söz konusu aracın boş deposu o halde kaç kilometre gider. Yolda kalır mısınız, kalmaz mısınız vs.
Aslında anlamak güç değil. Özellikle boş depo ile araç kiralayan şirketler depoda kalan her litre yakıttan ayrıca kâr elde ediyor. Hatta bazıları biraz zorlarsanız bunu açıkça itiraf ediyorlar. Bunu adeta prensip edinmişler. Bakın bir tanesi internet sitesinden bunu nasıl beyan etmiş: “Araçlar full depo kiralanmaz. Araç kiralama başlangıcında yakıt deposu seviyesi nasılsa, aynı seviyede iade yapılması gereklidir. Eksik yakıtla dönen araçlardaki eksik yakıt farkı dönüşte tahsil edilir. Lütfen ihtiyacınıza göre yakıt satın alınız, fazla yakıtla dönen araçlarda yakıt iadesi yapılamaz.”
İyi de yakıt seviyesini tutturmak çok mu kolay. Araç teslim noktası ile akaryakıt istasyonu arasını vs hesaplamak mümkün mü... Bunlar cevapsız sorular.
Lamba yanmadan teslim!
Bakın bir diğer kiralama şirketi ne diyor:
“Akaryakıt fiyatlarımıza dahil değildir, kiralama başlangıcında kontratta belirtilen seviyede teslim edilen yakıt kiralama sonunda aynı seviyede teslim alınır. Eksik veya boş depo benzin ile iade edilen araçlarda, yakıt farkı, hizmet ücreti ile birlikte alınır. Araçlarımızda benzin deposu ikaz ışığı yanmayacak şekilde bir miktar yakıt ile müşterilere teslim edilir, Dönüşte aracı bize teslim ederken içinde bulunan benzinin iadesi yapılmaz.”
Niye? Bir miktar yakıttan kasıt nedir acaba?
Unutmayın, depo da kalan her litrenin parası sizin cebinizden çıkıp araç kiralama ücretine ilave olan bedeldir. Kiralama şirketinin cebine kâr kalır...
120 lira yakıt ile ikaz lambası nasıl sönmez?
Araçların yakıt depolarının içinde şamandıra vardır. Bu şamandıralar sayesinde yakıt göstergelerinin seviyesi ölçülür. Seviye belli bir ölçünün altına indiğinde ikaz lambası yanar. Genellikle ikaz lambası yanacak kadar boş olan bir depoda hâlâ 5 litre civarında yakıt vardır. Bu miktar araca göre fark etse de genellikle sizi 50-60 km daha götürür. 120 lira ödeyip 25 litre yakıt aldığınız halde bir aracın akaryakıt ikaz lambası sönmüyorsa ortada iki ihtimal vardır. Birincisi o ikaz lambası ve şamandıra bozuktur. İkinci ihtimal, şamandıranın ayarı ile bilerek oynanmış ve ikaz lambasının yanma seviyesi değiştirilmiştir. Her iki ihtimal de olsa sonuç değişmez. Lambayı söndürmek uğruna litrelerce yakıt doldurtup boşu boşuna para ödersiniz.
Nasıl dolandırılıyoruz?
Son dönemde özellikle bilişim araçlarını kullanarak gerçekleştirilen dolandırıcılık haberlerinin artığını gözlemliyoruz. Korunmak için sadece uyanık olmamız yetmiyor, aynı zamanda bilgi sahibi olmamız da gerekiyor. Bu konuda Türkiye Bankalar Birliği’nin yayınladığı ‘Dolandırıcılık Eylemleri ve Kontrol Yöntemleri) bilgi kitapçığı çok önemli bir kaynak. Dolandırıcıların akla hayale gelmeyen yöntemlerini her hafta bu kitapçıktan alıntılayıp yayınlayacağım. Umarım yaşanmış hikayelerden aktaracağım bu örneklerin dolandırıcılıkların önlenmesinde faydası olur.
Online formlara dikkat
Dolandırıcı tarafından kurbana yaygın olarak bilinen bir mağazada kullanmak üzere büyük bir indirim içeren elektronik ileti (e-posta) gönderilir. E-posta gönderimi bilinen mağazadan geliyormuş veya diğer tanınan online indirim sağlayan fırsat firmalardan gelmiş gibi gösterilir. Yalnız bu 100 TL’lik indirimden faydalanabilmek için kurbandan 5 TL’lik bir harcama yapılması beklenmektedir. Online bir form formatında kurban tarafından kredi kartı bilgileri, mağazadaki indirimden faydalanmak amacıyla hızlıca doldurulur ve dolandırıcıya iletilir. Dolandırıcı ise, kart limitinin tümünü kullanır.
Ne yapmalı: Kart bilgileri kişiye özeldir ve bu bilgilerin gizliliğini (kart numarası, son kullanma tarihi, güvenlik kodu/ CVV2 kodu) koruyunuz. Güvensiz ortamlarda kullanmayınız, üçüncü kişilerle paylaşmayınız. Kredi kartı ile sanal ortamlarda yapılan alışverişlerde sanal kartı tercih ediniz.