Sarıyer'de bir yıl önce 43 yaşındaki annesi Neşe Adıgüzelli'yi boynundan defalarca bıçaklayarak öldüren Caner Adıgüzelli'nin davasında karar aşamasına gelindi. Savcı, sanığın annesini boynundan birkaç kez bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle, "Tasarlayarak annesini öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsini talep etti. Sanık Caner Adıgüzelli ise cinayeti tasarladığı iddiasını reddederek "Amacım korkutmaktı. Pişmanım keşke böyle olmasaydı" dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına ve hakkında akıl hastalığı yönünden rapor aldırılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Caner Adıgüzelli getirildi. Duruşmada, savcı Abdülaziz Özatlan esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada Manisa'da bulunan maktüle Neşe Adıgüzelli'nin, oğlu olan sanığın İstanbul, Bayrampaşa Otogarı'nda karşılayarak aracına aldığını belirtildi. Sanığın annesini Sarıyer'e götürdüğü ve burada annesine kendileriyle Çerkezköy'de ikamet etmesini istediğini, ancak bu görüşünün annesi tarafından reddedildiği ifade edildi. Mütalaada, daha önceden annesini öldürmeyi tasarladığı belirtilen sanığın aracın vites kutusunda bulunan bıçakla annesinin boynuna birkaç kez vurarak öldürdüğü anlatıldı. Savcı, sanığın "Tasarlayarak annesini öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
"Temiz bir sayfa açmak istedim"
Mütalaaya karşı söz alan sanık Caner Adıgüzelli, "Ben bu eylemi namus nedeniyle işlemiş değilim. Ben ailemi dedikoduların olmadığı bir yere getirerek temiz bir sayfa açmak istedim. Ancak annemi bu yönde ikna edemedim. Halbuki ilk başta ikna olmuştu. 'Ev tutalım' demişti. Sonradan bu kararından vazgeçti. Rahmetli babamın resmini araçtan alıp tükürmesi, kardeşlerime yaptığı hakaretlere dayanamayarak bu eylemi gerçekleştirdim. Araçtan inerken bıçağı gördüm. Korkutmak amacıyla kendisine salladım. Amacım korkutmaktı. Pişmanım keşke böyle olmasaydı" dedi. Sanığın avukatı da müvekkilinin akli dengesinden şüphe ettiğini belirterek Adli Tıp Kurumu'ndan rapor aldırılmasını talep etti.
Töre saikiyle işlemiş olma ihtimali bulunuyor
Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, sanık hakkında cinayeti töre saikiyle işlediği yönünde de cezalandırılma ihtimali olduğunu belirterek ek savunma hakkı verdi. Ancak sanık avukatı gelecek celse bu konuda beyanda bulunacaklarını belirtti.
"Bu eylemi canavarca bir hisle işlemiştir"
Şikayetçi avukatı Ayşe Deniz Gülen ise "Sanık bu eylemi canavarca bir hisle işlemiştir. Namus saikiyle işlendiğine dair iddiaları kendileri ortaya atmıştır" diyerek mütalaa yönünde ceza verilmesini talep etti.
Akıl sağlığı yönünden rapor aldırılacak
Mahkeme heyeti, savcının mütalaasına karşı savunmasını hazırlaması için sanık tarafına süre verdi. Sanığın tutukluluk halinin devamına ve hakkında akıl hastalığı yönünden rapor aldırılmasına karar veren heyet, duruşmayı erteledi.
Olayın geçmişi
Caner Adıgüzelli, Göktürk Mahallesi'ndeki ormanlık alanda 4 Mayıs 2016'da kullandığı araç içinde tartıştığı annesini vücudunun birçok yerinden bıçaklayarak öldürdü. Daha sonra annesinin cesedini aracın bagajına koydu. Araçla Sarıyer'deki tarihi kemerlerin bulunduğu alana giden Adıgüzel, burada aracını park ettikten sonra, Sarıyer Polis Merkezi'ne gidip teslim oldu. Minibüsü kontrol eden polis ekipleri, Neşe Adıgüzelli'nin cesediyle karşılaştı. Mahkemeye çıkarılan Caner Adıgüzelli "Annesini tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan 5 Mayıs'ta tutuklandı. Caner Adıgüzelli ilk duruşmada verdiği ifadesinde, babası öldükten sonra, bazı dedikoduların çıkması üzerine annesini Manisa'da yaşayan teyzesinin yanına gönderdiğini, annesinin daha sonra İstanbul'a dönmek istediğini söylemişti. Esenler otogarından annesini alarak Sarıyer'e gittiklerini anlatan Adıgüzelli burada kardeşlerinin okuldan çıkması için arabada bekledikleri sırada annesinin "Ben kararımı değiştirdim. Burada yaşamaktan vazgeçtim. Manisa'ya geri döneceğim" dediğini, bunun üzerine annesiyle tartıştıklarını anlatmıştı. Caner Adıgüzelli, annesinin ölen babasına küfür ettiği için sinirlenip arabadaki bıçağı korkutmak amacıyla bir iki defa salladığını ve sonrasında da annesinin yere düştüğünü söylemişti.