Ankara’da siyaset sıcak bir sonbahar geçiriyor. Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yarın yeni partinin kuruluşunu açıklamaya hazırlanan Akşener’e İçişleri Bakanlığı’nda sürpriz yaşanabileceği uyarısı yapıldı. Bağımsız Isparta Milletvekili Nuri Okutan, yeni partinin engellenebileceği konusunu sosyal medya hesabından gündeme getirdi. Yeni bir partinin resmiyet kazanmasının beklendiği bir ortamda iktidar ve muhalefet kulisleri de oldukça hareketli bir dönemden geçiyor.
Yerel yönetim kadrolarında sancılı bir değişiklik süreci geçiren iktidar kulislerinde, 2018 yerel seçimleri olasılığına karşı seçim kabinesi kurulabileceğine ilişkin konuşmalar var. Kapsamlı bir kabine değişikliğinin de bu nedenle yapılacağı belirtiliyor. 30 belediye başkanın da istifasının istendiği iddialarının dile getirildiği iktidar kulisinde daha önceki dönemlerin aksine neşeli görüntüler sergilenmiyor.
"50 artı bir olmasaydı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, “Yok öyle bir şey, bizden öyle bir şey duydunuz mu? Şu anda gündemimizde yok” dediği erken seçim konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısındaki konuşmasında, “17 ay var, anayasa değişikliğini getirin” sözleriyle erken yerel seçim çağrısı yaptı. CHP’nin erken yerel seçim çağrısının partinin giderek artan oy grafiğinin yanı sıra AKP örgütlerinde yaşanan sıkıntılı süreçten kaynaklandığı anlatılıyor. Kulislerde, Erdoğan’ın 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının zor olduğu ifade ediliyor. Anayasaya göre, birinci turda en yüksek oy alan iki aday ikinci tura kalacak. Birinci turda 50 artı bir alan seçilmiş olacak. Kulislerde, bu 50 artı bir konusunun Külliye’de bir pişmanlık doğurduğu iddiası var. Külliye’de “Bu 50 artı bir olmasaydı, en çok oy alan seçilir diye düzenlenseydi daha iyi olurdu” gibi yorumlar yapıldığı da kulislerin söylentisi içinde.
50 artı bir tuzak mıydı?
Yine, AKP ve MHP’nin ortak hazırladığı Anayasa değişiklikleri sırasında 50 artı bir önerisinin MHP kanadından geldiği belirtiliyor. Kulislerde bu nedenle cumhurbaşkanlığına aday olan kişilere aşılması gereken bir engel getirdiği için MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin Erdoğan’a bir tuzağı olarak yorumlanıyor. MHP’nin bu öneriyle az oyla seçilen bir kişinin çoğunluğa tahakkümünün önüne geçtiğine dikkat çekiliyor.