Dünya

Ankara'da IŞİD mesaisi

Ankara, IŞİD'in elinde bulunan 80 Türk vatandaşının serbest bırakılması için girişimlerini sürdürüyor. Dışişleri Bakanlığı rehinelerin güvenliği ile ilgili bir sorun olmadığını açıkladı.

15 Haziran 2014 21:19


Ankara, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünün Irak’taki ilerleyişinin yarattığı krizden çıkmanın yolunu henüz bulamadı. IŞİD’in rehin aldığı ve aralarında Musul Başkonsolosluğu’nun 49 personelinin de bulunduğu 80 Türk vatandaşını kurtarmak için IŞİD’le pazarlığını sürdüren Türk Dışişleri Bakanlığı, bu pazarlığın ‘her an’ sonuç vermesine kilitlendi.

IŞİD’le yaşanan rehine krizinde 5 günü geride bırakan Ankara’da, devletin zirvesi 24 saatlik kriz mesaisini sürdürüyor. Irak’la yaşanan kriz için “Olay artık sadece bir Musul olayı değildir. Musul’daki ateş Irak’ın her yerine sıçramıştır” diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanlığı’nın her şeyden önce ‘rehinelerin kurtarılmasına’ odaklanmasını i istedi.

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) aracılığıyla IŞİD’le kurulan temaslarda örgüte “Türkiye'nin Irak’ın en yakın komşusu ve bölgede barış istediği, Irak halkının yanında olduğu ve Türklerle çatışmaktan uzak durmaları” mesajı veren Türk Dışişleri Bakanlığı, IŞİD’in şiddeti bitirmesi için “Çatışmadan uzak tercihleriniz sizin can güvenliğiniz için de önem taşıyor” mesajına da vurgu yapıyor.

“Güvenlik sorunu yok”

Irak’ta IŞİD örgütü tarafından rehin tutulan 49 konsolosluk personeli ile 31 şoförün durumu ile ilgili son bilgi Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru’dan geldi. “Rehinelerin güvenliğiyle ilgili bir sorun” yok diyen Koru’nun “Her şeyden haberimiz var. Rehinelerin sağlık durumu da iyi. İyi haberler bekliyoruz” açıklaması Ankara’da heyecanın dozunu artırdı. Konsolosluk çalışanlarıyla ilgili sürekli haber aldıklarını belirten Koru, Irak’ta Türkmenlere yönelik saldırıların başlamasını da endişeyle izlediklerini dile getirdi.

Bakan Yardımcısı Koru, Irak’taki krize çözüm bulmak için Amerika dahil Batılı müttefikler ve bölge ülkeleriyle diplomatik temasın sürdüğünü anlatırken, bu temaslarda askeri operasyon seçeneğini değerlendirmediklerine vurgu yaptı. Koru, Irak’ta istikrarın bir an önce sağlanması konusunda herkesin hemfikir olduğunu belirtirken, uluslararası bir çözüm stratejisinin yakın zamanda gündeme gelebileceğini de kaydetti.

Dışişleri’nden düzenli bilgilendirme

Türk Dışişleri de Irak’taki krizin ardından kurulan kriz masası aracılığıyla medyayı ve kamuoyunu bilgilendirmeyi sürüyor. Irak’ta güvenlik alanında düzelme sağlanamadığını, krizin mezhepsel çatışma boyutunun güç kazandığı belirtilen son bilgilendirmede “Musul, Kerkük, Selahattin, Diyala, Anbar ve Bağdat’ta bulunan vatandaşlarımızın can güvenlikleri bakımından tedbirli davranmaları, mümkün olan en kısa sürede bu bölgelerden ayrılmaları ve sözkonusu bölgelere seyahat edilmesinden kaçınılması kuvvetle tavsiye edilmektedir” denildi.

Irak’tan ayrılmak isteyen Türk vatandaşlarının Türk Dışişleri’nde kurulan kriz masasının yanı sıra Bağdat Büyükelçiliği, Basra ve Erbil başkonsolosluklarına başvurabiliyor. Türk Hava Yolları da Bağdat, Basra, Necef, Süleymaniye ve Erbil havalimanlarından tarifeli uçuşlarını sürdürüyor.

Irak’ta Kürdistan bölgesi dışında kalan 15 vilayette 7-10 bin arasında Türk vatandaşının bulunduğu tahmin ediliyor. Kürdistan Bölgesi içinde de 110 bin civarında Türk vatandaşının ikamet izni olduğu biliniyor. Irak’ın Musul vilayetinde 6 Haziran’da başlayan çatışmalar nedeniyle Uluslararası Göç Örgütü verilerine göre yaklaşık 500 bin kişi ülkenin daha sakin bölgelerine göç etti. Şehirde; hastanelere erişim sağlanamıyor, içme suyu ve gıda ihtiyacı gün geçtikçe daha da artıyor.

Muhalefetle çatışma

Irak'taki son gelişmeler yüzünden Türkiye’de hükümetle muhalefet arasında başlayan ‘dış politika’ kavgası da gün geçtikçe büyüyor. Ana muhalefet partisi CHP’nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu son olarak hükümeti Ortadoğu’da bataklığa sürüklemekle suçladı.

“İsyan etmemek için kendimi zor tutuyorum” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Irak’ta yaşanan krizden ders çıkarmak yerine ‘kahramanlık peşinde’ olduğunu da öne sürdü. Suriye’de Esad’ın gitmesi için Türk hükümetinin muhalefeti güçlendirirken, IŞİD gibi bir terör örgütünü de beslediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, “Musul konsolosluğu çalışanlarını bile koruyamayan Türk hükümeti, yaşananların siyasi faturasını ödemek zorundadır” açıklaması yaptı.

Öte yandan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Irak’ta kaos varmış gibi yansıtılıyor” açıklaması kamuoyundan büyük tepki görünce Başbakan Tayyip Erdoğan’ın IŞİD’in özellikle Türkmenlere saldırısını hatırlatıp, “Olay tamamen Irak olayı haline geldi. Bu ateş sadece Musul’da değil, Irak’ın her yerine sıçradı” açıklaması yapması dikkat çekti. Muhalefeti de ‘mantıksız eleştirilerde bulunmak’la suçlayan Erdoğan, zaman içinde herkesin Türk hükümetinin yaptıklarını daha iyi kavrayacağını söyledi.