Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretine gazetecilerle yaptığı sohbet esnasında "Benim umudum kalmadı, Önümüzdeki yıl 3 seçim bizi bekliyor" şeklinde konuşmuştu. Dün de havaalanında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, 2014'te anayasa için referanduma gidilebileceğinin sinyalini verdi.
Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi Başbakan'ın konuşmalarına istinaden AKP'nin anayasa politikasını yazdı. Selvi'nin AKP kulislerinden edindiği bilgiye göre AK Parti'nin Anayasa taslağı büyük oranda hazır. Ancak izlenecek yöntem henüz belirlenmiş değil.
İşte Selvi'nin Yeni Şafak gazetesinde yayınlanan (22.05.2013) "Anayasa'da üç alternatif" başlıklı o yazısı:
AK Parti kulisinin girişinde karşılaştığım bakana hararetli sordum.
'Üç sandık işini ne yapacaksınız?'
Bakan gayet rahat cevap verdi:
'Sandığı biz yapmayacağız marangoz yapacak'
Bu işlerde pek hazır cevap değilimdir. Ama öyle kalakaldım vaziyeti de olmadı.
'Kim yapar bilmem ama içini millet dolduracak' dedim.
Çok anlamlı bir cevap oldu mu bilmem ama o anlık aklıma bu kadarı geldi. Ayrıca yeni değerlendirmelerin de kapısını araladı.
'Bence yerel seçimi geriye çekip, Cumhurbaşkanlığı seçiminin önünü boşaltmalıyız. 2014'te bizim Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklanmamız gerekiyor' dedi.
Bu tür egzersizler yapılmaya başlandı.
Hatta AK Parti'den önce de siyasette yer almış tecrübeli bir isim, 'Referanduma gidip çıkmama ihtimalini de göz ardı etmememiz lazım. Referandumdan çıkmazsa, bizim için geriye gidişin başlangıcı olabilir' diye konuştu.
AK Parti her kafadan bir sesin çıktığı bir parti değil. Başbakan Erdoğan'ın başkanlığında yapılacak MYK toplantısında bu konu enine boyuna masaya yatırılacak.
Yerel seçimlerin ertelenmesi ya da milletvekili seçimlerinin öne çekilmesi düşünülmüyor. Ama Anayasa konusuna bir takvim oluşturulacak.
Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Uzlaşma Komisyonunun görevini tamamladığını ilan ettiği andan itibaren AK Parti kendi hazırladığı Anayasa için harekete geçecek.
Çünkü, 'Türkiye, nihai olarak yeni bir Anayasa yapmak zorunda' düşüncesiyle hareket ediliyor.
Hem 12 Eylül'ü ve onun lideri Kenan Evren'i yargıla hem de 12 Eylül'ün Anayasasıyla yaşamaya devam et. Başka hiçbir gerekçeye ihtiyaç yok.
Türkiye'nin önünde kaçınılmaz olarak bir Anayasa krizi var. Bu şimdiden çözülmezse, Cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle birlikte, bu durum sistem krizine dönüşecek.
Uzlaşma komisyonundan yeni bir Anayasa çıkmadıktan sonraki geçen her gün krize oynamaktır.
Muhalefet Anayasa krizi ile başlayıp, sistem krizi ile derinleşebilecek, sistematik krize oynuyor.
AK Parti ise iktidar olarak sistemi çalıştırmak zorunda. Biri krize diğeri çözüme oynayacak.
Bu mücadelenin siyasi sonuçları da olacak elbette ki…
367 krizinde ve 12 Eylül referandumunda olduğu gibi…
367 krizinde ANAP Genel Merkezi'nin kapılarını kilitleyen Erkan Mumcu, oylamaya katılmayan Mehmet Ağar siyasi jübilelerini yapmışlardı. 367'den önce yüzde 38'den aşağıya doğru inan AK Parti oyları, 27 Nisan e-muhtırasına karşı dik duruşun da etkisiyle, yüzde 47'yi vurmuştu.
12 Eylül Anayasa referandumundaki yüzde 58'lik oran 11 Haziran seçimlerinde AK Parti yelkenlerini doldurdu, yüzde 50'ye taşıdı.
Kim doğru adam atarsa millet onun yanında oluyor.
O nedenle AK Parti yeni Anayasa için girişimde bulunacak.
Peki nasıl bir Anayasa gelecek.
AK Parti'nin Anayasa taslağı büyük oranda hazır.
Ancak izlenecek yöntem henüz belirlenmiş değil.
Üç alternatif söz konusu...
1-Yeni Anayasa teklifi
2-Geniş kapsamlı olmayan sivil Anayasanın ruhunu oluşturacak, içinde Başkanlık sistemi ve Cumhuriyetin nitelikleri gibi maddelerin yer alacağı bir paket
3-Cumhurbaşkanı seçildiğinde bir sistem krizi yaşanmaması için, siyasal sisteme uyumu sağlayacak mini düzenleme.
Bunlardan biri tercih edilecek.
Bir paket ya da mini düzenleme olsa da nihai olarak yeni Anayasa'dan vazgeçilmeyecek ama zamanlama konusunda bir tercih yapılacak.
Şimdi mi, yoksa 2015 seçimlerinden sonra mı?
Siyaset imkan sanatı.
MHP destek vermeyecek. CHP'nin içinde sayıları 12'yi bulan değişimden yana olan isim olduğu söyleniyor. Bunların bir kaçından destek gelebilir ama AK Parti'nin, onların desteği ile yola çıkmak gibi bir planı yok.
BDP'den ve bağımsızlardan 5-6 milletvekilinin desteğiyle bu sağlanabilir.
Ama AK Parti, PKK ile birlikte Anayasa yapıyorlar şeklindeki kara propagandayı da dikkate alıyor.
Anayasa konusunda sadece üç sandık yok, üç ayrı alternatif var. Ama hepsi de siyasetin sırat köprüsü gibi…