Karadeniz'de, Samsun açıklarında batan 6 kişinin yaşamını yitirdiği Panama bayraklı 'Volgo Balt 214' isimli yük gemisinden kurtarılan 7 mürettebat, savcılığa verdikleri ifadede denizde yaşadıkları korku dolu anları anlattı. Ukrayna uyruklu 7 mürettebat, dev dalgaların ön kısmını koparıp ikiye böldüğü geminin 5 dakika içinde sulara gömüldüğünü söyledi. Gemide bulunanların bazıları kurtarma ekibini beklerken ağaç masaya tutunarak denizde yaşam mücadelesi verdiği ortaya çıktı.
Samsun'da 7 Ocak günü saat 08.10'da kıyıya yaklaşık 77 mil uzaklıkta Panama Bayraklı ‘Volgo Balt 214’ isimli 3 bin 300 ton kömür yüklü gemi, tehlike sinyali vererek yardım çağrısında bulundu. Bunun üzerine Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı ekipleri harekete geçti. Samsun ile Sinop limanlarından iki gemiyle yola çıkan Sahil Güvenlik ekipleri, olumsuz hava şartları nedeniyle geri dönmek zorunda kaldı. Kurtarma çalışmaları Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait 2 helikopter ile Merzifon 5’inci Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan kalkan 'Cougar' tipi helikopterin katılımıyla sürdü.
Saat 09.05'te Çarşamba Havalimanı'ndan kalkan helikopter, saat 09.54’te13 mürettebatı bulunan gemiye ulaştı. Kurtarılan 7 mürettebat ile 2 gemicinin cansız bedeni, helikopterlerle Sahil Güvenlik Hava Grup Komutanlığı’na getirildi. 7 kişi ambulanslarla ve ambulans helikopterle Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile özel bir hastaneye götürülerek tedaviye alındı. Yapılan arama çalışmalarında iki kişinin daha cansız bedenlerine ulaşıldı.
4 mürettebatın cenazesi de otopsi için Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna götürüldü. Batan gemide öldükleri belirtilen 2 mürettebatın, cesetlerini ulaşılması için de arama çalışmaları sürüyor.
Savcılığa ifade verdiler
Batan Panama bandıralı 3 bin 300 ton kömür yüklü gemiden Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerinin başarılı operasyonuyla kurtarılan 7 kişi, soruşturma başlatan Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade vererek, denizde yaşadıkları korku dolu anları anlattı. Yürütülen soruşturma kapsamında geminin 13 kişilik mürettebatından kurtarılan Ukrayna uyruklu Herashchenko Oleh, Ilchenko Yevhenii, Milnichenko Pavlo, Shevchuk Stanislav, Budko Tetiana, Yatsenko Yevgen ve Skachko Denys, yeminli tercüman aracılığıyla ifade verdi.
11'inin Ukrayna, ikisinin ise Azerbaycan uyruklu olduğu tespit edilen mürettebattan kurtarılan 7 gemicinin, boyunun 20 metreyi aştığı Karadeniz'in hırçın dalgaları arasında yaşadıkları korku dolu anlar da ifadelere yansıdı. Tahliye ettikleri geminin 5 dakikada sulara gömüldüğünü belirten Ukraynalılar, dev dalgaların geminin ön kısmını kopardığını ve ikiye bölünen geminin aniden su almaya başladığın anlattı.
"Gemi titredi hemen yerimden kalktım"
Kuru yük gemisinde yer alan Herashchenko Oleh, ifadesinde çok güçlü bir ses duyduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Çok güçlü bir ses duydum. Daha sonra dalga sesleri gelmeye başladı. Gemi titredi, hemen yerimden kalktım. Yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu anladım. Yukarı çıkarak neler olduğuna baktım. Gemici tayfalarının reisi olan Milnichenko Pavlo'nun bağırarak geminin battığını söyleyip panik halinde koşuşturduğunu gördüm. Geri aşağıya indim. Termal kıyafetlerimi ve can yeleğini aldım. Acil toplanma yeri olan köprübaşında toplanmaya başladık. Kaptanın olay olduğu anda uyuduğunu düşünüyorum çünkü toplandığımız yere geldiğinde yeni uykudan uyanmış gibiydi"
"Ağaç masaya tutundum"
Kurtarma ekibini beklerken denizde ağaç masaya tutunarak hayatta kalmaya çalıştığını ifade eden Oleh, ”Bu şekilde en az iki saat kaldım. Gemi eski bir gemiydi. Hava şartlarının da kötü olmasından dolayı geminin bu duruma dayanamayıp battığını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
"Herkes kendini suya atmaya başaldı"
Gemide 'gemici' olarak görevli Ilchenko Yevhenii, gemide önce bir ses, sonra da titreşim hissettiğini anlatarak, "Gemi yan yatmaya başlayınca herkes kendini suya atmaya başladı. Atlayan kişilerin üzerinde termal kıyafet olduğundan dolayı kimin ne yaptığını tespit edemedim. Suya atladığımda arkamda kim olduğuna bakmadım. Çok dalga vardı. Dalgalar beni sağa sola vururken can simidi ile duman saçan filikaya yüzerek vardım. İçinde iki kişi vardı. Bir kişi termal kıyafetliydi. Ben filikaya geldiğimde filikanın içi su ile dolmuştu. Kaptanın vücudunun yarısı suyun içindeydi. Kaptan, termal kıyafet ve can yeleği giymemişti ancak yanındaydı. Ben filikaya geldiğimde kaptana karaya ne kadar kaldığını sordum. Kaptan çok konuşamadı, donmaya yakın vaziyetteydi. Filikada bu şekilde ne kadar kaldığımızı hatırlamıyorum" diye konuştu.
"Bir can yeleğine dört kişi tutunduk"
Milnichenko Pavlo da her şeyin bir anda olduğunu ve 4 kişi can yeleğine tutunduklarını söyledi. Pavlo, "Bağırmaya ve panik halinde koşmaya başladım. Sirene basacak kadar zaman yoktu. Kaptan İsmayilov Turbat o sırada uyuyordu. Kaptanı ben uyandırdım. Ne olduğunu sorduğunda geminin battığını söyledim. Daha sonra herkes termal kıyafetleriyle toplanmaya başladı. Her şey bir anda oldu. Bir can yeleğine 4 kişi tutunduk. Ne kadar süre bu şekilde kaldığımızı hatırlamıyorum. Hava şartlarından dolayı geminin battığını düşünüyorum" dedi.
"Herkes panik halindeydi"
Gemide mekanik mühendis olarak çalışan Shevchuk Stanislav da, herkesin korku ve panik halinde olduğunu dile getirerek, "Gemi 5 dakika içinde batmaya başladı. Gemiden çatırdama sesleri gelmeye başladı. Herkes panik halindeydi. 3 saatten fazla süre suda kaldık" ifadelerinde bulundu.
"Batıyoruz' diye ses duydum"
Aniden batan gemiden düştüğü denizde donmamak için sürekli hareket edip kurtarma ekiplerinin gelmesini beklediklerini kaydeden geminin aşçısı Budko Tetiana da, "Batıyoruz' diye ses duydum. Odama koştum, panikle sadece can yeleğimi aldım. Yukarı çıktığımda herkesin termal kıyafet giydiğini görünce geri döndüm, kendi termal kıyafetimi aldım. Can yeleğini hazırlandığımız yerde unuttuk. Can yeleğim olmadan suya atladım. Sırt üstü yüzmeye çalıştım. Bu şekilde yüzmeye çalışırken Milnichenko Pavlo, beni can yeleğine tutunmam için çekti. 4 kişi, 1 can yeleğine tutunarak bu şekilde bekledik. Ayaklarımı sürekli hareket ettirdim. Yoksa donabilirdim"
"Her şey çok hızlı oluyordu"
Kurtarma ekiplerince denizden en son çıkarılan kaynakçı Yatsenko Yevgen de herkesin panik yaşadığını söyledi. Yevgen, "Can salını indirmeye çalıştılar. Filikayı indirmek için uğraşıyorlardı. Can salı denize inince ben de hemen atladım. Can salının içinde tek ben vardım. Bu sırada gemide motorlu filikaları indirmeye çalışıyorlardı ancak o sırada gemi batınca başaramadılar. Dalga beni de içinde bulunduğum can salıyla uzaklaştırdı. En son beni denizden çıkardılar" dedi.