Alman hükümeti sözcüsü Steffen Seibert, Erdoğan'ın Köln ziyareti ile ilgili bugün bir açıklama daha yaptı. Seibert cumartesi günü hem konuşmanın yapılacağı salon içinde, hem de dışında her şeyin “sakin ve barışçıl” bir şekilde geçmesini umduklarını söyledi.
Alman hükümetinin Erdoğan'a yönelik çağrısını da yineleyen Seibert “Erdoğan'ın sorumluluğunun ve mevcut durumun hassasiyetinin bilincinde olduğunu ve buna uygun davranacağını varsayıyoruz” dedi.
Hükümet ortaklarından Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin Genel Sekreteri Andreas Scheuer de Rheinische Post gazetesine verdiği demeçte Erdoğan'ın ziyaretini eleştirdi. Erdoğan'ın Soma'daki maden faciasında hayatını kaybedenlerle ve acı çeken ailelerle ilgilenmesi gerektiğini belirten Scheuer "Şu anda yurtdışına bir ziyaret düzenlemek ve hürmetle karşılanmayı istemek korkunç" dedi.
'Türkiye AB'den gittikçe uzaklaşıyor'
Muhalefet partilerinden de bugün Erdoğan'ın Köln ziyareti ve Türkiye'nin Avrupa Birliği süreci konusunda çeşitli açıklamalar geldi.
Yeşiller Partisi'nden Federal Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Renate Künast son gelişmeler ışığında Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin geriye gittiğini söyledi. Phoenix televizyonuna konuşan Künast ülkenin eşitlik, ifade özgürlüğü ve temel insan hakları açısından hangi yöne gittiğinin kendisini ciddi bir biçimde düşündürdüğünü söyledi. Renate Künast, Türk hükümetinin Soma maden faciası sonrası yaklaşımlarını da eleştirerek “Bunların hepsi son derece kaba. Kurbanların aileleriyle ortak bir duygu içinde olunduğu hissedilmiyor” dedi. Yeşiller Partili Künast Türkiye'nin Avrupa Birliği için yeterince olgun olup olmadığına Türk vatandaşlarının oylarıyla karar vereceğini belirtti.
Sol Parti Federal milletvekili Sevim Dağdelen de Türkiye ile Avrupa Birliği üyelik müzakerelerinde yeni fasıllar açılmamasını istedi. “Federal Hükümet, AKP rejiminin şiddete dayalı tutumunu ve kaba insan hakları ihlâllerini ekim ayında yeni bir Avrupa Birliği üyelik faslı açarak ödüllendirdi” diyen Dağdelen “Şimdi Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden hiç olmadığı kadar daha da uzaklaştığını görüyorlar. Bu tamamen riyakarlık ve ucuz seçim kampanyasıdır” ifadelerinde bulundu.