Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'in Polonya'daki NATO tatbikatını
eleştirmesi koalisyon ortağını kızdırdı. Der Tagesspiegel'in konuya ilişkin yorumu
şöyle:
"Gabriel ve Steinmeier, bazı partnerlerin şaşırdığını fark ediyor mu acaba? Bu yeni
söylem, yüzde 20 barajının altına düşme tehlikesi içindeki her halk partisinin bir ifadesi
ya da maksadı mı? TTIP konusunda bir hesap olduğu anlaşılabilir. Bu konuda çoğu
Alman'ın şüpheleri var. Ama SPD, Rusya yanlısı, NATO karşıtı olarak hiçbir şey
kazanamaz. Bu şekilde sadece Sol Parti'ye değil AfD'ye de benziyor.
Kendilerini orta
kesme yabancılaştırıyorlar. Anketlere göre, Almanların yüzde 80'i Rusya'yı artık bir
partner olarak görmüyor. Çoğunluk savunmaya daha fazla para harcanmasını istiyor.
Şu ana dek Sol Parti'nin kestirilemezliği, SPD-Sol Parti-Yeşiller koalisyonu için ana
engel olarak görülmüştü. Yanıltıcı bir SPD de bu konuda yararlı olamaz."
Münih merkezli Abendzeitung'un yorumu ise şöyle:
"Gazetelerin internet sitelerindeki yorum köşelerinde Steinmeier için yapılan övgülerin,
Kremlin tarafından ödenen güçlerce yönetildiği söyleniyor. Bu
canlılara “troller”
deniliyor. Ve bunlar gerçekten varlar. Ancak bu, politik tepkiyle kamu onayı arasındaki
karşıtlığı açıklamaya yeterli mi? Hayır, pek çok gazetedeki tecrübe bunu öğretti.
NATO'ya yönelik eleştirel ifadeler Putin tarafından finanse edilmiş Moskova yanlılarınca
yapılmıyor, tam aksine ideolojik açıdan hiç de körleşmiş görünmeyen okuyucular
tarafından yapılıyor. Burada konuşan Brandt-Bahr nesli… Sosyal liberallerin detant
politikasını taşımış olan ve şimdi yeni bir çatışmadan korkan nesil… Bu insanlar, bunun
büyük çoğunluğunun Putin'den kaynaklandığını, Rus Devlet Başkanı'nın da güvercinden
çok bir şahin olduğunu pek tabii biliyorlar. Ancak Batı'nın da her zaman gerilimin
azaltılmasına katkı sağlamadığını da hissediyorlar. Steinmeier de daha farklı bir şey
söylemedi. Haklı olarak."
Heilbronner Stimme'nin aynı konuya ilişkin yorumu:
“Eski Başbakan adayı içerik olarak haklı.
Bu askeri iğnelemelerin amacı ne? Rusya'yı
etkilemek mi? Baltık ülkeleri ve Polonya'nın artan güvenlik ihtiyacı anlayışı yarardan çok
zarar verecektir. Çünkü siyasi olarak hiçbir şey yolunda değil yani bu şekilde bloke
ediliyor… Temel öncelik olarak siyasetin askeri olandan önce geldiğini yeniden
hatırlatmak gerek. Bunun iki tarafın da ekonomisine faydası olacaktır.”
Aachener Nachrichten gazetesi, İngiltere'deki referandum öncesi AB-İngiltere
ilişkilerine dair bir yoruma yer veriyor:
“Şu sözler İngiltere'nin büyük şairi William Shakespeare'a ait: ‘Bir dost diğer dostun
zayıflıklarını taşımalıdır.' İngiltere'nin
AB'ye yönelik tutumu için bu kesinlikle geçerli
değil. Perşembe günü çoğunluk Brexit'e karşı oy verse bile. Eski Başbakan Helmut
Kohl'ün eski İngiliz Başbakanı Margret Thatcher'e karşı tutumuyla ilgili söyledikleri daha
uygun: ‘Sürekli kavga halindeki bir arkadaşlığın söz konusu olduğunu' söylemişti.
İngilizlerin çoğunun bu özel ilişkiye ayrıcalık vermesini ummaktan başka yapacak bir
şey yok.”