T24 Haber Merkezi
Osman Kavala davasının bugün görülen 4. duruşmasında mahkeme, Gezi eylemleri sırasında Eskişehir'de Ali İsmail Korkmaz'ın dövülerek öldürülmesi olayında ölümcül tekmeleri attığı gerekçesiyle 10 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan polis Mevlüt Saldoğan'ın 'zarar gördüğü' iddiasıyla yaptığı katılma talebini kabul etti. Ali İsmail Korkmaz'ın avukat kardeşi Gürkan Korkmaz karar hakkında "Ali İsmail davasında çok ciddi bir kamuoyu oluştu, onu itibarsızlaştırmak istiyorlar. Gezi’yi itibarsızlaştırmak istiyorlar" dedi.
"Ayağı burkulana kadar tekme atıyor ve sonra ayağım burkuldu diye gidip rapor alıyor"
Korkmaz T24’te yaptığı açıklamada iddianamede de Saldoğan’ın müşteki olarak geçtiğini hatırlatarak "Bir hukukçu olarak hukukun geldiği noktayı görmek içler acısı. Ali İsmail’e defalarca tekme atıyor, kamera görüntüleri ile sabit. Defalarca tekme attığı için ayağı inciniyor. Ayağı burkulana kadar tekme atıyor ve sonra ayağım burkuldu diye gidip rapor alıyor. Sonra Gezi sürecinde ben yaralandım diye şikayetçi oluyor. Komik! Hukuktan uzak. O süreçte 'adam öldürme'den ceza verilmiş hakkında, yargıtayca onaylanmış. Şimdi aynı kişiyi kesinleşmiş mahkeme kararlarını görmezden gelerek müşteki konumuna koyuyorlar" diye konuştu.
Korkmaz bir başkasının değil de Mevlüt Saldoğan’ın bu talebini ve talebin kabul edilmesini ise "Ali İsmail davasında çok ciddi bir kamuoyu oluştu, onu itibarsızlaştırmak istiyorlar. Gezi’yi itibarsızlaştırmak istiyorlar" diye yorumladı.
Ne olmuştu?
2 Haziran 2013′te sokak ortasında ölesiyle dövüldükten sonra komaya giren ve 10 Temmuz 2013′te hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın cinayetiyle ilgili ana davada aralarında polis Mevlüt Saldoğan’ın da olduğu 8 kişi yargılanmıştı.
Davanın 14 Temmuz 2014’te Kayseri’de görülen 3’üncü duruşmasında, TİB’den gelen kayıtlarla hazırlanan bilirkişi raporunda sanıkların birbirleriyle yaptıkları görüşmeler tek tek sayılmıştı. Okunan HTS bilirkişi raporuna göre tüm sanıkların ortak telefon görüşmesi mevcuttu. Sanık avukatları bu duruşmada da kamera görüntülerindeki kişinin Ali İsmail Korkmaz olmadığını, Korkmaz’ın ölüm sebebinin ise ‘merdivenden düşme’ olduğu iddiasını sürdürmüştü.
Sanık avukatlarının, o gece dövdükleri kişinin Ali İsmail Korkmaz olmadığını iddia etmesi üzerine görüntüler TÜBİTAK’a gönderilmiş ve dövülen şahsın Alİ İsmail Korkmaz olup olmadığının tespit edilmesi istenmişti. 12 Ağustos tarihinde dava dosyasına girebilen TÜBİTAK raporunda, Ali İsmail’i döven kişilerin yargılanan sanıklar olduğu tespit edilirken, olay yerindeki kameralara ‘dışarıdan’ müdahale edildiği belirtilmişti.. Ali İsmail Korkmaz’ın dövülme anına ait görüntüler fırın sahibi ve bilirkişi Serkan Uğurluoğlu’nun da görüntüleri tarafından silinmiş fakat Jandarma Kriminal Dairesi’nin çalışmaları sonucunda kurtarılmıştı.
Ali İsmail Korkmaz’a son tekmeyi atan sanık polis Mevlüt Saldoğan’ın tekme attığı ayağı için ‘sağ ayak bileğinde çatlak’iddiasıyla rapor aldığı ve eylemcilerden şikayetçi olduğu ortaya çıkmıştı.
Ayrıca Saldoğan’ın AKP Batman Milletvekili Ziver Özdemir’le de görüşme yaptığı belirlenmişti. Özdemir, “Olayın ardından polis değil, kızı bana ulaştı” dese de TİB kayıtlarına göre ilk aramayı yapan tarafın Saldoğan değil, AKP milletvekili olduğu belirtilmişti.
Davanın dördüncü duruşmasında TÜBİTAK’ın iyileştirdiği ve incelediği darp anına dair kamera kayıtları izletilen sanıklar görüntülerde yer aldıklarını kabul etmek zorunda kalmışlardı.
Davanın beşinci duruşmasında savcı esas hakkındaki mütalaasında sadece Ali İsmail’e son tekmeyi atan polis Mevlüt Saldoğan hakkında ‘kasten öldürme’ suçlamasıyla müebbet hapis isterken, siviller İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Ebubekir Harlar, Muhammet Vatansever’in ‘nitelikli yaralama’dan, polis Yalçın Akbulut’un ‘kasten yaralama’dan cezalandırılmasını talep etmişti. Savcı, polis sanıklar Şaban Gökpınar ve Hüseyin Enginhakkında ise beraat istemişti.
Ali İsmail’e son tekmeyi atan ve hakkında müebbet istenen Mevlüt Saldoğan kendini, “Bugün bu ülkenin sayın cumhurbaşkanı, başbakanı Gezi’nin bir darbe girişimi oldugunu söylüyor. Ben bu darbeyi bastırmakla görevliydim” sözleriyle savunmuştu. Saldoğan’ın avukatı Mutlu Karayılan da müvekkilinin verilen emri yerine getirdiğini belirterek “İçişleri bakanı, vali ve Eskişehir TEM müdürü de davaya dahil edilsin ve ifadeleri alınsın” demişti.
Mahkeme, Saldoğan'a ‘yaralama sonucu ölüme yol açmak’tan verdiği 13 yıl hapis cezasında indirim yaparak 10 yıl 10 ay ceza vermişti.
Yargıtay'ın kararı usul yönünden bozmasının ardından yapılan yeniden yargılamada Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi sanık polis Mevlüt Saldoğan'a tekrar 10 yıl 10 ay hapis cezası vermişti.