Gündem

Ali Babacan: 28 Şubat’ta hor görülenler böyle bir ülke hayal etmediler

24 Ekim 2020 18:07

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, "28 Şubat’ta hor görülen kesimler nasıl bir ülke hayal etmişlerdi? Tek bir sesin bütün sesleri bastırdığı bir ülke mi hayal etmişlerdi? O gün bu siyasi partiye destek verenlerin büyük çoğunluğu bugün derin bir hayal kırıklığı içinde. “Biz böyle olmasını istememiştik” diyorlar" dedi.

Dış politika, üniversite sınavları ve Cemevileri dahil olmak üzere birçok konuya değinen Babacan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

"28 Şubat’ta hor görülen kesimler nasıl bir ülke hayal etmişlerdi? Tek bir sesin bütün sesleri bastırdığı bir ülke mi hayal etmişlerdi? Devran dönsün ve aynı adaletsizlikler bu defa başkaları tarafından yaşansın mı istemişlerdi? Hayır.

"O gün bu siyasi partiye destek verenlerin büyük çoğunluğu bugün derin bir hayal kırıklığı içinde. “Biz böyle olmasını istememiştik” diyorlar. “Bize yapılan haksızlıkları başkalarına yapmak için iktidar olmadık” diyorlar. “Bu yapılanlar bizim ahlakımıza, inancımıza, örfümüze, adetimize uymaz” diyorlar.

"Cemevlerinin taleplerini karşılayacağız"

"Biz insanların inançlarının gereğini korkusuzca ve huzurla yaşayabilecekleri özgür bir ortamı oluşturacağız. Vatandaşlarımızın inanç, kültür ve referans ekseninde hak ve özgürlük taleplerini adalet temelinde karşılayacağız.

"Alevi vatandaşlarımızın başta Cemevlerine ilişkin talepleri olmak üzere inanç, düşünce ve davranış temelinde birikmiş sorunlarının çözümü için gerekli her türlü adımı atacağız. Tüm din ve inanç gruplarının kamusal görünürlüklerinin önündeki tüm kanuni ve idari engelleri ortadan kaldıracağız.

"Dünya dış politikamızı dinleyecek"

"Eskiden Türkiye arabuluculuk yapardı, hakemlik yapardı. Sözümüzün gücü vardı. Ama şimdi bunu kaybettik. Biz dış politikadaki bu yanlışlara son vereceğiz. Sözümüzü gücünü artıracağız. Kavgadan beslenmeyeceğiz. Konuştuğumuzda tüm dünya Türkiye’nin sözüne kulak kabartacak.

"Eğitimi üç yaşında başlatacağız"

"Sadece parası olanın değil, herkesin iyi eğitim alması için çalışacağız. Eğitimi üç yaşında başlatacağız. Dil eğitimini anasınıfından itibaren çocuklarımıza sunacağız. Çocuklarımıza ezberlemeyi, ezberleri tekrar etmeyi değil, sorgulamayı öğreteceğiz. Çocuklarımızın analitik düşünmelerini geliştireceğiz. Sadece öğretime odaklanmayacağız; çocuklarımızın, gençlerimizin sosyal, duygusal ve psikolojik gelişimlerini de eşzamanlı sağlamak için çalışacağız.

"Seçmeli ders çeşitliliğini artıracağız. Kişiselleştirilmiş ve esnek bir müfredat anlayışı getireceğiz. Gençlerimizin hayallerini kalıplara sokmayacağız. Ezberlerle, sınav kaygılarıyla gençlerimizi korkuya boğmayacağız. Tam da bu nedenle, gençlerimizin büyük kaygı duyduğu üniversiteye giriş sınavlarını yılda birkaç defa yapacağız. Hayat boyu tek mesleğe zorlayan katı eğitim modellerini terk edeceğiz."