Gündem

Akşener'den "Birkaç tane şehit var" diyen Erdoğan'a: Daha evvel de 'kelle' demişti; dil sürçmeleri şuur altını ortaya çıkarıyor

26 Şubat 2020 18:48

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Birkaç tane şehit var" açıklamasına ilişkin "İlk demiyor ki, daha evvel de kelle demişti. Dil sürçmeleri esasında şuur altının ortaya çıkışıdır" dedi. 

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Balıkesir İl Başkanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Birkaç tane şehit var" açıklamasıyla ilgili sözlerinin sorulması üzerine Akşener, "İlk demiyor ki, daha evvel de 'kelle' demişti. Dil sürçmeleri esasında şuur altının ortaya çıkışıdır, psikologlar öyle diyor. Birkaç tane denilen her biri bir annenin çocuğu, bir genç kadının kocası, bir küçük çocuğun babası onun hoş karşılanabilir bir yanı yok. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olmayı başarabilse çok iyi olacaktı" dedi.

"İstifa tek taraflı bir irade beyanıdır"

Balıkesir Milletvekili İsmail Ok’un istifa süreci ile ilgili ise "Ben istifanın kişisel olarak tek taraflı bir irade beyanı olduğuna inanırım" dedi. Akşener şöyle devam etti:

"27 yıldır bu ülkede aktif rol yapan tek kadın siyasetçiyim. 27 yıldır hiçbir siyasetçinin ailesi hakkında, karakteri hakkında eylemleri dışında namusu, şerefi hakkında tek kelime etmemişimdir. Siyaset prensipler üzerine yapılır. İstifa tek taraflı bir karardır. Sayın Ok’a kadar bazı arkadaşlarımız istifa etmişti onların hakkında da tek kelime etmedim dolayısıyla kendisine hayatta başarılar diliyorum."

"Türkiye’nin ekonomisi yanıyor"

Akşener, sokaklarda durumun nasıl olduğunun sorulması üzerine ise, sokaklar yanıyor diyerek şu şöyle devam etti: 

"Ben Türkiye’nin farklı farklı dönemlerine şahit oldum. Göreceli olarak ekonomik durumu daha iyi kabul edilen illerden başladık. İki şey gördüm; birincisi esnaf yanıyor elektrik parasıyla, doğalgazla, stopajla yanıyor, bazı yerlerde su parasıyla, maliyetlerin artması ve alım gücünün düşmesiyle yanıyor. Biraz evvel Sındırgı’da bir mobilya mağazasına girdik. Bir kişiyi işten çıkaracağım ama hangisini nasıl seçeceğim diye dükkan sahibi ağlıyor. Kestel’de beraber gördük çiftçi ağlıyor. Türkiye’nin ekonomisi yanıyor. Fukaralığı görüyorsunuz."