Hürriyet yazarı Akif Beki, Yeni Şafak'ın 'toplumsal uzlaşı' için başlatığı kampanya sonrası "trol hücumlarının hedefi haline geldiğini ve Pirana sürüsü gibi saldırıya geçtiklerini" yazdı.
Beki "Yeni Şafak’ın kampanyası, milleti birbirine kırdırmayı meslek edinmiş trollerin ekmeğini elinden alıyor. Hem de gemi azıya aldıkları en azgın zamanlarında" dedi.
Beki'nin Hürriyet'te "Trol cehenneminden kaçış teklifi" başlığıyla yayımlanan (21 Ekim 2015) yazısından bazı bölümler şöyle:
Yeni Şafak gazetesi bir kampanya başlattı, 'Başka Türkiye yok' lejandı altında farklı kesimleri diyaloğa çağırıyor.
Bugün kampanyanın üçüncü günü.
Tepkilere bakıyorum; karşı mahallede bir küçümseme, burun kıvırma, dudak bükme hali var. Ciddi bir itimatsızlık seziliyor.
İktidar kavgasına tutuşmuş kıyasıya çekişen taraflar arasında, hiç değilse yüz yüze baktıracak bir centilmenlik anlaşması mümkün olamaz mı? Bunun gerçekleşebileceğine inanma isteğiyle güvenememe psikolojisi at başı gidiyor. Oysa Yeni Şafak’ın çağrısı zaten bölünmüş, parçalanmış bir toplumda güven bunalımını aşmaya dönük.
Bir firar boyutu var işin, bu doğru.
Fakat hesap ödeme zamanı masadan tüymek için değil, trol cehenneminden hep birlikte kaçmak için...
Çatışma siyaseti, zıtlaşma, kamplaşma yoksa, trole ekmek de yoktur.
Varlık sebeplerini ortadan kaldıracak ölümcül bir tehdit olarak görmekte haklılar. Yeni Şafak’ın kampanyası, milleti birbirine kırdırmayı meslek edinmiş trollerin ekmeğini elinden alıyor. Hem de gemi azıya aldıkları en azgın zamanlarında.
Ne kadar azıttıklarını şuradan anlayın; Hayrettin Karaman’ın ‘Aramıza şeytan girdi’ demesi, karşı mahalleden çok onlarda irritasyona yol açıyor.
Bülent Arınç ‘Aramıza fitne girdi’ dediğinde de trollere dokunuyor, hemen nezleye tutuluyorlar, alerjik hapşırıklarını tetikliyor.
Dikkat edin; şeytan, mikrop, iblis, habis haşere, fitne böceği, çıban cerahati ve benzeri sözler kimin ağzından çıksa güçlerine gidiyor, direkt üstlerine alıyorlar.
Yeni Şafak, ‘Birbirimizin boğazına sarılalım, birbirimize daha kötü düşman kesilelim’ dese sevinçten havaya uçacaklar. Ama ‘El sıkışalım, aramızdaki tıkalı diyalog kanallarını açalım’ diyor. Çıldırıyorlar.
Geçim kapıları kapanacak diye çıldırıyorlar, ekmek tekneleri ellerinden gidecek diye çıldırıyorlar.
Onlar gırtlak gırtlağa klikleşmeyi AK Parti’nin içine bile taşıyacak kadar nefret tezgâhını büyütmüşken, bunlar kalkmış milleti birbirine düşürmemekten söz ediyor. Onun için çullanıyorlar İbrahim Karagül’e.
Özetle Yeni Şafak’ın çağrısı, özünde trol cehenneminden bir kaçış teklifidir. Trollerin paniklemesinden de mi anlaşılmıyor? Haydi, fırsat bu fırsat.
Yazının tamamı için tıklayın