AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Şimdi Türkiye'de aklınıza ne geliyorsa, dışarıda elin oğlunda ne varsa Türkiye onu üretebilecek noktaya gelmiştir. Onlarla rekabet edebilecek noktaya gelmiştir" dedi.
Samsun Büyükşehir Belediyesince inşasına başlanan Havza ve Kırsal Mahalleler İçme Suyu Arıtma Tesisi'nin temel atma töreninde konuşan Kurtulmuş, yapılan hizmetlerin, atılan güzel adımların hepsini gördükçe Türkiye'nin geleceğine dair umutlarının da yeşerdiğini söyledi.
Türkiye'nin yolları, köprüleri, havaalanları, üniversiteleri, fabrikaları, organize sanayi bölgeleri, su tesisleri, altyapı çalışmaları gibi akla gelen tüm hizmetleri sürdürdüğünü belirten Kurtulmuş, "Çünkü biz başından itibaren Türkiye'nin yeniden büyük Türkiye olması idealine kenetlenmiş bir kadroyuz. Biz insanların en hayırlısının insanlara faydalı olanlar olduğuna inanan bir toplumuz. Siyasetteki temel amacımız milletimizin duasını, Allah'ın rızasını kazanmaktır. Bunun için canla başla çalışıyoruz ve Türkiye her gün ileriye doğru gidiyor" diye konuştu.
"Bu milleti bu çağın gerisine itmek amaçları vardı"
Türkiye'ye birilerinin çelme takmaya çalıştığını öne süren Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Son 7-8 yılda yaşadıklarımızı şöyle bir göz önünde bulundurursanız, film şeridi gibi gözünüzün önünden geçerse bunların her birisinin herhangi bir gelişmiş ülkede dahi olsa, bir tanesinin bile ülkeyi yerle bir etmesi, hükümetleri dağıtması mümkündür. MİT Başkanının gözaltına alınmaya çalışıldığı 7 Şubat 2013 tarihinden itibaren başlayarak Gezi Parkı eylemleriyle, 17-25 Aralık eylemleriyle, en son Türkiye'deki 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle yapılmak istenen şey Türkiye'de bir hükümet değişikliğine gitmekti. Eyvallah ama onun da ötesinde, Türkiye'nin öte taraftan terör örgütleri vasıtasıyla PKK'sıyla, DEAŞ'ıyla vesairesiyle Türkiye'yi engellemek, güçlü büyük Türkiye yürüyüşünü önlemek ve onun da gerisinde bu milleti bu çağın gerisine itmek amaçları vardı. Bana sorarsanız AK Parti'nin bu ülkede yapmış olduğu en önemli şey, bu zihniyeti değiştirmektir."
19 yılda devlet millet kaynaşmasının sağlandığını söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hatırlayın. Bırakın buraya Havza'nın merkezlerine bile bakanların, milletvekillerinin, belediye başkanlarının gelmesi, halkın içerisinde olması çok görülür bir şey değildi. Şairin söylediği gibi, 'Devlet dediğin çatık kaşlı zattı.' Millete tepeden bakan, milletin önünden geçerken titreyerek geçtiği hükümet konaklarından ibaretti. Şimdi ise hükümet milletin ayağına giden, millete hizmetkar olduğunun farkında olan, milletin emrinde olan bir hükümet anlayışıdır. İşte Türkiye'nin her yerinde de bunu görüyoruz. Bu zihniyeti ortaya koyduğunuz zaman zaten başarılı oluyorsunuz. Devletle millet kaynaşmış oluyor. Bunu nerede test ettik. Eğer devletle millet bütünleşmiş olmasaydı, devletin Cumhurbaşkanı 15 Temmuz gecesi, 'Çıkın meydanlara, bu eşkıyalara karşı direnin ve bunlara hadlerini bildirin' dediği zaman bu millet çıplak elleriyle, çıplak bedenleriyle tankların önüne çıkmaz ve darbe teşebbüsünü önlemezdi."
"Dışarıda elin oğlunda ne varsa Türkiye onu üretebilecek, onlarla rekabet edebilecek noktaya gelmiştir"
Kurtulmuş, tek karar mercinin milletin olduğunu bilerek yollarına devam ettiklerini anlattı. Türkiye'de son 19 yılda büyük bir özgüven inşası sağladıklarını öne süren Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Gencecik çocuklarımız, üniversitelerdeki araştırmacılarımız, hatta liselerdeki öğrencilerimiz 'biz yapabiliriz' noktasına geldi. Biz elin oğluyla uzay alanında yarışırız. Roketlerimizi yaparız, İHA'larımız yapılır, SİHA'larımızı yaparız, fabrikalarımızı yaparız, OSB'lerimizi yaparız ve her alanda mücadele edebiliriz. Dünyaya her şeyi yapar ve satarız noktasına geldik. 2022'de Samsun TEKNOFEST'e ev sahipliği yapacak. Onun dolayısıyla da bu memlekette nasıl insanların öz güvenlerinin yükseldiğini bir kere daha orada göreceksiniz. Belki milyonu aşan genç gelecek, TEKNOFEST'i ziyaret edecek. Yüzlerce ekip yeni ürünler üretmek, yüksek teknoloji üretmek için yarışacak ve onları orada sergileyecek. Şimdi Türkiye'de aklınıza ne geliyorsa, dışarıda elin oğlunda ne varsa Türkiye onu üretebilecek noktaya gelmiştir. Onlarla rekabet edebilecek noktaya gelmiştir."