AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, TBMM'den geçen Irak-Suriye tezkeresi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. "Bu tezkereye olur olmaz argümanlarla karşı çıkmanın hem gerçekçi olmadığının hem de siyaseten doğru bir davranış olmadığının kanısındayım" diyen Yazıcı, "Elbette ki bu tezkere, bir savaş ortamına askerimizi sürüklüyoruz, demek değildir. Güvenliği sağlamak, orada yaşayan insanların birlik ve düzenini gözetmek ve elbette ki bizim topraklarımızın da güvenliğini sağlamak üzere bu tezkere ile asker gönderme yetkisini yeniden uzatma talebinde bulunmuştur. Zaten yıllardır devam ediyor" dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye ve Irak'a sınır ötesi operasyon yetkisini iki yıl uzatan tezkere, TBMM Genel Kurulu’nda AKP, MHP ve İyi Parti'nin “evet” oylarıyla kabul edilirken, CHP ve HDP “hayır” oyu vermişti. TIKLAYIN - Ankara’da Suriye-Irak Tezkeresi Tartışması: CHP neden ‘hayır’ dedi? |
AKP'li Yazıcı, bir dizi temaslarda bulunmak ve partisinin Mardin'deki Teşkilat Akademisi'nin programına katılmak üzere geldiği kentte gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bir otelin konferans salonunda gerçekleştirilen programda, partisinin 20 yıldır ülkeyi yönettiğini belirten Yazıcı, "Türkiye'nin siyasi tarihinde bu kadar uzun süreli, bu kadar müktesebatı olan, referansları olan, bir parti olarak liderimiz Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde siyasi tarihimizdeki yerini almış ve yürüyüşünü 2023 Haziran’ında yapılacak olan milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklanmış bir vaziyette sürdürüyoruz" diye konuştu.
"Türkiye'nin hiçbir sorununu kapı arkasında bırakmadık"
Siyaset tarzı olarak Türkiye'nin hiçbir sorununu kapı arkasında bırakmadıklarını söyleyen Yazıcı, şöyle konuştu:
"Mutlaka milletin gündemi neyse, bizim gündemimiz o olmuştur. Çünkü AK Parti siyasetinin temelinde millet vardır. Biz milletin hukukunu korumak üzere liderimiz Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde yola çıkmış kadrolarız. Süreçte de kadrolarımızı yeniliyoruz, zenginleştiriyoruz. Eskiden kadrolarımızda yer almış arkadaşlarımızı da hiçbir zaman unutmuyoruz. Gücümüz birlik ve bütünlüğümüzdür. Türkiye’nin en büyük gücü kasasındaki paradan ziyade birliği, bütünlüğü ve kardeşliktir. Ülke hepimizindir, bağımsızlığımız, bütünlüğümüz her şeyin üstündedir" diye konuştu.
“İş olsun diye istenen bir yetki değildir”
Irak-Suriye tezkeresine de değinen AKP Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tezkere ile alakalı tercihleri milletin çıkarları ölçütünü göz önünde bulundurmak suretiyle değerlendirmek gerekiyor. Eğer Türkiye, Irak’a, Suriye’ye asker göndermesi konusunda Anayasal düzeydeki normu gözetmek suretiyle, tezkereye bir yetki istediğinde bu iş olsun diye istenen bir yetki değildir. Ulusal çıkarlarımız öyle gerektirdiği içindir. Bölgemizdeki güvenliği sağlama bakımından böyle davranmamız gerektiği içindir. Orada biz olmazsak kimlerin olacağını düşünerek bu konuya karar vermek gerekir, diye düşünüyorum. Bu bakımdan Meclis'te bu tezkereye olur olmaz argümanlarla karşı çıkmanın hem gerçekçi olmadığını hem de siyaseten doğru bir davranış olmadığının kanısındayım.
Elbette ki bu tezkere, bir savaş ortamına askerimizi sürüklüyoruz demek değildir. Güvenliği sağlamak, orada yaşayan insanların birlik ve düzenini gözetmek ve elbette ki bizim topraklarımızın da güvenliğini sağlamak üzere bu tezkere ile asker gönderme yetkisini yeniden uzatma talebinde bulunmuştur. Zaten yıllardır devam ediyor. Önceki tezkerelerde buna pozitif yönde oy kullanıp da bugün vermemenin de bir diğer açıdan mantıksal anlaşılır hiçbir tarafı yok. Yani daha önceki tezkerelerde bu yetkiye olur verilirken, yaşadığı sorunları tasfiye etti mi ki bugün buna gerek yok deniliyor? O sorunlar devam ediyor. Dolayısıyla o sorunlar devam ettiğine göre, asker göndermek için talep edilen tezkerenin fiili dayanağı ortada, hukuksal dayanağı anayasadır. Herkes yaptığı davranışın hesabını, bedelini millet nezdinde seçimlerde verir. Onu da inşallah hep beraber göreceğiz."