AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere memleketi Kayseri'ye gitti. Özhaseki, cuma namazı sonrası gazetecilere, İstanbul'da dün (26 Eylül) yaşanan Silivri merkezli 5.8 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu. Özhaseki "Burada bize düşen; tedbir almak, yerin altındaki hareketliliğe uygun davranmak. İnsanoğlu tabiatla dövüşmemeli, kavga etmemeli, onu anlamaya çalışmalı" dedi.
Türkiye'nin deprem kuşağında yer aldığını hatırlatan Özhaseki, "İnsanoğlu tabiatla dövüşmemeli, kavga etmemeli, onu anlamaya çalışmalı. Onunla kavga ederek, onun zıttına işler yaparak, başarılı olmak da ne yazık ki mümkün değil. Bunu hepimizin bilmesi gerekiyor. Özellikle bakanlığım döneminde de bu konuya çok dikkat çekmeye çalıştım" diye konuştu.
"Devlete, hükümete, belediyelere, vatandaşa elbette iş düşüyor"
Uzmanların deprem ile jeoloji konusunda görüş bildirdiğini ve 4 aktif fay olduğunu söylediğini kaydeden Özhaseki, şöyle devam etti:
"Bunların da günü geldiğinde kırılacağı ve bu kırılmanın da çok büyük şiddetle olacağı noktasına dikkat çekiyorlar. Burada devlete, hükümete, belediyelere, vatandaşa elbette iş düşüyor. Bu noktada 1999 depreminden sonra epeyce yasa değişikliği yapıldı. Kentsel dönüşüm ile ilgili birtakım temel kurallar ortaya konuldu, teşvikler getirildi. Bakanlığım dönemimde, şehircilik şuralarında kentsel dönüşümün temel kurallarını ortaya koymaya çalıştık. Bizzat gidip İstanbul'da ilçe belediye başkanı arkadaşlarımızı toplayıp, uyarmaya çalıştık. Kimi arkadaşlarımız bunu doğru anladılar ve hareket ettiler. Üzülerek söylüyorum, kimi arkadaşlarımız ise benim bu anlattıklarım karşısında çok lakayt tavır takınarak, 'Sen konuş da git' havası içinde oldular."
"Deprem geldiğinde 'A partili', 'B partili' ayırmaz"
Deprem konusunda gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Deprem bir gerçeklikse ve bir felaketse kapımızda da bekliyorsa hepimizin buna uygun hareket etmesi gerekiyor. Deprem geldiğinde 'A partili', 'B partili' ayırmaz. Deprem geldiğinde 'iyi insan', 'kötü insan' diye ayırmaz; en sevdiklerimizi alır götürür. Bunu bilerek, herkesin sorumluluk içinde, bu şuur içinde hareket etmesi gerekiyor. Benim Allah'tan dileğim; dün bir deprem oldu, artçıları devam etti. İnsanlar heyecanlandı, bir gayrete geldi. Birkaç gün sonra ortalık sakinleşince herkes unutup gitmemesi, sonuna kadar buna dikkat etmesi. Tabi ki burada belediyelerimize çok iş düşüyor, kentsel dönüşüm anlamında. Tabi ki insanlarımıza da iş düşüyor. Gücü yeten herkesin kendi yaşadığı mekanı o evi ölçtürüp, depreme dayanıklı olup, olmadığı hususunda gözden geçirmesi gerekiyor. Bu bize ders olmuştur. Bundan güzel dersler çıkarırız. Sonucunda kimsenin canı yanmaz" dedi.