Söyleşi

Akdoğan Özkan: Trump'ı "Noel Baba” ilan etmeden önce açıklamaya ihtiyatlı yaklaşmak lazım

"Takvimin Türkiye'deki yerel seçimler için, tam bir “kapsama alanı” teşkil ettiğini de akıldan çıkarmamak lazım"

20 Aralık 2018 19:46
Metin Kaan Kurtuluş

ABD Başkanı Donald Trump'ın "sürpriz" olarak yorumlanan Suriye'deki ABD askerî varlığının sonlandıracağı yönündeki açıklamarı birçok soruyu da beraberinde getirdi.

Uzun süredir dünyanın birçok güçlü ülkesinin dış politikasını belirleyen Suriye iç savaşının en büyük aktörlerinden birinin sahadan çekilme kararı almasıyla ilgili ABD Basını, Pentagon’un Trump’ı çekilme kararından vazgeçirmek için büyük baskı yaptığını yazdı, ancak Trump bütün bu iddialara rağmen son emri verdi.

Trump’ın “IŞİD’i yendik, gidiyoruz” benzeri açıklamalarının Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Fırat’ın doğusuna” yapılacak olan operasyonu bildirmesinin ardından gelmesi ikisi arasında bir bağlantı olup olmadığı hakkında tartışmalara neden oldu. 

Suriye sürecini yakından takip eden T24 yazarı Akdoğan Özkan, Trump'ın ABD askerlerini Suriye'den çekme kararı hakkında değerlendirmelerde bulundu. 

Özkan, Trump'ın kararının Fırat'ın doğusuna yapılacak bir operasyon için "Noel hediyesi" anlamına geleceğini belirtti. Özkan ayrıca "ABD’nin Suriye’den çekilmesinin Astana süreci paydaşları için bir zafer anlamına" geleceğini belirtti. 

Akdoğan Özkan'ın T24'e yaptığı değerlendirmeler şöyle: 

"Böyle bir karar, böyle bir operasyon için 'Noel hediyesi' anlamına gelir"

Sizce ABD’nin Suriye’den çekilme kararı Fırat’ın doğusuna yapılacak operasyonu nasıl etkiler?

Bu yönde bir karar, elbette ki böyle bir operasyon için “Noel hediyesi” anlamına gelir. Aynı zamanda “askerlerini memleketlerinde görmek” isteyen Amerikan kamuoyuna da sunulmuş bir Noel hediyesidir bu yönde bir karar. Paradoksal bulanlar olacaktır ama bu karar son zamanlarda özellikle Irak’ta yeniden toparlanmaya çalışan IŞİD için de, “2.0” versiyonuyla yeniden sahneye çıkabilecek “Halifelik” için de bir Noel hediyesidir.(Unutmayalım, Amerikan stratejik araştırmalar kuruluşu The Institute for the Study of War daha 19 Aralık tarihli bir raporunda, “IŞİD ne Irak’ta ne de Suriye’de yenilmiş değil. Sahadaki koşullar ABD’nin Suriye’den çekilmesi için haklı gerekçe vermiyor” demişti.)

Amerikan kamuoyunun kulaklarını dünyaya kapattığı bir zaman da olduğu için Noel herhangi bir operasyon için zamanlama açısından her zaman çok uygundur. Ancak, ABD şu an bölgeden sadece Dışişleri personelini çekiyor. Askerler için ise 60-100 gün süre verildi. Ayrıca bu bir “taktik çekilme” mi, “sahte ricat” mı, hangi bölgeleri ne şekilde kapsayacak, bilmiyoruz. Dolayısıyla Trump’ı attığı bir tweet”ten ötürü pek çok kesimin gözünde “Noel Baba” ilan etmeden önce açıklamaya ihtiyatlı yaklaşmak, ayrıntıların belirginleşmesini, takvimin netleşmesini beklemek lazım.

Ancak takvimin Türkiye’deki yerel seçimler için, tam bir “kapsama alanı” teşkil ettiğini de akıldan çıkarmamak lazım.

"Ruslar bu yöndeki tereddütlerinde çok da haksız sayılmazlar"

Rusya ABD’nin Suriye’den tamamen geri çekilmeyeceğini iddia etti. Sizce Trump oradaki bütün askerlerini geri çekecek mi?

ABD’nin Suriye’den çekilmesi elbette ki, Astana süreci paydaşları için bir zafer anlamına gelecektir. Ancak, Başkan Trump görevinin ilk zamanlarında da, “Ortadoğu’da 17 yılda 7 trilyon dolar harcadık, karşılığında ölüm ve yıkım dışında hiçbir şey almadık. Zaten IŞİD’in de canına okuyoruz. Suriye’den çok yakında çıkacağız. Artık başkaları düşünsün” demişti. Sonra savunma bütçeleri ve asker rakamları artırıldı. Dolayısıyla Ruslar bu yöndeki tereddütlerinde çok da haksız sayılmazlar. Bu çekilme açıklamasının ne anlama geldiğini daha bilmiyoruz. Şu da var ki, 7 trilyon harcadığını düşünen bir ABD Ruslarla bölgeye yönelik müzakerelerinden sağlam birtakım tavizler almadan başka liderlerle yaptıkları bir telefon görüşmesi üzerine bölgeden ayrılırlar mı, acaba!

"Ortadoğu’ya yönelik dış politikasına makyaj yapmayı isteyebilir"

Düşünün ki, ABD desteğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Suriye topraklarının yüzde 27,6’sını kontrol ediyor. Batılı müttefiklerin desteklemeyi sürdürdüğü diğer cihatçılar ise yüzde 1,9’unu kontrol eder durumda. Şimdi Amerikalıların Suriye’nin üçte birini karşılığında çok kıymetli birtakım hediyelerin sözünü almadan Noel ağacının altına bırakması çokgerçekçi olmaz. Gerçi ABD’nin bölgeye yönelik politikası zaten işlevini yitirmişti. Ancak çok da yeni olmayan, ama yeni bir şişede paketlenebilecek bir misyonla Ortadoğu’ya yönelik dış politikasına makyaj yapmayı isteyebilir.

Geçtiğimiz haftalarda ABD cephesinden “İran orada olduğu sürece ABD de orada olacak” açıklaması gelmişti. Bu geri çekilmeyi İran- ABD gerilimi açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yukarıda verdiğim 1,9’luk oranın içine Suriye’nin Irak ve Ürdün sınırlarının hemen dibinde bir bölge olan el Tenef te bulunuyor. Tahran – Şam karayolunun üzerinde bir nokta olan Tenef, İran-ABD gerilimi açısından kritik noktalardan biri ve burada ABD’nin önemli bir üssü var. Tenef, Amerikalıların, “bu hatta İran destekli milisler girerse, ölüleri çıkar” dediği bir bölge. Birileri ABD’nin IŞİD’i alt ettiğini düşünebilir ama Washington Suriye’de kırmak istediği İran nüfuzunu “zafer” diyeceği bir kazanımla alt etmeden bölgeden tamamen çekilmeyi kolay kolay düşünmeyecektir. CENTCOM komutanının, “Tenef’deki varlığımız Suriye içindeki İran destekli unsurların faaliyetlerini zorlaştırıyor” şeklinde konuşalı şunun şurasında kaç gün oluyor…

Özetle, ABD, bu açıklamanın ardından İran ile gerilimini azaltmayacaktır.

Tayyip Erdoğan'ın Suriye'de Fırat'ın doğusuna yönelik operasyon düzenleme konusunda ABD Başkanı Donald Trump'ın kendisine olumlu karşılık verdiğine yönelik açıklamalarını değerlendiren ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Robert Palladino, bu açıklamaları 'yanıltıcı beyan' olarak tanımlamıştı. Trump bu yalanlama ile aynı gün Suriye’den askerlerin çekileceğini açıkladı. Sizce bu ABD hükümeti içinde bir kopukluk  mu gösteriyor?

ABD Yönetimi’nin farklı kanatları içinde Suriye meselesine bakış farklılığı çok yeni değil. Pentagon ile CIA, mevcut Dışişleri Bakanlığı ile eski Dışişleri Bakanı… Hep farklı şeyler arzuladılar, farklı şeyler söylediler. Obama, tutarlı bir dış politikaya sahip olmadan yönetmeye çalışıyordu bu farklılığı. Trump ise olmayan Ortadoğu dış politikasını, Tillerson’u kovup CIA direktörü Mike Pompeo’yu Dışişleri Bakanı yaparak biçimlendirmek istedi. Şimdi o hamleyi çöp sepetine atmak isteyeceğini sanmam.

Ancak tabii bundan bağımsız olarak, Palladino’nun söyledikleri ile Trump’ın çekilme açıklaması diplomasi lisanında çok çelişir şeyler olmayabilir, o ayrı. Hele bir bekleyip görelim…

Ancak, Trump’ın kastı Suriye’den tamamen çıkmak ise ve bunu da yaparsa, bu, Başkan’ın ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’ni iskartaya çıkarması anlamına gelecektir ve işte o zaman “Trump’ın zaten başından beri Putin’in kuklası olduğu” yolundaki suçlama ve iddiaları ile varacağı noktaları seyreyleyin gitsin…