Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Ankara Kalkınma Ajansı'ndaki görevinden çıkarılan Hamit Pişkin'i Türkiye'ye karşı açtığı davada haklı buldu.
Pişkin 667 sayılı kanun hükmünde kararnamenin verdiği yetkiyle kurumu tarafından idari kararla ihraç edilmişti.
AİHM Türkiye'nin adil yargılanma hakkı ile özel ve aile hayatına saygı hakkını ihlal ettiğine hükmetti.
AİHM bugün açıkladığı kararında, Türkiye'deki mahkemelerin Hamit Pişkin'in itirazını yeterince değerlendirmediğini, karar verirken Pişkin'in sunduğu kanıtları göz ardı ettiklerini, bu yüzden de adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Mahkeme, bunun olağanüstü hâl durumunda bile kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Pişkin dosyayı AİHM'e taşımadan önce Anayasa Mahkemesi'ne de başvurmuş fakat AYM Mayıs 2018'de başvuruyu reddetmişti.
Hamit Pişkin, AİHM'e yaptığı başvuruda işten çıkarılmasının aile hayatını ve itibarını etkilediği, insanlarla ilişki kuramaz hale geldiğini ve KHK ile ihraç edildiği için kimsenin kendisine iş vermediğini de söyleyerek özel ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğini söylemişti.
AİHM Pişkin'in bu şikayetini de haklı buldu.
Mahkeme Pişkin'e 4 bin euroluk manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
İtiraz yolu açık
Bu karar AİHM'in sonraki kararlarında emsal oluşturabilir.
Öte yandan tarafların karara itiraz ederek Büyük Daire'ye götürmesi de mümkün. Üç ay içinde böyle bir adım atılmazsa karar kesinleşecek.
AİHM karar metninde Türkiye'nin taraf olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü'nün, sözleşmelerinden bazı maddeleri alıntıladı:
"İşçinin kapasitesine veya işin yürütümüne veya işyeri gereklerine dayalı geçerli bir son verme nedeni olmadıkça hizmet ilişkisine son verilemez.
"Hizmet ilişkisine haksız olarak son verildiği kanısında olan bir işçinin mahkeme, iş mahkemesi, hakemlik kurulu veya hakem gibi tarafsız bir merci nezdinde itirazda bulunma hakkı vardır."
AİHM kararında diğer uluslararası kuruluşların konuyla ilgili görüşlerine de yer verdi. Bunlardan biri olan Venedik Komisyonu, Türkiye'nin darbe girişimi sonrası hızlı bir şekilde önlem almasının anlaşılabilir olduğunu söylemiş fakat çok sayıda kişiyi işten çıkarma kararının kalıcı olmasını ve Gülen yapılanmasıyla ilişkili olma halinin neye göre belirlendiğinin resmen açıklanmamış olmasını eleştirmişti.
İnsan hakları hukukçusu Benan Molu, Twitter'dan yaptığı paylaşımda bunun ihraçlarla ilgili verilen ilk ihlal kararı olduğunu söyledi.
Molu, bu kararla "terör örgütüne üye, irtibatlı veya iltisaklı" denilerek hiçbir usuli güvence sağlanmadan işten çıkarma uygulamasının hak ihlali olarak tanımlandığını aktardı.
Pişkin, Gülen yapılanmasıyla irtibatlı veya iltisaklı olmakla suçlanmıştı.
Bir diğer insan hakları hukukçusu Kerem Altıparmak ise bu kararın Türkiye'de devam eden süreçlere ciddi bir etkisinin olmasını beklemediğini paylaştı.