Edebiyat dünyasının önemli isimlerinden biri olan Adalet Ağaoğlu, "yeni bir anayasa olmadan demokrat bir ülke olamayız. Onun için olimpiyatı da kaybedersin, Avrupa Birliği’ne de almazlar. Çünkü sözde demokratsın. Laik de denemez" ifadelerini kullandı.
Zaman gazetesinden Ayhan Hülagü ile bir söyleşi gerçekleştiren Ağaoğlu, "çizgisi olmayan bir anayasa. Eşitlikçi, demokratik, yeni… Irka bağlı olmamalı. Yeni bir anayasa olmadan demokrat bir ülke olamayız. Onun için olimpiyatı da kaybedersin, Avrupa Birliği’ne de almazlar. Çünkü sözde demokratsın. Laik de denemez. Laiklik mitingleri de çok gülünçtür. Postal öpe öpe laiklik mitingi yapanlar şu soruyu soruyor mu: Devlet parasıyla Diyanet İşleri kurulur mu?" dedi.
Hepimiz Hrant’ız dediğim için sokaktan ismim silindi
Kaç kere yazılarımdan dolayı başım belaya girdi. Derin devlet beni çürütmeye, pisletmeye kalkana kadar yazdım. Kendime hiç oto sansür uygulamadım. Çok satarmış, şu olurmuş, bu olurmuş düşünmedim. Canım ne istiyorsa onu yazdım.
En isyankâr günlerimden biri Hrant’ın (Dink) vurulması oldu. Çocuk doğurmayarak ne kadar iyi bir şey yaptığımı anladım. Ölümünden sonra ‘Hepimiz Hrant’ız’ diye yürüdüğüm için Nallıhan’da (doğduğu yer) bir sokağa verilen ismim kaldırıldı, yerine kardeşimin ismi verildi. Başka bir yönetim olsa başka bir karar verir. Zihniyet meselesi.
Belediye başkanları partisiz olmalı. Parti olunca seçim sandığı araya giriyor. Herkes partisinin keyfine, ilkelerine göre oynuyor. Başkan şehircilik ve iletişimden anlamalı. Ülkemiz öyle profesörlerle dolu. Keşke böyle isimler adaylığını koysa.
Üst katımda Muğla’daki üniversitede ders veren genç bir hanım vardı. Adalet Hanım siz gerçekten AKP’li mi oldunuz, dedi. Uzun süre öyle olduğumu düşündüler. Ki ben ömrüm boyunca hiçbir partiye girmedim. ÖDP’den beni, Can Yücel’i, Fakir Baykurt’u onur üyesi olarak aday gösterdiler, orada bile imzam yoktur. Yeni anayasa için ‘evet’ demiştim, hâlâ bunu istiyorum. CHP dâhil kimse kırmızı çizgilere dokunmuyor. İlk dört madde ırka dayalı. Onlar düzeltilmedikçe yeni anayasa olmaz. Yamalı bohça gibi eskinin orasını, burasını düzeltmekle olmaz. Şimdiki anayasa darbeden kalmadır ve gayrimeşrudur.
Sizin kırmızı çizgileriniz neler?
Çizgisi olmayan bir anayasa. Eşitlikçi, demokratik, yeni… Irka bağlı olmamalı. Yeni bir anayasa olmadan demokrat bir ülke olamayız. Onun için olimpiyatı da kaybedersin, Avrupa Birliği’ne de almazlar. Çünkü sözde demokratsın. Laik de denemez. Laiklik mitingleri de çok gülünçtür. Postal öpe öpe laiklik mitingi yapanlar şu soruyu soruyor mu: Devlet parasıyla Diyanet İşleri kurulur mu?
Kurulur mu?
Mustafa Kemal bunu yapmaya mecburdu. Çünkü toplumun çoğunluğu Müslüman’dı. Onları avucunda tutmak için yaptı. Çoğunluğu yan yana getirip Türkiye’yi kurdu. O dönemin şartları içinde öyle olması gerekiyordu. Şartlar değiştikçe, her şey değişir. Ülke azınlıklarla dolu. Ne o bölmek, herkes Türkçe mi konuşacak, bilmem ne. Yeni anayasa yapılmadan Kürt sorunu da çözülemez. Onları yok farz etmişiz.
PKK’nın geri çekilmeyi durdurmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Bunlar beni hiç ilgilendirmiyor. BDP de demokratik bir anayasa istiyor. PKK’ya değil, Meclis’teki partiye bakarım. Bu ülkede ölüm durdu. Kan akmadı, hepimiz memnuniyetle karşıladık. Kürt sorununun çözülmeyişini, atılan güzel adımın askıda kalışını anayasa yapılmamasına bağlıyorum.
Sizce anayasa neden yapılamıyor?
Ordu ülkenin gözbebeği olduğu için... Darbelerden sonra asker meclisi MGK’yı oturtuyor. Meclisin yeni bir partisi var, Milli Güvenlik Partisi. Diğer siviller onun emir kulu. Böyle düşünürsek her şey çözülür. Kılıçdaroğlu neden Dersim olaylarına hiç değinmiyor. Onların zamanında hep demokrasi mi vardı, bu olaylar yaşanmadı mı? Cumhuriyet kızıyım ben. Bunları söylemek nankörlük gibi gelebilir ama ona olan borcumu ödedim. Millet hep devlete borç ödüyor. Tam tersi olmalı, devlet millete borç ödemeli. Devlet, anayasayla bu borcu öder.