Dünya

ABD'NİN LİBYA'YA MÜDAHALE İHTİMALİ AZ   WASHINGTON (A.A)

02 Mart 2011 12:59
-ABD'NİN LİBYA'YA MÜDAHALE İHTİMALİ AZ   WASHINGTON (A.A) - 02.03.2011 - ABD'nin Akdeniz'e savaş gemileri göndermesiyle Libya'ya askeri müdahale ihtimalleri artıyor gibi görünse de, bunun bölge halkında "sömürgecilik döneminin yeniden başladığı" veya protestoların arkasında "ABD'nin parmağı" olduğu gibi algılara yol açabilecek olmasının bu ihtimalleri bu aşamada zayıflattığı yorumları yapılıyor.  Libya lideri Muammer Kaddafi'nin halkına karşı şiddet kullanmasının ardından, buna son vermek için "her seçenek masada" diyen ABD'nin Libya'ya askeri müdahalesi ihtimali son günlerde sıkça tartışılan konulardan biri oldu. Özellikle dün Amerikan savaş gemilerinin Süveyş'i geçerek Akdeniz'e çıkacağı haberleri, "ABD Libya'ya müdahaleye mi hazırlanıyor" sorularını artırırken; Amerikalı yetkililer, bunların savaş gemisi olmasının yanı sıra insani yardım ünitelerine de sahip olduğuna dikkati çekiyor. Nitekim ABD Savunma Bakanı Robert Gates, gemilerin gerekirse tahliyelere ve insani yardıma destek olacağını belirtti. Ancak ABD'nin bu hamlesi, aslında Kaddafi'ye bir nevi "sembolik güç gösterisi" ve "gözdağı" niteliği de taşıyor. Uzmanlar, "ABD'nin Libya yakınlarına deniz ve hava gücü gönderilmesinin de hafife alınacak bir hareket olmadığına" işaret ediyor. -ASKERİ MÜDAHALE İÇİN DÜNYADA TEK SES YOK- Bu durum, yine de Libya'ya askeri müdahale olasılığı konusunda net bir resim ortaya koymuyor. Çünkü Libya'daki gelişmeler hakkında "dünyanın tek ses" halinde olması gerektiğini belirten ABD Başkanı Barack Obama, bu sözlerinin ardından yoğun diplomasi trafiğine başlayarak, diğer ülkelerin liderleriyle ardı ardına görüşmeler yapıyor. Buna karşın Libya'ya yaptırımlar konusunda "tek seslilik" sergileyen dünya liderleri, aynı durumu askeri adımlar konusunda şimdilik gösterir görünmüyor. Örneğin Rusya, Libya hava sahasının uçuşa yasak bölge ilan edilmesine sıcak bakmazken, Fransa da bu aşamada askeri müdahalenin planlanmadığını belirtti ve bunun için BM Güvenlik Konseyi kararının gerekliliğine dikkati çekti. -"HER ŞEYİ TERSİNE ÇEVİREBİLİR"- Öte yandan ABD'nin askeri müdahalede bulunmasını en azından bu aşamada engelleyen en önemli nedenlerden biri olarak, müdahalenin beklenenin tam tersi yönde ve çok tehlikeli sonuçlar yaratma ihtimali görülüyor. Bu olumsuzluklardan birinin, müdahalenin Washington'ın "aslında başından bu yana isyanlarda parmağı bulunduğu" gibi algılamalara yol açarak, Ortadoğu'da halk hareketleri olarak doğan isyanların "altını kazabilmesi" ihtimali olduğu belirtiliyor. Müdahalenin, bu isyanları "kendiliğinden" olmaktan çıkarıp "dış kaynaklı eylemlere" dönüştürebileceği kaydediliyor.  Libya'ya NATO ile birlikte düzenlenebilecek müdahalenin de bölge halkının hala hafızalarında yer alan "sömürgecilik" dönemini hatırlatabileceğine dikkat çekilerek, bunun da istenilenin aksi sonuçlar doğurabileceği yorumları yapılıyor.  Bunun yanında askeri müdahalenin otoriter rejimlerine karşı isyan etmek isteyen bölge halkların heyecanının önüne geçebileceği ifade ediliyor. Protestocuların her eylemlerinde arkalarında "yabancı güçler" olduğu suçlamasıyla karşılaşabilmesinin, onları otoriter rejimlere karşı çıkma ve halktan destek bulmada daha zayıf ve isteksiz hale getirebileceği belirtiliyor. -"OTORİTER REJİMLERİ GÜÇLENDİREBİLİR"- Bir diğer olumsuzluk ise Ortadoğu'da otoriter rejimi yıkmaya yönelik müdahalenin, beklenenin aksine diğer otoriter yönetimleri güçlendirmesi ve "ellerine koz verebilmesi" ihtimali olarak görülüyor. Bu tür rejimlerin, Libya'yı örnek göstererek halklarını, "isyan etmeleri halinde ülkelerine yabancı güçlerin geleceği ve bir daha geri çıkmayacağı" yönünde tehdit edebileceği ifade ediliyor. Nitekim ABD'nin Irak'ı işgali ve sonrasındaki karışıklıkların, Ortadoğu halklarının önünde örnek olarak hala durduğuna dikkat çekiliyor. ABD Savunma Bakanı Gates de, bir askeri seçeneğin çok dikkatle belirlenmesi gerektiği, çünkü böyle bir yöntemin hem bölgede hem Amerikan ordusunda ve ordunun Afganistan'da şu anda üstlenmiş olduğu görevler üzerinde "çok büyük sonuçları olacağı" yönündeki sözleriyle, müdahalenin olası zararlarına dikkati çekiyor.  -LİBYA DA İSTEMİYOR- ABD'nin bu aşamada askeri müdahalesi ihtimalini zayıflatan bir diğer ve belki de en önemli nokta ise Libya muhalif güçlerinin bu müdahaleyi şu an istememesi. BBC'nin bir radyo programına katılan, Libya'daki protestocuları Facebook üzerinden örgütleyen Libyalı bir genç de ABD ve Batı'nın askeri müdahale dışındaki her türlü desteklerine hazır olduklarını, ancak ülkedeki sorunu Libya halkının dış müdahale olmadan kendisinin çözmesi gerektiğini söyledi. -BREGA'YI YENİDEN ELE GEÇİRDİ- Libya lideri Muammer Kaddafi'ye bağlı güçlerin, ülkenin doğusundaki Brega kentinin kontrolünü yeniden ele geçirdiği bildirildi. El Cezire televizyonu, muhaliflerle Kaddafi birlikleri arasında çıkan şiddetli çatışmaların ardından kentin kontrolünün tekrar Kaddafi'ye geçtiğini duyurdu. Haberde, Brega bölgesindeki bir havaalanının da Kaddafi'ye bağlı güçlerin denetimine geçtiği belirtildi. El Cezire, savaş uçaklarının, muhaliflerin bir askeri üs ve silah deposunun denetimini elinde tuttuğu bölgedeki Ecdebiye kasabasını bombaladığını da bildirdi.