Amerikan Yüksek Mahkemesi tarihi bir kararla eşcinsel evliliğin anayasal bir hak olduğunu açıkladı. Amerikan Yüksek Mahkemesi, ABD’de bulunan en yüksek federal temyiz mahkemesi olduğu için ve verdiği kararlar federal kanun hükmü taşıdığı için artık tüm eyaletlerde eşcinsel evlilik anayasal bir hak olarak tanınmak zorunda.
Boston’da göçmenlik hukuku alanında çalışan Avukat Gaye Özpınar, Yüksek Mahkeme'nin aldığı kararı T24 için değerlendirdi.
'Bireyin kiminle evlenmek istediğine karar verebilmesi bireysel özerklikle doğrudan bağlantılıdır'
“Mahkemenin kararına göre evlilik anayasa tarafından korunan temel haklardan biridir. Bireyin kiminle evlenmek istediğine karar verebilmesi bireysel özerklikle doğrudan bağlantılıdır. Dolayısıyla devlet, bireylerin kendi değer, inanç ve yaşam hedeflerini göz önünde bulundurarak verdikleri kararlara müdahale edemez” diyen Özpınar sözlerine şöyle devam etti:
“Bu karardan önce eyaletler kendi özerk yasaları altında evliliği tanımlayabiliyordu. 38 eyalet eşcinsel evliliği tanımış olsa da, diğer eyaletler tanımadığı için eyalet yasaları arasında bir tutarsızlık söz konusuydu. Eşcinsel çiftler için günlük hayatlarında birçok zorluk ve belirsizliğe sebep olan bu durum artık ortadan kalkmış durumda. Tarihi karar dosyasına adı ile de geçen davacılardan James Obergefell’un hikayesi eşcinsel çiftlerin yaşadıklarına dair trajik bir örnek.
Artık hayatta olmayan eşi John Arthur, 2011’de ölümcül ALS hastalığına yakalanınca 20 yıldan uzun süredir birlikte olan çift evlenme kararı verir. Kendi eyaletleri Ohio’da evlenemedikleri için Maryland’de evlenmeye karar verirler. Arthur’un hastalığı çok ilerlediği için ve hareket etmesi mümkün olmadığı için çift Maryland eyaletinin Baltimore şehrine uçak iniş yaptıktan sonra evlenir. 3 ay sonra Arthur hastalığa yenik düşüp vefat eder. Obergefell, Ohio’da eşcinsel evlilik tanınmadığı için eşinin ölüm belgesine dahi adını yazdıramadığını ve bunun çok onur kırıcı olduğunu açıklar.
'Eşlerden biri vefat ettiği takdirde devletin çocuklara el koyması durumu söz konusu oluyordu'
"Eşcinsel çiftler evlenemedikleri eyaletlerde birçok zorluklarla karşılaşıyor ve devletin sunduğu yasal hak ve imtiyazlardan yararlanamıyorlardı. Mesela acil bir sağlık durumunda eş olarak karar verme yetkisinden yoksun, hastane ziyaretlerinde aile üyesi sayılmadıkları için herhangi biri gibi muamele görüyorlardı. Evli çiftlerin faydalandığı vergi kanunları, mülk hakları ve daha birçok hukuki haktan faydalanamıyorlardı. Evlatlık çocukları olan çiftler çocukların eğitim ve sağlık kararlarını verme aşamasında devletin önünde tek ebeveyn olarak görünmek zorunda kalıyorlardı. Acil durumlarda diğer eş çocuklarla ilgili karar verme yetkisine sahip olamıyordu. Eşlerden biri vefat ettiği takdirde devletin çocuklara el koyması durumu söz konusu oluyordu.”
Son yapılan kamuoyu araştırmalarına göre Amerikalılar’ın yaklaşık yüzde 60’ının eşcinsel evliliği desteklediğinin altını çizen Özpınar, “Bu manada Yüksek Mahkeme kamuoyunun nabzına aykırı ya da eyaletler bazındaki gelişmelere zıt veya radikal bir karar vermiş değil. Mahkeme, evliliğin hala bir erkek ve bir kadın arasında olması gerektiğini düşünenler olduğunu kabullenirken, devletin yasalar altında ayrımcılık yapmasının kabul edilemez olduğunu beyan etti.
Çinli filozof Konfüçyus ve Romalı devlet adamı Cicero’dan alıntıların da bulunduğu mahkeme kararı evliliğin insanlık tarihinde çok önemli bir konuma sahip olduğunu vurguladı. Fransız düşünür ve tarihçi Alexis de Tocqueville’in Amerika üzerine yazdıklarından da alıntı yapan mahkeme evliliğin Amerikalılar için milli bir değer olduğunu da vurguladı.
Mahkeme 1967 yılında verdiği kararı hatırlatarak o karardan önce de farklı ırklardan insanların evlenmelerinin suç kabul edildiğini hatırlattı. Tarih ve geleneklerin yol gösterici olduğunu fakat anayasal özgürlükler konusunda hiçbir zaman kesin belirleyici unsur olamayacaklarını vurguladı” dedi.
'Evlilik temel haktır, iki insan için diğer birlikteliklere benzemeyen içten ve özel bir birlikteliği temsil eder'
Özpınar, mahkemenin özellikle üzerinde durduğu noktaları şöyle sıraladı:
-Evlilik temel bir haktır çünkü bireysel özerklik ekseninde kişinin kendi değerleri, inanç ve yaşam hedeflerini göz önünde bulundurarak verdiği bir karardır.
-Evlilik temel haktır çünkü iki insan için diğer birlikteliklere benzemeyen içten ve özel bir birlikteliği temsil eder, devletin buna müdahale etme hakkı yoktur.
-Evlilik önemlidir çünkü çocukları da göz önünde bulundurarak aileyi muhafaza eden bir kurumdur.
-Evlilik önemlidir çünkü toplumsal düzeni korur.
'Artık devletin eşit olmayan bir uygulamayı devam ettirmesi söz konusu değil'
Özpınar son olarak, ABD’deki bu zaferin aslında sivil toplum örgütlerinin zaferi olduğunu söyledi ve ekledi:
“Bu konuda yıllardır birçok referandum, eyaletlerin yaşama aşamalarında bolca tartışma olduğu için kararın demokrasiye aykırı olduğunu savunmak mümkün değil. Dini inançlarına aykırı olduğunu düşünenler anayasal haklar çerçevesinde kendi inançlarını yaşama, öğretme ve yayma konusunda serbestler. Özgür ifade hakkı elbette devam edecektir. Ama artık devletin eşit olmayan bir uygulamayı devam ettirmesi söz konusu değil. Bu manada laik bir karardır.”