ABD'de son iki günde yaşanan iki önemli gelişme Başkan Donald Trump'ın görevinden azledilmesi sürecinin başlatılması çağrılarının daha yüksek sesle dile getirilmesine neden oldu.
çok gizli bir istihbaratı paylaştığınıTrump, bu haberi doğruladı ve buna hakkı olduğunu söyleyerek, bu kararını savundu.
soruşturmanın kapatılmasını istediğiniBu gelişmeler Trump için görevden azil sürecinin başlatılabileceğine dair yorumların daha yüksek sesle yapılmasına neden oldu. Bazı Temsilciler Meclisi üyeleri, azil sürecinin başlaması için başvuruda bulunabileceklerini açıklarken, ilk kez bir Cumhuriyetçi Kongre üyesi de bu ihtimali gündeme getirdi.
Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetçi Üyesi Justin Amash, ''New York Times'ın haberinin doğru çıkması halinde Trump'ın Comey'den soruşturmayı durdurmasını istemesinin azil sürecinin başlatılması için yeterli zemini oluşturdu mu'' sorusuna "Evet" yanıtını verdi.
ABD anayasası, Kongre'ye başkanın üç kategoriden en az birince suç işlemesine kanaat getirilmesi halinde görevden alma yetkisi veriyor.
Bu suçlar ABD'nin düşmanı olan bir ülkeye yardım etmek olarak tanımlanan "ihanet", siyasi fayda karşılığında para ya da hediye kabul etmeyi içeren "rüşvet" ve yasalarda kesin bir tanıma yer verilmeyen "ağır ve vahim suç" işlemek ya da "başka kötü davranışta" bulunmak olarak sıralanıyor.
ABD anayasa hukuku uzmanları, son kategoriye ne tarz eylemlerin girdiğinin net olmadığını belirtiyor. Ancak uzmanlara göre, genellikle bu kategorideki eylemlerde, kamuoyunun genelini doğrudan etkileyen ağır bir suçun işlenmesi ya da başkana duyulan güvenin ciddi şekilde kırılması kriterleri aranıyor.
Bugüne kadar, üç başkan hakkında Kongre'de görevden azil süreci (impeachment) başlatıldı. Ancak tarihte bu süreç sonunda Kongre tarafından azledilen ve görevden alınan bir başkan yok.
Azil süreci aslında ABD'nin kuruluşu sırasında İngiltere'den uyarlanan bir sistem. Bu süreç; herhangi bir yargı sürecinde olduğu gibi yargılama, hüküm ve cezalandırma aşamalarından oluşuyor.
ABD'de başkan azil sürecinin tüm aşamaları Kongre'de gerçekleşiyor.
Sürecin başlatılması için ABD Kongresi'nin iki kanadından biri olan Temsilciler Meclisi'nde herhangi bir üye başkan hakkında azil süreci başlatmak için girişimde bulunabiliyor.
Bu başvuru daha sonra Temsilciler Meclisi Adalet Komitesi'nin önüne gidiyor. Burada azil sürecinin devam edip etmeyeceği kararı oy çokluğuyla alınıyor.
Bugüne kadar birçok başkan hakkında bireysel olarak azil süreci başlatma başvurusu yapıldı. Ancak bu başvurular genellikle Adalet Komitesi'nde reddedildi ve süreç de noktalandı.
Adalet Komitesi'nin onay vermesi halinde bir de Temsilciler Meclisi'nde oylama yapılıyor.
Salt çoğunluğun kabul etmesi durumunda da azil süreci Senato'da devam ediyor.
Burada ise davaya benzer bir süreç işletiliyor.
Başkanın azledilme talebine ilişkin kanıtlar ortaya konuyor, tanıklar dinleniyor. Başkan da ayrıca kendi savunmasını yapıyor.
Senatörler de jüri görevi üstlenerek, nihai kararı veriyor. Bir başkanın azledilmesi için Senato'da üçte iki çoğunluk gerekiyor.
Bugüne kadar üç başkan hakkında son kategori kapsamında, yani "ağır ve vahim suçlar" veya "diğer başka suçlar" çerçevesinde azil süreci başlatıldı.
Bu başkanlardan ilki olan Andrew Johnson hakkında 1868 yılında, görevi Kongre tarafından çıkarılan bir yasayla teminat altına alınan dönemin Savaş Bakanı Edwin McMasters Stanton'ı yasaya aykırı bir şekilde görevden aldığı için azil süreci başlatıldı. Ancak Johnson, Senato'da üçte iki çoğunluk sağlanamayınca görevinde kaldı.
Watergate iş merkezindeki Demokrat Parti'nin ofisine dinleme cihazıAncak süreç tamamlanmadan Nixon görevinden istifa etti. O dönemde yaygın olan kanı Nixon istifa etmeseydi, zaten azledileceği yönündeydi.
Nixon'dan 27 yıl sonra bu kez Demokrat Başkan Bill Clinton hakkında Beyaz Saray stajeri Monica Lewinsky ile yaşadığı ilişkiyle ilgili yeminli ifadesinde yalan söylediği iddiasıyla azil süreci başlatıldı. Clinton, Senato'da yapılan oylama sonunda beraat ederek, görevinde kaldı.
Temsilciler Meclisi'nde Cumhuriyetçiler çoğunluğu elinde tutuyor. Cumhuriyetçilerin 238 sandalyesine karşılık, Demokratların 193 üyesi var.
100 sandalyeli Senato'da ise Cumhuriyetçiler 52; Demokratlar ise 46 kişiyle temsil ediliyor. İki bağımsız üye de Demokrat Parti grubuna destek veriyor.
Kongre'nin her iki kanadında da Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olması Trump'ın olası bir azil sürecinde elini güçlendirebilecek bir gelişme olarak gösteriliyor.