Dünya
AB savaş suçlarının adli takibini sıkılaştırıyor
AB'de dünya çapında işlenen savaş suçları, soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçlara ilişkin görülen davaların sayısında artış gözlendi. Almanya da sivillerin daha iyi korunmasının önemine dikkat çekti.
23 Mayıs 2019 16:35
AB'de dünya çapında işlenen savaş suçları, soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçlara ilişkin görülen davaların sayısında artış gözlendi. Almanya da sivillerin daha iyi korunmasının önemine dikkat çekti.Avrupa Birliği (AB) ülkeleri dünya çapındaki savaş suçları, soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçların adli sürecini giderek daha fazla takip ediyor.
Avrupa'da suç soruşturmalarında adli işbirliğini koordine eden Eurojust üç yıl içinde söz konusu suçlara ilişkin davaların sayısında üçte bir artış olduğunu açıkladı.
28 üye ülkede geçen yıl devam etmekte olan toplam 2 bin 943 dava kaydedilirken, bin 430 yeni dava açıldı. 2016’da 1073 yeni soruşturma başlatılırken, 2017’de bu rakam bin 233’e yükseldi.
Eurojust Başkanı Ladislav Hamran, "AB üye devletlerinin giderek daha fazla sorumluluk hissettiğini ve savaş suçları, soykırımlar ve insanlığa karşı işlenen suçların takibine öncelik verdiğini görmek oldukça cesaretlendirici" diye konuştu. "AB'nin bir güvenlik ve hukuk devleti bölgesi olduğunu" söyleyen Hamran, "dünyanın çeşitli yerlerinde vahşi suçlar işlemiş olanlar için bir korunak bölgesi olmayacaklarını" belirtti.
Almanya'dan sivilleri daha iyi koruma çağrısı
Almanya‘da da hükümet savaş ve çatışma bölgelerindeki sivillerin haklarını daha iyi koruyabilmenin önemine dikkat çekti. Almanya’nın Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Niels Annen, uluslararası hukukta insan hakları üzerine yapılmış Birinci Cenevre Sözleşmesi’nin imzalanmasının üzerinden 70 yıl geçmesine rağmen hala silahlı çatışmalarda sivillerin durumunun oldukça kritik olduğunu vurguladı.
Funke Medya Grubu'na konuşan Annen,"Özellikle Suriye, Yemen ve Orta Afrika Cumhuriyeti'nde okullara, hastanelere ve sivil yapılanmalara düzenlenen sistematik saldırıların şoke edici olduğunu" söyledi.
Uluslararası anlaşmalara rağmen kısa süre önce Suriye’nin İdlib bölgesinde özellikle hastanelerin hedef alındığına dikkat çeken Annen, "Uluslararası hukukta kademeli olarak yaşanan bu erozyonu hiçbir şey yapmaksızın seyretmemeliyiz" dedi.
Annen, bu nedenle Federal Hükümet'in BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in çatışma bölgelerindeki sivillerin korunmasına ilişkin çağrısını desteklediğini söyledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bugün silahlı çatışma bölgelerindeki sivllerin haklarını ele alacağı toplantıdan sonra konuyla ilgili bir durum raporunu BM’ye sunması bekleniyor.
dpa, KNA / SÖ, GA
© Deutsche Welle Türkçe