Dünya

AB borçlu ülkeleri affetti

Portekiz ve İspanya’nın yüksek borçlanma izni uzatıldı. AB Komisyonu istikrar kriterlerine uymayan ülkeleri affetti. Bernd Riegert’in haberi.

19 Mayıs 2016 15:00


AB Komisyonu yılda bir 27 ülkeye ‘derslerini ne kadar yaptıklarını' gösteren karnelerini dağıtır. Bütçe disiplini ve ekonomi politikalarını kapsayan Komisyon raporunda ‘ülkeye özel tavsiye' adı altında yeni ev ödevleri de verilir. Yardım programıyla batmaktan korunduğu ve özel ekonomik denetim altında tutulduğu için 28'inci üye Yunanistan ise karne almıyor.

Bütçe açığının milli gelirin yüzde 3'ünü aşmasını önlemek amacıyla hazırlanan karneler Birlik başkentlerinde ise merakla bekleniyordu. Komisyon'un tavsiyeleri üye ülkeler için bağlayıcı nitelikte. Ancak tavsiyelere uyulmaması cezayı gerektirirse de bu mekanizmanın işlediği sıklıkla görülmüyor.

İber yarımadasına imtiyaz

Komisyon üyesi Pierre Moscovici bu kez İspanya ve Portekiz'e oldukça yumuşak davrandı. İki ülke de yüzde 3'lük bütçe açığı hedefini tutturamamasına rağmen cezasız kurtulacak. Portekiz'de yeni hükümet kısa süre önce kuruldu. İspanya seçimlerin üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen yeni hükümetine kavuşamadı. İspanyollar 26 Haziran'da yeniden sandık başına gidecekler.

Pierre Moscovici, karne törenindeki konuşmasında, "hükümetlerin kapasite ve hareket serbestisini hesaba katmak zorunda olduklarını ve siyasi ve ekonomik nedenlerden ötürü şimdiden karar vermenin doğru olmayacağını" söyledi.

Tasarruf ve reformlarla bütçelerini kontrol altına alabilmeleri için İspanya ve Portekiz'e bir yıl süre tanındı. İspanya'ya dört, Portekiz'e ise iki yıldır ılımlı kriterler uygulanıyor. Komisyon raporunda, Avrupa yardım programından yararlandırılan Portekiz ile İspanya için devlet iflası tehlikesinin bulunmadığı ancak tehlikenin devam ettiği belirtiliyor.

AB Komisyonu istikrar kriterlerinden taviz vermemekle birlikte Euro Bölgesi'ndeki canlanma ve ekonomik toparlanmayı sekteye uğratmak da istemiyor. İki ülkeye de aşırı borçlanma incelemesi başlatmak için İspanya'daki erken genel seçimlerin bekleneceği tahmin ediliyor.

Tasarruf yerine vergi indirimi

Aylardır hükümet kurmayı başaramayan İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, ülkesinin ekonomik durumunu Komisyon'dan farklı değerlendiriyor. Rajoy, İspanya'nın güç kazandığını ve ekonomisinin büyüdüğünü belirtti ve artık tasarruf programı uygulamayacaklarını, vergilerin ise düşürüleceğini açıkladı.

Yetkili Komisyon üyesi Valdis Dembrovskis, vergi indiriminin AB Komisyonu'nun bütçe önerilerine ters düşüp düşmediği, sorusunu yanıtlarken, İspanya'nın borç kriterlerine uyduğu müddetçe dilediğini yapabileceğini söyledi. Dembrovskis, İspanya'dan ek yapısal reformlar beklediklerini ve yüzde 20'yi bulan işsizlik oranının mutlaka düşürülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

İtalya'ya sınırlı kolaylık

AB Komisyonu, İtalya'ya da esnek davranıyor. Başbakan Matteo Renzi ise Brüksel ve Berlin tarafından vesayet altına alınmak istendiklerinden yakınıyor ve reform projeleri karşılığında kamu borçlarının hesaplanıp değerlendirilmesinde esneklik gösterilmesini talep ediyor.

Gerçi İtalya yüzde 3'lük ek borçlanma limitini aşmadı. Ancak milli gelirinin yüzde 133'üne yükselen borç stoku istikrar kriterlerindeki oranın bir katından fazlasını aşıyor. AB Komisyonu ekonomik reformlarını tamamlayabilmesi için İtalya'ya 14 milyar Euro'luk ek borçlanma ‘imtiyazı' tanıdı.

Denetim tarafsız olmalı

Brüksel'deki Bruegel adlı düşünce kuruluşunun maliye ve bütçe uzmanı Zsolt Darvas üye ülkelere dağıtılan notları ve Komisyon'un tavsiyelerini inandırıcı bulmuyor. Darvas, birçok Euro Bölgesi ülkesinin kriterlere uymamakla birlikte ‘durumun idare edildiğini' söyledi.

Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann da çeşitli gazetelerde yayınlanan demecinde bir yandan ekonomik kriterleri denetlerken diğer yandan siyasi taleplere de kulak vermek zorunda kaldığı için Komisyon'un işinin kolay olmadığını ve sonunda hep bütçe disiplininin kurban edildiğini belirtti.

Weidmann, istikrar kriterlerinin denetiminin Komisyon'dan alınıp bağımsız bir kuruluşa verilmesinin daha doğru olacağını sözlerine ekledi.

Örnek öğrenciler de var

Bütçe disiplinine uymadıkları için Komisyon'un haklarında inceleme başlattığı İrlanda, Kıbrıs ve Slovenya bu kez geçer not aldı. Kıbrıs finans krizinin ardından yardım programından yüklü destek almıştı. Haklarında işlem başlatılan 6 ülke arasında Fransa, Belçika, İtalya ve Finlandiya da bulunuyor. AB Komisyonu, kırık not alan ülkeleri mali risklere dikkat etmeleri hususunda uyardı.

AB'nin en büyük ülkesi Almanya mali gelişme açısından sınıf birincisi oldu. Almanya neredeyse hiç borçlanmıyor. AB Komisyonu, Almanya'nın borç stokunun 2020 yılına kadar Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla'nın yüzde 60'ına tekabül eden sınırın altına düşeceği noktasından hareket ediyor.

Ancak Komisyon'un Almanya'ya da bazı tavsiyeleri var. Bunların başında kamu altyapısına daha fazla yatırım yapılması, istihdam piyasasındaki kadın ve göçmen iş gücü potansiyelinin değerlendirilmesi, vergi sisteminin basitleştirilip, etkili hale getirilmesi ve çalışanların daha ileri yaşta emekliye ayrılmaya teşvik edilmesi, geliyor.

Büyüme hızı artmalı

Komisyon üyesi Moscovici, AB'nin doğru yolda olduğunu ve 2010 yılında yüzde 6 olan üye ülkelerin ek borçlanma oranının 2020 yılında yüzde 1,7'ye ineceğini söyledi. AB ekonomisinin arzulanan hızla büyümediğini belirten Komisyon üyesi, dünya ekonomisindeki durgunluk nedeniyle Avrupa pazarına ve iç tüketime ağırlık verilmesi gerektiğini ifade etti.

Kolay karar almadıklarını belirten Moscovici, “Tavsiyelerimiz hangi yönde olursa olsun, eleştiren biri çıkacaktır”, dedi.

AB maliye bakanları önümüzdeki hafta toplanıp Komisyon tarafından yapılan tavsiyeleri görüşecekler. Okuldan farklı olarak maliye bakanlarının karne notlarını yeniden değerlendirme ve bütçe disipliniyle ilgili işlemleri sertleştirici kararlar alma imkânı bulunuyor.