Gündem

7'den 77'ye Chuck Berry'nin etkisi

"Berry, ritim ve blues etkilerini alıp rock 'n' roll formasyonuna sokan insan. Rock 'n' roll bir kişinin buluşu değil, ama Berry o parçaları birleştirip popüler hale getiren insan."

20 Mart 2017 01:14

Şeref İşler

"Plaklarımı almak isteyenler için kaydettim. Irk, etnik kimlik, siyaset - bunları istemiyorum. Hiçbir zaman istemedim."

90 yaşında ölen rock 'n' roll dehası Chuck Berry müziğe bakışını bir keresinde böyle açıklamıştı.

Gerçekten de, kendine has gitar çalma stili ve şarkı sözleriyle Berry'nin müziği, Amerika'yla sınırlı kalmadı.

Okyanusları aştı, 1950'lerin asi gençlerine esin kaynağı oldu.

Berry'nin aktif olarak sahneye çıktığı yıllar çok geride kalmış olsa da, günümüz gruplarının birçoğu ondan ilham aldı.

Bilkent Üniversitesi öğretim görevlisi ve müzik teknolojileri uzmanı Ufuk Önen, Berry'nin Türkiye'deki müzisyenleri de etkilediğini belirterek, "İnsanlara doğrudan ulaşmadı ama ondan etkilenen grupları çok sevdik: Rolling Stones veya Motorhead gibi. Belki birçok insan farkında değil Chuck Berry'nin müziğinden ne kadar etkilendiğimizin çünkü dolaylı bir ilişki var" diyor.

'Rock 'n' Roll'u bir araya getiren insan'

Rolling Stones grubunun vokalisti Mick Jagger Berry için hislerini şöyle açıklıyor: "Gençlik yıllarımızı aydınlattı, müzisyen ve sanatçı olma hayallerimizi canlandırdı."

Peki, Chuck Berry'nin müziğini ilham kaynağı haline getiren neydi?

Ufuk Önen'e göre Berry, "Rock 'n' Roll'u bir araya getiren insan."

Önen şöyle devam ediyor:

"Berry, 'Rhythm and Blues' etkilerini alıp rock 'n' roll formasyonuna sokan insan. Rock 'n' roll bir kişinin buluşu değil, ama Berry o parçaları birleştirip popüler hale getiren insan."

80'li yıllar nostalji müzik programı Obsession'ın yapımcısı Emre Saral'a göreyse, Chuck Berry'nin müziğe etkisi İngilizce'yle sınırlı değil.

Saral, "60'lı yılların başından itibaren Erol Büyükburç ile başlayan ve rock'n'roll'dan ilham alan özgün bir pop müzik furyası var Türkiye'de." diyor ve ekliyor:

"Bununla beraber zaman geçtikçe popüler müzik peyderpey gelişmiş ve 70'li yıllarla beraber alt kollara ayrılarak, dallanıp budaklanmış. Chuck Berry'nin de bu gelişime ilham veren figürlerden birisi olduğu muhakkaktır."

Üniversite öğrencisi ve üniversitesinde Rock'n'Utepils adlı bir radyo programı sunan Ahmet Burak Tokatlıoğlu da hemfikir:

"Her ne kadar bizim kültürümüzden ve jenerasyonumuzdan olmasa da, bizden 70 yıl önce gençliğini yaşamış bir insan da olsa, eserleri bana Rock'ın tarihi ve kökenini hatırlatıyor."

'Dinlemek istedikleri şarkıları çalıyorum'

Eski ABD başkanlarından Dwight Eisenhower döneminde Amerika'yı kasıp kavuran ırk ayrımcılığı Berry'i hem profesyonel hayatında, hem de özel hayatında derinden etkiledi.

Ufuk Önen, bu konuda şunları söylüyor:

"Acaba bu ırk ayrımı olmasaydı, Chuck Berry, Elvis Presley kadar ünlü olur muydu? Olurdu. Müziğin yayılması için gereken radyo, beyaz sermaye altındaydı. Irkçılık olmasaydı Chuck, Elvis kadar ünlü olurdu."

Gerçekten de Berry, müziğinin siyah sanatçıların yaşadığı ırk ayrımcılığı çilesini aştığını; yeni bir şeyler arayan gençlerin duygularına tercüman olduğunu farketti.

Gençler hakkında, "Dinlemek istedikleri şarkıları çalıyorum. Beni dinlemeye geldiklerinde istediklerini elde ediyorlar" demişti.

Berry'nin günümüz gençlerine etkisini Ahmet Burak Tokatlıoğlu şöyle özetliyor:

"Rock'n'roll'un var olmasının sebebidir."

Tokatlıoğlu, lisede bir arkadaşının kendisine Chuck Berry dinletmesinden sonra efsanevi müzisyenin hayranı olduğunu söylüyor ve Berry'nin Johnny B. Goode şarkısının müziği gerçekten severek yaptığını kanıtladığına dikkat çekiyor.

Bu şarkının sözlerinde geçen 'Hiçbir zaman yazmayı ve okumayı çok iyi öğrenemedi fakat gitarı zil kadar kolay çalardı' kısmından çok etkilendiğini söylüyor.

Geleceğe Dönüş

Chuck Berry'nin popüler kültürdeki yeri müzikle sınırlı değil. Emre Saral, Berry'nin ünlü sahne performansını hatırlatıyor: "Chuck Berry olmasaydı 'Geleceğe Dönüş' filminde Marty McFly hangi şarkıyla solo atabilirdi?"

1980'lerde müziğin ötesinde film kültürü de değişim göstermekteydi. Gençlerin istekleri ve hayalleri daha çok ön plana çıkmaya başladı.

İşte bu dönemlerde, 1984'te Berry, Grammy Ömürboyu Başarı ödülüne layık görüldü.

Aynı dönemde çekilen Steven Spielberg'ün Geleceğe Dönüş filminin bir sahnesinde Michael J. Fox'un canlandırdığı Marty McFly karakteri, anne ve babasının 50'li yıllardaki lise mezuniyet partisinde sanatçının Johnny B Goode parçasını seslendirir.

Geçmişe giden McFly'ın gitar performansı "gelecektendir". Herkes şaşkınlıkla birbirine bakarken Marty ortamı yumuşatan repliğini söyler:

"Bu şimdi size bir şey ifade etmeyebilir ama emin olun çocuklarınız bunu çok sevecek."

Emre Saral filmin Chuck Berry'nin mirasına tercüman olduğunu anlatıyor:

"Popüler kültüre belki de en bariz örneği. O jenerasyonun çocukları olarak hala bu filmi zevkle seyretmiyor muyuz? Chuck Berry de ABBA, Beatles, Queen, Michael Jackson gibi müziğin önemli bir kilometretaşı olup, torunlarımıza dahi miras bırakabileceğimiz, onlara müziği sevdireceğimiz eserler vermiştir."

90 yıllık hayatında efsane olmayı başaran müzisyen, rock'n'roll müziğini kendi neslini takiben her yaştan ve dünyanın her yanından insana sevdirdi. Ahmet Burak Tokatlıoğlu'nun da dediği gibi, "Bu müziğin kaybıydı. Sadece bir insanı kaybetmedik."