Başbakan Binali Yıldırım’ın çocukları ve akrabalarının da isimlerinin geçtiği Paradise Papers’ta yer alan ‘off-shore’ şirketlerinin araştırılması için HDP’nin verdiği önerge dün Meclis Genel Kurulu’nda reddedilirken, CHP de tüm siyasilerin “vergi cennetlerinde” bulunması muhtemel servetlerinin araştırılması için önerge verdi. Yayınlanan belgelerin dünyada yankısı sürerken her yıl 1 ila 1,6 trilyon doların bu vergi cennetleri üzerinden aklandığı tahmin ediliyor.
Türkiye 11 yıl geçmesine rağmen neden Vergi Cenneti ülkeleri ilan etmedi?
Yol açtığı ciddi sorunlar nedeniyle 1998 yılından itibaren OECD öncülüğünde vergi cennetlerine karşı uluslararası bir mücadele yürütülüyor. Türkiye’de vergi cennetlerinin neden olduğu vergi kayıplarının ve adaletsizliğinin önüne geçmek amacıyla bazı düzenlemeler yapılıyor.
2006 yılında yürürlüğe giren Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinde Bakanlar Kurulunca belirlenen vergi cenneti olan ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara yapılan her türlü ödemeler üzerinden yüzde 30 oranında vergi kesintisi yapılması öngörülmüş bulunuyor. Ancak söz konusu düzenleme, aradan 11 yıl geçmesine rağmen Bakanlar Kurulunca vergi cenneti ülkeler belirlenmediği için fiilen uygulanmadığı belirtiliyor.
Bakanlar Kurulu’nun ‘vergi cenneti’ denen bu ülkeleri ilan etmediği için Türkiye milyarlarca liralık vergi geliri kaybı olduğuna dikkat çekiliyor.
'Varlık Barışı'nın etkisi ne?
Diğer yandan, varlık barışı adı altında vergi kaçıranları ve suç işleyenleri koruyucu hükümler içeren 03/08/2016 tarihli ve 6736 sayılı Kanunun yürürlüğe konulmuş olması da vergi cennetlerine karşı verilen mücadeleyi zorlaştırmıştı
Vergi Cenneti ne anlama geliyor?
Küreselleşme sürecinin başlamasının ardından uluslararası sermaye hareketlerinde yaşanan rahatlamaya bağlı olarak sermayenin ülkeler arasında akışkanlığı hız kazanmış bunun sonucunda da vergi mükelleflerinin vergiden kaçınmasını kolaylaştıran ve işlemlerin gizlilik içinde yapılmasını sağlayan bazı ülkeler ortaya çıkmıştır. Yapılan işlemler dolayısıyla çok düşük ya da sıfır vergi oranı uygulayan ve yasadışı fonların aklanmasına olanak sağlayan bu ülkeler vergi cenneti ya da off-shore merkezler olarak adlandırılmaktadır.
Vergi Cennetleri'nde kimler yatırım yapar?
Vergi cennetlerinde genellikle, kendi ülkelerinde vergi ödemek istemeyen, yasadışı kaynaklardan sağladıkları kazançları gizleyen, karapara aklayan, işletme ve müşterilerine ilişkin gelir ve servet bilgilerinin ortaya çıkmasından kaçınan, özetle şeffaflıktan korkan ve verilemeyecek bir hesabı bulunan kimseler yatırım ve işlem yapmaktadır.
Vergi Cennetleri'nde ne kadar varlık tutuluyor?
Vergi cennetlerinin anlaşılması konusunda önemli bir gösterge olan “Finansal Gizlilik Endeksi”nin 2015 yılında açıklanan verilerine göre tüm dünyada yaklaşık 21 ila 32 trilyon dolar arasındaki finansal varlık, düşük vergi ödenen ya da hiç vergi ödenmeyen ülkelerde tutulmaktadır. Diğer bir ifadeyle bu finansal varlıklar kendi ülke vergi sistemlerinin dışına çıkartılarak alternatif vergi cennetlerine yönlendirilmektedir. Her yıl 1 ila 1,6 trilyon doların ise bu vergi cennetleri üzerinden aklandığı tahmin edilmektedir.
Vergi Cennetleri'nin nedem olduğu sorunlar neler?
Vergi cennetleri, küresel düzeyde kara para aklama, terörün finansmanı, vergi kaçakçılığı ve finansal istikrarsızlık gibi çok önemli sorunlara yol açmakta ve diğer devletleri önemli büyüklükte vergi gelirinden mahrum bırakmaktadır. Kamu harcamalarının daha çok borçlanma yoluyla finanse edilmesine, ekonomik yapının sağlıklı şekilde işlemesini engelleyerek sık sık ekonomik krizler yaşanmasına yol açmaktadır. Vergi sisteminin bütünlüğünü ve vergi adaletini zaafa uğratmakta, vatandaşların devlete ve hukuk sistemine olan saygısını ve güvenini zayıflatmaktadır. Vergi yükünün haksız biçimde dar gelirli vatandaşların üzerine yüklenmesine neden olarak gelir dağılımının bu kesimler aleyhine değişmesine yol açmaktadır.
Vergi Cennetleri'ne karşı Türkiye'de alınan önlemler yetersiz mi?
Yol açtığı ciddi sorunlar nedeniyle 1998 yılından itibaren OECD öncülüğünde vergi cennetlerine karşı uluslararası bir mücadele başlatılmıştır. Dünya ülkelerine paralel olarak ülkemizde de, vergi cennetlerinin neden olduğu vergi kayıplarının ve adaletsizliğinin önüne geçmek amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır. Bu kapsamda 2006 yılında yürürlüğe giren Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinde Bakanlar Kurulunca belirlenen vergi cenneti olan ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara yapılan her türlü ödemeler üzerinden yüzde 30 oranında vergi kesintisi yapılması öngörülmüştür. Ancak söz konusu düzenleme, aradan 11 yıl geçmesine rağmen Bakanlar Kurulunca vergi cenneti ülkeler belirlenmediği için fiilen uygulanamamıştır. Diğer yandan, varlık barışı adı altında vergi kaçıranları ve suç işleyenleri koruyucu hükümler içeren 03/08/2016 tarihli ve 6736 sayılı Kanunun yürürlüğe konulmuş olması da vergi cennetlerine karşı verilen mücadeleyi zorlaştırmıştı