İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun çıktığı 2013 yılından bu yana en az 260 çocuk, çalışırken iş kazalarında hayatını kaybetti. Çocuk işçi ölümlerinin en fazla tarım, inşaat, metal ve ticaret iş kollarında gerçekleşti.
Evrensel'den Fırat Turgut'un haberi aynen şöyle:
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun çıktığı 2013 yılından bu yana en az 260 çocuk, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin verilerine göre 2013’te en az 59, 2014’te en az 54, 2015’te en az 63, 2016’da en az 56 ve 2017’nin ilk 7 ayında ise en az 28 çocuk işçi yaşamını yitirdi.
Çocuk işçi ölümlerinin en fazla tarım-orman, inşaat-yol, metal, ve ticaret-büro-eğitim-sinema iş kollarında gerçekleşti. En çok servis/trafik kazası, zehirlenme/boğulma, düşme ve ezilme/göçük nedeniyle meydana gelen iş cinayetleri Adana, Urfa, İstanbul, Antep, Konya ve Manisa’da yoğunlaştı.
İSİG Meclisinin konuyla ilgili daha önce yayınladığı raporda, Türkiye’de milyonlarca çocuk işçinin bulunduğu ve çocukların yarısının tarımda, diğer yarısının ise sanayi ve hizmetler sektöründe çalıştığı belirtildi. Raporda şöyle ifadeler yer almıştı: “Çocuk işçilerin en az yarısı tarımda yaşamını yitirmiştir. Bu durumun bir yönünü tarımın çökertilmesi ve aile emeği içinde görmeliyiz. Diğer yönü ise mevsimlik işçiliktir. Çocuklar mevsimlik işçiliğin kadınlar ile birlikte omurgasını oluşturmaktadır ve ‘Çocukları çekip alırsanız mevsimlik işçilik kalmaz’. İnşaat, metal, ticaret, konaklama, gıda ve tekstil iş kollarında da hatırı sayılır oranda çocuk işçi çalışmaktadır. Çocuk işçiler kalıcı olarak, yaz sürecinde ya da çırak ve stajyer olarak yani sermayenin ‘meslek lisesi memleket meselesi’ ilkesi kapsamında iş yerlerinde çalışmaktadır. 4+4+4 eğitim sistemi ya meslek lisesine gidişi teşvik etmekte ve böylece sermayeye ucuz teknik eleman sağlanmakta ya da çocukları eğitim dışına itmekte ve vasıfsız iş gücüne katmaktadır. Özellikle eğitim dışında kalan çocukların yaşamı daha da zorlaşmaktadır. TÜİK’in 2013 yılı açıklamasına göre okula devam etmeyen çocuklar için haftalık fiili çalışma süresi 54.3 saat ile Türkiye ortalamasının üstündedir. Üçte birine işyerinde yemek verilmemektedir. Yüzde 36’sının haftalık izni, yüzde 89’unun yıllık izni yoktur. Ve İSİG Meclisi olarak tespitlerimize göre daha fazla iş cinayetine maruz kalmaktadır.
Devletin kendi yasalarına dahi uymadığı belirtilen raporda şu ifadeler kullanıldı: “Çalışan çocuklar korunmamakta ve çalışması yasak olan iş kollarında çalışmanın yanında 15 yaşın altında da çocuklar çalışmaktadır. Ayrıca çocuk işçi sağlığı ile ilgili bir çalışma yapmamakta ve öyle ki çocuk işçi ölümlerine dair de çelişkili açıklamalarda bulunmaktadır. Örneğin Eski Çalışma Bakanı Faruk Çelik bir önergeye verdiği cevapta 2013 yılında 21 ve 2014 yılında 16 çocuğun çalışırken yaşamını yitirdiğini belirtip bu sayının 2002-2014 yılları arasında 127 olduğunu açıklamıştır. Devlet ya çocuk işçiliğin durumunu bilmiyor ya da doğruyu söylemiyor. Ya da her ikisi de.”