Sanıklara ayrılan bölümde ilk sırada soldan sağa olmak üzere sırasıyla emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Oramiral Özden Örnek, emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, Korgeneral Nejat Bek, Korgeneral Mustafa Korkut Özarslan, Emekli Korgeneral Engin Alan, Kurmay Albay Dursun Çiçek, Albay Cengiz Köylü, emekli Kurmay Albay Fikri Karadağ oturdu.
“Balyoz Planı” iddialarına ilişkin, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ile Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç ve Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu ve Albay Dursun Çiçek’in de aralarında bulunduğu 196 şüphelinin 15 ile 20’şer yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istemiyle yargılanmasına dün başlandı. Milliyet gazetesinde yayımlana haber şöyle:
Ancak aralarında Tümgeneral Ahmet Yavuz, Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de bulunduğu 40’a yakın sanık reddihâkim talebinde bulundu. Dava, bir üst mahkeme olan 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin reddihakim talebini değerlendirmesi için 28 Aralık’a ertelendi.
190 SANIK GELDİ
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesinde İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmaya Doğan, Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, Sağdıç, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütcü, Süha Tanyeri, Milli Savunma Bakanlığı tarafından açığa alınan Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu, İçişleri Bakanlığı tarafından açığa alınan Jandarma Tümgeneral Halil Helvacıoğlu, “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davasının tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek, Ergenekon davalarında tutuklu olarak yargılanan Mehmet Fikri Karadağ ve Cengiz Köylü’nün de aralarında bulunduğu 190 sanık katıldı.
SAYGUN’DAN RAPOR
Rahatsızlığı nedeniyle hastanede bulunan ve mahkemeye sağlık raporu gönderen eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun ve Güneydoğu’daki faili meçhul cinayetlere ilişkin davadan tutuklu olan emekli Albay Cemal Temizöz’ün de aralarında bulunduğu 6 sanık duruşmaya gelmedi. 3 gün önce görevlendirilen Hâkim Ömer Diken’in başkanlık yaptığı mahkeme heyetinde, üye hâkimler Davut Bedir, Murat Üründü ve Ali Efendi Peksak yer aldı. Duruşmada iddia makamını özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş temsil etti.
Sanık avukatlarının yoklaması yapılırken, yazar Abdurrahman Dilipak’ın avukatı Salih Döğücü, müdahillik talebinde bulunacaklarını söyledi. Döğücü’nün, müvekkilinin şu anda duruşma salonunun izleyicilere ayrılan bölümünde olduğunu, müdahil bölümüne girip giremeyeceğini sorması üzerine Diken, Dilipak’a izin verdi.
DİLİPAK MÜDAHİL
Dilipak, salonda müdahillere ayrılan bölümde oturunce bazı sanık avukatları Dilipak’ın talebinin kabul edilmesinden sonra müdahallik bölümüne alınması gerektiğini bildirdi. Başkan Diken ise talebi değerlendirildiğinde, Dilipak’ın kalıp kalmayacağının belli olacağını kaydetti.
Duruşmada, ayrıca Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği’nin avukatı Necip Kibar, davaya müdahil olmak için talepte bulunacaklarını belirtti. Avukat Cahit Özkan Hukukçular Derneği adına, avukat Necip Kibar da Rıdvan Kaya ve Hamza Türkmen adına davaya müdahil olmak için talepte bulundu.
‘AYLIK GELİRİM DÜŞTÜ’
Avukatların yoklaması bitince sanıkların kimlik tespitlerine geçildi. İlk olarak emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın kimlik tespiti yapıldı. Evli ve 2 çocuğu bulunduğunu belirten Doğan, aylık gelirinin 4500 lira olduğunu, devlet lojmanında kaldığını ve sabıkasının olmadığını söyledi.
Emekli Oramiral Özden Örnek de aylık gelirinin 7 bin lira olduğunu, 2 çocuğunun bulunduğunu, kendi evinde oturduğunu belirtti. Emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına da, 2 çocuğu olduğunu, 6-7 bin lira aylık geliri bulunduğunu ve kendi evinde oturduğunu söyledi.
Milli Savunma Bakanlığı tarafından açığa alınan Tümgeneral Gürbüz Kaya ise kimlik tespiti sırasında muvazzaf asker olduğunu belirterek, “Aylık gelirim 4700 lira. Ancak dava nedeniyle açığa alındığım için 3200 lira alıyorum” dedi.
Sanıklardan Ahmet Küçükşahin oturduğu yerden Harp Akademileri’nde görevli olduğunu söyleyince Başkan Ömer Diken, “Bir rahatsızlığınız yoksa ayağa kalkar mısınız?” diye uyardı. Bunun üzerine ayağa kalkan Küçükşahin’in, kimlik tespiti tamamlandı.
KİMLİK BİLGİSİ SKANDALI
Kimlik tespiti sırasında iddianamede 164. sırada yer alan Recep Yavuz, iddianamedeki kimlik bilgilerinin kendisine ait olmadığını, bu konuda daha önce dilekçe verdiğini söyledi. Bunun üzerine Başkan Ömer Diken, Yavuz’un nüfus cüzdanı ve kimlik bilgilerini aldı. Yavuz, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda görevli astsubay olduğunu söyledi.
Bunun üzerine iddianamede Recep Yavuz’a ilişkin bölümü inceleyenBaşkan Diken “İddianamede yanlış bilgiler yer aldığını göre hakkınızda açılmış bir dava da olmuyor, ama gelmişsiniz” dedi. Bu sırada sanık 47. sıradaki Recep Yıldız, kendi kimlik bilgilerinin Recep Yavuz’a yazıldığını söyledi.
Başkan Diken, Recep Yavuz’a hitaben “Bu durumda sizin hakkınızda açılmış bir kamu davası yok” dedi. Bu sözlerinin salondaki izleyiciler tarafından alkışlanması üzerine Diken, “İnsan unsurunun olduğu yerde böyle yanlışlar olur” diye uyardı.
Aralarında Koramiral Kadir Sağdıç, Tümgeneral Ahmet Yavuz, Tuğamiral Fatih İlğar ve Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de bulundda bulunduğu 40’a yakın sanık, 23 Temmuz 2010 tarihinde 102 subay hakkında çıkarılan yakalama kararına imza atan üye hâkimler Murat Üründü, Ali Efendi Peksak ve Davut Bedir hakkında reddihâkim talebinde bulundu.
Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş da reddihâkim taleplerinin değerlendirilmesi için dosyanın üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini istedi.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, bazı sanıkların reddihâkim taleplerine ilişkin değerlendirmenin yapılması amacıyla dosyanın, üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine hükmedildiğini bildirdi. Mahkeme heyeti, diğer taleplerin reddihâkim talebi karara bağlandıktan sonra değerlendirileceğini ifade edip duruşmayı 28 Aralık Salı’ya erteledi.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, haklarında yakalama emri çıkartılan 102 sanığın avukatlarınca yapılan itirazı değerlendirmiş ve 6 Ağustos 2010’da 101 sanık hakkındaki yakalama emrinin kaldırılmasına karar vermişti.
O tarihte tutuklu bulunan Kurmay Albay Ahmet Şentürk’ün de yaptığı itiraz üzerine tahliye edilmesi ile davada tutuklu sanık kalmamıştı.
Doğan’ın avukatı: Özlem giderdiler
Çetin Doğan’ın avukatı Celal Ülgen, yargılanan Doğan ve kuvvet komutanlarının morallerinin çok iyi olduğunu söyledi. Ülgen şöyle devam etti: “Özellikle kimlik tespiti bittikten sonra ve avukat arkadaşların da söz almasıyla ortam çok daha değişik oldu. Daha demokratik bir yapıya büründü. Herkes birbiriyle kucaklaştı. Özlem giderdi. Tam bir buluşma yeriydi.”
20 yıla kadar hapis isteniyor
196 sanıklı Balyoz iddianamesinde, tüm tutuksuz sanıkların 15 ila 20 yıl arasında hapis cezası öngören ve “Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs” suçunu düzenleyen eski TCK’nın 147 ve 61. maddeleri gereğince cezalandırılmaları isteniyor.
Çetin Doğan: Kendimi göreve çağrılmış asker olarak görüyorum
Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, duruşmaya girmeden önce basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Doğan, darbe planı içinde yer aldığı öne sürülen 1400 askerin içinde 200’ünün ordu ile ilişiği kesilmiş, emekli, hasta ya da yurtdışında kursta olduğunu söyleyerek,“Ben darbelerin adamı değilim, ben meşru zeminin adamıyım” diedi. Yüksek Askeri Şûra’da terfi edemeyen komutanlara üzüldüğünü belirten Doğan, “Bir şüphe, bir kuşku olsa hani insanın yapacağı bir şey yok. Kanun karşısında herkesin boynu kıldan ince. Böyle bir haksızlık karşısında insanların çıldırası geliyor. Ben şahsen bunu bireysel bir mağduriyet olarak algılamış olsaydım, yaşamıma bile son verirdim ama ben bu mağduriyeti bireysel olarak görmüyorum. Ben bunu kendime kamu davasını yürüten kısmi seferberlik tatbikatı yapılmış eski bir asker göreve çağrılmış bir asker olarak görüyorum” diye konuştu.
Burada bize daimi kart verirlerse hiç şaşmam
- Mahkemenin tensip incelemesinde 102 sanık hakkında çıkardığı “yakalama emri” uyarınca Afyonkarahisar’da gözaltına alınan Kurmay Albay Ahmet Şentürk’ün yüzüne karşı kararın okunması amacıyla bir celse yapıldığı için dünkü duruşma, tutanağa ikinci celse olarak yansıdı.
- Silivri Cezaevi’ne ilk gelen davanın bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan oldu. Saat 08.00’de gelen Doğan’ın çamur olan ayakkabıları, iki koruması tarafından bezle silindi.
- Sanıklar arasında generaller olduğu için cezaevinde görevli jandarma arama noktalarında farklı bir uygulamaya gitti. Bina içinde arama yapan askerler sivil giyindi. Böylece generalleri hangi subayın aradığı belli olmadı.
- Sanıklar çayocağında Çetin Doğan’ı görünce ayağa kalkarak selamladı.
- Bir emekli asker, girişte kimlik karşılığı kendilerine kart verilmesiyle ilgili konuşunca diğer sanık “Burada bize daimi kart verirlerse hiç şaşmam” deyince gülüşmelere neden oldu.
- Birinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli tuğgeneral Veli Küçük’ün kızı Zeynep Küçük ile eşi Necla Küçük de duruşmayı izledi.
- Muvazzaf askerler, Merkez Komutanlığı’na bağlı bir minibüsle, emekli subayların bir kısmı Fenerbahçe Orduevi’nden kalkan araçla geldi.
‘Son günlerin milli tutuklusu’
- İçeriye giren araçlar eğitimli köpeklerin de yardımıyla arandı.
- Ergenekon davasında olduğu gibi bu davada da mübaşirlik yapan Aydın Aslan, sanıkların isimlerini tek tek okuyarak içeriye aldı. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül tarafından görevden alınan Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu, ismi okunduğu sırada yakınları tarafından alkışlandı.
- “İrticayla Mücadele Eylem Planı” davasının tutuklu sanığı Kurmay Albay Dursun Çiçek, sanık yoklamasında ayağa kalkarak, “Son günlerin milli tutuklusu Dursun Çiçek” dedi. Başkan Diken, “Sadece isminizi söyleyin” diyerek Çiçek’i uyardı.
- Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği üyesi bir grup, Balyoz davasının devam ettiği sırada duruşma salonu önünde “darbe girişimlerini” protesto etti. “Yargıda Reform Grubu” üyesi bir grup avukat da, “Yargı Balyoza El Koydu” ve “Ordu yargıyı yordu” yazılı pankartlar açtı.