Gökhan Zan, Futbol Federasyonu'nun aylık resmi yayın organı Tam Saha dergisinin ağustos sayısında yer alan röportajında, İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman'ın kampta kavga ettiği dönemde kendisinin tatilde olduğunu hatırlatarak, ''İkisi de uzun zaman birlikte oynadığımız futbolcular. Çok üzüldüm. Onlar da hadisenin bu aşamaya gelmesini istemezlerdi. Olayın boyutları ve öncesi hakkında tam fikir sahibi değilim. Kadro dışı bırakılmaları yönetimin kararıdır ve benim bunun üzerine konuşmam yerinde olmaz. Taktiksel açıdan bakarsak, o bölgeye yapılan transferlerle yeni bir sistem oluşacaktır ve herkesin bu sisteme ayak uydurması gerekecektir. Bu bakımdan, iki oyuncunun yokluğunun bizleri çok etkileyeceğini düşünmüyorum'' dedi.
İki oyuncunun satış listesine konulmasının ardından kaptanlık görevine Delgado ve Nobre'nin getirilmesini değerlendiren siyah-beyazlı oyuncu, ''Nobre zaten yıllardır Türkiye'de oynuyor. Buraya epeyce alışkın. Delgado ise adaptasyon sürecini tamamladı. Onlar resmi kaptan olarak görev alacak. Takımın en eskileri olarak ben ve Rüştü ağabey de takımın menfaatleri için onlara yardımcı olacağız. İki oyuncunun Beşiktaş'a layık kaptanlar olacaklarını düşünüyorum'' diye konuştu.
TRANSFERLER
Savunmaya yapılan transferler konusundaki soruyu yanıtlayan Gökhan Zan, ''Sivok ve Zapotocny fazla tanıdığım oyuncular değil. Ancak, Beşiktaş forması giyen her futbolcu kıymetlidir. İkisi de kaliteli oyuncular ki burada bizimle birlikteler. Daha önce İtalya'da oynamışlar. Mutlaka takımın gücüne güç katıp çok faydalı olacaklardır. Tuna ise Gençlerbirliği'nden tanıdığımız başarılı bir oyuncu. Defansın bu denli alternatifli olması rekabet ortamını arttıracak ve başarıyı beraberinde getirecektir. Beşiktaş'ın eskileri olarak bizler yeni oyunculara elimizden geldiğince yardımcı olacağız ki takıma adaptasyon süreçleri kısa olsun'' dedi.
"HİÇBİR SAKATLIĞIM YOK''
Tecrübeli oyuncu, kamuoyunda kendisinin tepeden tırnağa sakatmış gibi bir görüşün hakim olduğunu, şu anda omzundaki problem dışında hiçbir sakatlığının bulunmadığını dile getirdi.
Bu tür eleştirileri yapanların geçen sezon oynadığı maç sayısına bakmaları gerektiğini vurgulayan Gökhan, ''20 tane Turkcell Süper Lig maçı, 5 tane Fortis Türkiye Kupası ve UEFA Kupası maçı oynadım. Evet, belki daha fazla oynamam gerekiyordu ama sakatlıklara rağmen bu kadar oynayabildim. Daha önceki sezonlarda 35-40 maç yaptığım unutulmasın lütfen. Ayrıca, böylesine arka arkaya sakatlık yaşayan tek oyuncu da ben değilim. Örneğin, Villarreal'de oynayan futbolcumuz Nihat Kahveci'nin çapraz bağı ve üst adalesi koptu. Emre Belözoğlu Newcastle'da oynarken sakatlıkla ilgili birçok şanssızlık yaşadı. Bunlardan daha ağır sakatlıklar geçirenler de var. Çok şükür, benim yaşadığım ağır sakatlık yok ama sanki tek sakatlanan benmişim gibi bir tablo oluşturuluyor. Ayrıca, ne Fenerbahçeli ne de Galatasaraylı bir futbolcuya bu yapılıyor'' dedi.
''ŞAMPİYONLUK KENDİ HATALARIMIZDAN KAÇTI''
Gökhan Zan, Turkcell Süper Lig'de geçen sezon şampiyonluğa ulaşamamalarının kendi hatalarından kaynaklandığını söyledi.
Tecrübe eksikliği, konsantrasyon sıkıntısı ve biraz da şanssızlıklar sonrası şampiyonluğun ellerinden kaçtığını vurgulayan Gökhan, ''Ben takımımızda arkadaşlığın, birlik ve beraberliğin daha üst seviyede olması gerektiğini düşünüyorum. Bu, kesinlikle ve kesinlikle arkadaşlığımız kötü anlamına gelmesin. Elimizi taşın altına daha fazla koyup, daha yüksek mücadele gücü sergilemeliydik. Şampiyonluğun bilincine erken varmalıydık. Çünkü son virajlara girdiğiniz zaman yapılacak bir hatanın telafisi mümkün olamayabiliyor. Nitekim öyle de oldu. Fenerbahçe geçen sezon büyük harcamalarla transferler yapmasına rağmen, biz de sezonu onlarla aynı puanda bitirdik. Şampiyonluğun elimizden kaçması tamamen kendi hatalarımızdan kaynaklandı. Eğer bu sezona iyi bir başlangıç yapmayı başarabilirsek ve hatalarımızdan dersler çıkarabilirsek mutlu sona ulaşan taraf biz oluruz'' dedi.
''ÇOK İYİ BEŞİKTAŞLIYIM''
Gelen tekliflere rağmen takımdan ayrılmadığını kaydeden Gökhan Zan, ''Ben çok iyi bir Beşiktaşlıyım ve yıllardır bu camianın içindeyim. Beşiktaş sayesinde buralara kadar geldim. Her zaman için Beşiktaşlı Gökhan Zan olarak anılmak isterim. 'Beşiktaş'la görüşmeden başka herhangi bir takımla görüşmeyeceğim' diye bir söz vermiştim. Bu sözümü de tuttum. Ben daha Çanakkale Dardanelspor'da oynuyorken, vefat eden babam defalarca, beni Beşiktaş'ta oynarken görmek istediğini söylüyordu. Ne kadar gönülden Beşiktaşlı olduğumu bir ben bilirim, bir de Allah bilir'' ifadelerini kullandı.