İbrahim MAŞE/MERSİN, (DHA)- MERSİN\'de Klinik Psikolog Yaşam Yanardağ Çelik, şiddetin bir kadına en yakınları tarafından uygulandığını, buna son verebilecek olanların yine kadınlar olduğunu söyledi. Kadına yönelik şiddetin toplum tarafından kabul görmüş ve kuşaktan kuşağa aktarılan bir durum haline geldiğini ifade eden Çelik, şiddetin bir kadına eş, baba, kardeş gibi en yakınlar tarafından uygulandığını vurguladı.
Klinik psikolog Yaşam Yanardağ Çelik, şiddetin son bulmasında çözümün yine kadından başladığını anlatırken, \"Çünkü çocuğun ilk eğitmeni ilk şekillendiricisi annedir. Bir toplumun kadını ne kadar eğitimliyse çocuğuna yaklaşımı da o kadar farklılaşacaktır\" dedi. Yanardağ Çelik, şöyle devam etti:
\"Kadın değişir, toplum değişir, toplum değişir dünya değişir. Ama bu gelişim oluncaya kadar devletin koruyucu kanatları gerçek anlamda kadınların üstünde olmalıdır. Maalesef toplum olarak öyle durumdayız ki gözümüzün önünde gerçekleşen bir şiddet olayına bile aile içi meseledir diye karışmamayı seçiyoruz. Bu bir yozlaşma belirtisidir. Hiçbir şiddet aile içi mesele değil, toplumsal bir meseledir ve herkesin elini taşın altına koyması gerekmektedir. \'Kızını dövmeyen dizini döver\', \'Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin\' mantığı bu bağlamda sosyal bir neden olarak kabul edilebilir.\"
DAYAK KISIR DÖNGÜSÜ
Kadına yönelik şiddetin çözümü için toplumun her kesiminde çok derin bir bilinçlenmeye ihtiyaç olduğunu vurgulayan Klinik Psikolog Yaşam Yanardağ Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Çocuk eğitiminde büyük yeri olan dayak, eğitimli anne babalarında sarıldığı en büyük silah olduğu için eğitimli kesim dediğimiz grupta bu kısır döngünün içine giriyor. Şiddet gören şiddeti öğreniyor ve uyguluyor. Devlet üstüne düşeni yapmalı, gerekli kanun ve düzenlemeler ile gerekli yaptırımları oluşturmalı. Ancak toplum bu konuda eğitilmediği, bilgisayar oyunlarında öldürülenlerin bonus olmadığını, güçlünün güçsüze söz geçirmek zorunda olmadığını, otoritenin şiddet demek olmadığını, iletişimin itişip kakışmaktan ibaret olmadığını öğrenmediğimiz müddetçe şiddetin önüne geçmek mümkün olmaz. Kadın bağımsızlaşmadıkça, erkek kadın ile eşit olduğunu, en önemlisi de kadın erkekle eşit olduğunu kavramadıkça, şiddete çözüm bulmak mümkün olmayacak.\"
FOTOĞRAFLI