Gündem

3. Havalimanı eylemleri: İşçiler ne talep ediyor, ana firma İGA bu taleplere ne diyor?

İGA iddiaları yalanladı: Eylemin ardından herhangi bir İGA personeli işten çıkarılmamıştır

20 Eylül 2018 11:34

Kötü çalışma şartları ve haklarını alamadıkları için cuma (14 Eylül 2018) günü eylem başlatan ve ardından yüzlercesi gözaltına alınan 3. havalimanı işçilerinden 24'ü tutuklandı. İşçiler, servis sorunlarının çözülmesi, eyleme katılanların işten atılmaması, temizlik işlerinin düzneli olarak yapılması" gibi taleplerde bulunurken, İGA Havalimanı İşletmesi yeni havalimanının "itibarını zedeleyen ve açılışına gölge düşürmek isteyen bir anlayışın" olduğunu söyledi.

Öte yandan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, açılışa az bir zaman kala gerçekleşen bu eylemi "milletin moralini ve çalışanların motivasyonunu bozma gayreti" olmakla suçlamıştı.


İşçilerin talepleri

"Eyleme katılan işçiler işten atılmayacak; servis sorunu çözülecek; yatakhane, lavabo, banyo temizlikleri düzenli olarak yapılacak, tahtakurusu sorunu çözülecek; işçilere dönük aşağılayıcı muamele engellenecek; maaşların tamamı hesaba yatırılacak, elden maaş ödemesi yapılmayacak…"


İGA Havalimanı İşletmesi A.Ş.'ye yöneltilen bu talepler, 'Türkiye'nin mega projeleri' arasında gösterilen ve 29 Ekim'de açılması planlanan üçüncü havalimanının inşaatında çalışan işçilere ait.

İşçiler bu taleplerin yerine getirilmesi için geçen cuma günü iş bırakma eylemi başlattı. DİSK'e bağlı Dev Yapı İş, eyleme doğrudan ya da dolaylı katılan işçilerin sayısının 10 bine yakın olduğunu söylüyor.

Eylem sırasında 405 işçinin gözaltına alındığı konuşuluyor ve bu kişilerin 24'ü "kamu malına zarar vermek, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek, polise mukavemet etmek ile iş ve çalışma hürriyetinin ihlali" gibi sebebiyle tutuklandı.

Bakanlıktan, "milletin moralini ve çalışanların motivasyonunu bozma gayreti" suçlaması

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, açılışa az bir zaman kala gerçekleşen bu eylemi "milletin moralini ve çalışanların motivasyonunu bozma gayreti" olmakla suçlarken, açıklama yapan İGA ise işçilerinin şikâyetlerinin bir kısmını kabul ettiğini ve taleplere dönük somut adımlar atıldığını söyledi.

Dev Yapı İş: Köle çalışma kampı gibi bir şantiye

Sendika temsilcileri, çalışma koşulları nedeniyle şantiyede işçi sirkülasyonunun çok fazla olmasının örgütlenmeyi zorlaştırdığını ancak buna rağmen toplu şekilde yapılan eylemin "insanlık dışı" olarak nitelendirdikleri koşullara bir tepki olduğunu belirtiyor.

Dev Yapı İş Genel Başkanı Özgür Karabulut, şantiyedeki çalışma koşullarını "köle çalışma kampı gibi" olarak tanımladı.

BBC Türkçe'ye konuşan İnşaat İş'ten Murat Can da işçilerin yaptığı eylemi 'insanlık dışı koşullara karşı çığlık atmak' olduğunu söyledi.

Can, "İki bin kişilik koğuşların olduğu yere 400 kişilik yemek getirip 800 işçi aç bırakıyorlar. Böylesi bir ses çıkartmanın bir yıl öncesinde olmamasının nedeni, işçilerin örgütlü bir biçimde bir arada duramamalarından kaynaklanıyor" dedi.

İşçilerin daha önce de yemekhane, yatakhane ve sıcak su sorunları için eylem yaptığını söyleyen Can, işçilerin işin tamamlanmasını sabote ettikleri yönündeki iddiaların ise gerçeği yansıtmadığını belirtti.

İş güvenliği uzmanları: İşçiler taleplerinde tamamen haklı

Türkiye'de işçilerin çalışma koşullarındaki her türlü usulsüzlük, iş güvenliği uzmanları tarafından noter imzalı defterlere yazılarak işverene rapor ediliyor.

Maaşları işveren tarafından ödenen iş güvenliği uzmanlarının bu raporlarda ne kadar tarafsız olabileceği tartışma konusu olsa da, iş güvenliği uzmanı tarafından not edilmiş her türlü ihmal ve usulsüzlük, olası bir kazada işçinin lehine olan bir delil olarak kayıtlara geçmiş oluyor.

Üçüncü havalimanında görev yapan, İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Sendikası (İSG-SEN) üyesi 270 iş güvenliği uzmanı bulunuyor.

Sendika Genel Başkanı İrfan Sayar, yaptığı değerlendirmede, iş güvenliği uzmanlarının raporlarındaki detayları aktardı.

Sayar, "Uzmanlarımız geçen gün işçileri şantiyeye taşıyan servislerin bozulduğunu ve işçilerin üç kilometre boyunca yağmur ve çamur altında şantiyeye yürümek zorunda kaldığını söylüyor. Bu olay, işçilerin eylemini tetikleyen son nokta oldu. Çünkü servislerle ilgili benzer sorun devamlı yaşanıyor" dedi.

Sayar, kendilerine ulaşan bilgilere göre, İGA yönetiminin ilk önce talepleri kabul ettiğini ancak daha sonra bunlarla ilgili protokol imzalamayı reddettiğini ve bunun da işçileri eyleme ittiğini söyledi.

İGA: Servislerin optimizasyonu sağlandı, temizliğe ilişkin aksiyon alındı

Şirket de cuma günü işçilerle bir araya gelerek, taleplerin temini konusunda mutabakat sağlandığını ancak işçilerin şirket çalışanı olmayan kişiler tarafından "galeyena getirildiğini" söyledi.

Sorularına yazılı yanıt veren İGA, yeni havalimanının "itibarını zedeleyen ve açılışına gölge düşürmek isteyen bir anlayışın" olduğunu da söyledi.

Açıklamada, "İGA'da çalışan işçileri galeyana getirerek eyleme katılmaları için bu kişiler tarafından baskı yapıldığı, Cumartesi günü işçileri taşıyacak otobüslerin kaldırılmaması için organize oldukları da tespit edilen somut gerçekler arasında yer alıyor" denildi.

Şirket, Cuma günü yapılan toplantıda alınan önlemleri, "Servis bekleme alanlarının üstünü kapatmak için çalışma başlatıldı, servislerin optimizasyonu sağlandı, hareket saatlerinde düzenlemelere gidildi, yemek kalitelerindeki testler zenginleştirildi, temizliğe ilişkin hemen aksiyon alındı" olarak sıraladı.

İGA yönetimi, açıklamasında işçilerin konakladığı alanlarda tahtakurusu sorunu olduğunu doğruladı ve tespit edildiği zaman haftada üç gün ilaçlama yapıldığını söyledi. Açıklamada, "Bu ilaçlama sayısını da haftanın her günü olacak şekilde yeniden düzenledik" denildi.

2013 yılında üçüncü havalimanı ihalesini kazanan Cengiz-MAPA-Limak-Kolin-Kalyon Ortak Girişim Grubu, yine aynı yıl içerisinde havalimanı inşaatını gerçekleştirmek ve 25 yıl süreyle işletmek için İGA'yı kurdu.

"Taşeron firma ödemeleri düzeltmezse, sözleşme feshedilecek"

Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin eylemi, taşeron sistemini de gündeme getirdi.

İSG-SEN Başkanı Sayar, üçüncü havalimanında İGA'ya bağlı 247 farklı taşeron şirketin iş yaptığını ve her birinin kaba inşaatın 29 Ekim'e kadar bitmesini taahhüt etmesinden dolayı günde 15-16 saat çalıştırılan işçiler olduğunu tespit ettiklerini söyledi.

Sayar ayrıca, İGA çalışanı işçiler ile taşeron işçilerin koşullarının birbirinden farklı olduğunu ve eyleme neden olan sıkıntılarda daha çok taşeron işçilerin sorunlarından bahsedildiğini aktardı.

Bu sıkıntılar arasında maaşların eksik ya da bir kısmının elden yatması da yer alıyor.

BBC Türkçe'nin konuyla ilgili sorularına İGA, kendilerine de bu yönde birtakım şikâyetler geldiğini söyledi.

Bu konuda sıkı denetimler yapıldığını ve taşeron şirketlerle yapılan toplantıda bu konunun da detaylı bir şekilde ele alındığını aktaran İGA, "Bu konuda taşeron firmalar adım atacak ve bu sorun en kısa sürede taşeron firmalar tarafından çözülecek. Aldığımız bir kararla bu konuda adım atmayan taşeron firmalara sözleşme feshine kadar gidebilecek yaptırımlar uygulamaya karar verdik" dedi.

Sendika temsilcileri ayrıca gözaltına alınıp serbest bırakılan işçilerin teker teker işten çıkartıldığını ve işten çıkartılanların sayısının "yüzlerce" olduğunu da öne sürdü.

İGA ise, "Eylemin ardından herhangi bir İGA personeli işten çıkarılmamıştır" sözleriyle bu iddiayı yalanladı. Ancak şirket, taşeron firmalara bağlı çalışan işçilerin durumuyla ilgili herhangi bir bilgi vermedi.