Yıllardır tartışılan orman vasfını kaybetmiş 2B statüsündeki arazilerin hak sahiplerine satışını öngören kanun sonunda Meclis Genel Kurulu'ndan geçti. Hak sahipleri rayiç bedelin yüzde 70'ini ödeyerek mülkiyet hakkı elde edecek. 410 bin hektarlık 2B arazisinin satışından elde edilecek 25 milyar liralık gelirin yüzde 90'ı kentsel dönüşüme aktarılacak.
İsa Yazar'ın Zaman gazetesindeki haberine göre; 2B olarak bilinen ve orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını düzenleyen yasa teklifi önceki akşam Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Yasa, orman vasfını kaybetmiş arazilerin, orman sınırları dışına çıkarılarak satılmasını öngörüyor. Yasanın Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmelerindeki sırasında AK Parti'nin verdiği önerge ile hak sahiplerine doğrudan satılacak olan taşınmazların satış bedelinin, rayiç bedelin 70'i olması karalaştırıldı. Komisyonda satış bedeli, rayiç bedelin yüzde 50'si olarak belirlenmişti. Yasa ile 2B alanlarının iki katı kadar orman alanı oluşturulması da öngörülüyor. 2B arazilerinin satışından elde edilecek gelirin yüzde 10'u orman köylülerinin sorunlarının giderilmesi için, yüzde 90'ı ise kentsel dönüşüm kapsamında kullanılacak. Yasa, 31 Aralık 1981 tarihinden önce orman vasfını kaybetmiş alanları kapsıyor. Türkiye genelinde yaklaşık 410 bin hektar 2B arazisi bulunuyor. Bu arazilere sahip kişilerin mülkiyet problemini çözecek yasa ile devletin 25 milyar lira gelir elde etmesi bekleniyor. Kanunun öngördüğü arazilerin satışı ile ilgili koordinasyonu Maliye Bakanlığı yürütecek.
Yasaya göre orman vasfını yitirmiş 2B alanlarında bulunan taşınmazlar, hak sahiplerine rayiç bedelin yüzde 70 ile satılacak. Satış bedeli peşin veya taksitle ödenebilecek. Peşin satışlarda yüzde 20 indirim uygulanacak. Bu bedel idarece yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde ödenecek. Tebliğ edilen satış bedeline itiraz edilemeyecek, dava açılamayacak. Taksitle satışlarda, satış bedelinin yüzde 10'u, yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde, kalanı ise en fazla 5 yılda 10 eşit taksitte faizsiz ödenecek. Yarısını peşin ödeyen hak sahiplerine yüzde 10 indirim yapılacak. Başvuru sahipleri belediye ve mücavir alan sınırları içinde olan yerler için 2 bin lira, dışında olan yerler için bin lira müracaat bedeli ödeyecek. Devlet üniversiteleri, bedeli karşılığında orman alanlarında eğitim ve araştırma amaçlı tesis yapabilecek. Askerî yasak bölgelerde kalan orman vasfını kaybeden arazi üzerinde orman kadastrosu yapılacak. Yaylacılar, Orman Genel Müdürlüğü'ne kira ödeme karşılığında burada kalacak. Yasa ile 2B alanları Maliye Bakanlığı'nın tasarrufuna geçecek.
Yasa deprem, heyelan, sel gibi doğal afete maruz kalan vatandaşlar ile baraj, gölet gibi devlet yatırımı sebebiyle başka yerlere yerleştirilmeleri zorunlu olan köylerde yaşayanların mağduriyetinin giderilmesini de öngörüyor. Yasa ile köylüler alternatif alanlara nakledilecek. Ayrıca 2B'den elde edilecek gelir, orman köylülerinin desteklenmesi maksadıyla da kullanılacak.
Yasa ile yaylacılara yönelik düzenlemeler de yapıldı. Devlet ormanlarında yaylak ve otlak olarak kullanılan alanlar ile yılın belli dönemlerinde yaylacılık amacıyla yerleşim yeri olarak kullanılan alanlar, Orman Genel Müdürlüğü'nce tespit edilecek. Bu alanlardan uygun görülenler, Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla yayla ilan edilecek.
Orman Bakanı: Kangren haline gelen meseleyi çözdük
Yasanın görüşmeleri sırasında konuşan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, 2B'nin kangren haline geldiğini belirterek şunları söyledi: "Meselenin çözülmesi gerekiyordu, çözülmemiş. Sebebi orman kadastrosu tamamlanmamış. Ayrıca ormanların tapusu yoktu. İlk defa biz gece gündüz çalışarak orman kadastrosunun yüzde 90'ını tamamladık. Şu ana kadar 13,5 milyon hektar, yani yaklaşık yüzde 60'ının tapusunu aldık. 2014 sonuna kadar ormanların tamamının tapusu alınacak diye talimat verdim. 2002 yılında yüzde 5'inin ancak kadastrosu yapılmışken, biz 2014 yılı sonuna kadar ormanların tamamının tapusunu alacağız." CHP adına konuşan Grup Başkan Vekili Akif Hamzaçebi, yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götürmeyi düşünmediklerini söyledi. Hamzaçebi, yasanın düşündükleri iyileştirmeleri kapsamadığını, ancak kısmen de olsa bir çözüm getirdiği için yasayı engellemek gibi bir düşüncelerinin olmadığını söyledi.