28 madencinin öldüğü maden ocağından ilk fotoğraflar - GALERİ
TTK yetkilileri ve AA ekibi, “75. Yıl Gelik Cumhuriyet Kuyusu”ndan saniyede 8 metre yol kat eden asansörler aracılığıyla 670 koduna inerek “fayton” olarak tanımlanan vagonlarla yaklaşık 2,5 kilometre yol kat edip 540 koduna ulaştılar.
Ekip, patlamanın meydana geldiği alana ulaştıklarında, yapılan çalışmalara rağmen 17 Mayıs'taki facianın izlerinin halen kendisini gösterdiğine şahit oldular. Su birikintilerinin oluşturduğu küçük göletlerin yanı sıra tavan kısmından düşen malzemeler ile taş ve toprak parçalarının hakim olduğu zeminde güçlükle yürüyen ekip, “demir tahkimatları ile kömür vagonlarının geçtiği eğilen raylar, raydan çıkarak devrilen vagonlar, madencilerin parçalanmış baret ve çizmelerinden” patlamanın şiddetini ve olay anında yaşananların dehşetini bir kez daha yaşadılar. Kurtarma ekiplerinin indirdiği ceset torbaları ile sedyeler ile madencilere ait gaz maskeleri ve kazmaların da, halen ocakta bulunduğu gözlenebiliyor"
“Gaz izleme sensörünün” verdiği bilgiler sürekli kontrol edilirken, bu bilgiler yer yüzünde kontrolleri yapan görevliler tarafından ocaktaki kurum yöneticilerine iletildi. Ocak içi havanın durumu ve sistemin çalışma prensipleri de yöneticileri anlatıldı.
Patlamanın şiddetiyle oluşan göçüğün kaldırıldığı, madende ulaşılamayan 2 madencinin düştüğü tahmin edilen kuyuların onarılmasına çalışıldığı bilgisi verildi. Ulaşılamayan madenciler, Dursun Kartal ve Engin Düzcük'ün cenazelerinin kuyuda olup olmadığına bakmak için daha önce indirilen su altı kamerasının bulunduğu kuyuda, işçilerin cesetlerinin eksi 725 kodundaki ızgaranın üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
TTK Genel Müdürü İnan: Ulaşılamayan 2 madenci kuyu dibinde
TTK Genel Müdürü Burhan İnan, eksi 540 kodunda yüklenici firmanın kurum adına galeri sürme çalışmaları esnasında grizu patlamasının meydana geldiğini anımsattı.
Patlamanın “Yeni Servis Kuyusu”nda olduğu için ana kafesi çalıştıramadıklarına işaret eden İnan, şu bilgileri verdi:
“Grizu patlamasının ardından mühendisler ve kuyu uzmanlarından oluşan ekip kuruldu. Bu ekibi en azından kurtarma kafesiyle eksi 540 koduna ulaştırmanın çabası içine girdik. Olayın ikinci günü 3 kişilik kurtarma kafesini çalıştırmayı başardık. Eksi 540 koduna bu kuyudan ulaşabildik. Gelik kuyusundan da kaza yerine ulaşma şansı aradık. Kaza mahalline 300 metre kala göçük meydana gelmişti. Daha sonra arkasından da yeni göçükler oluştu. Göçükleri açma işi yaklaşık bir ay sürdü. Biz patlamanın meydana geldiği kuyudan kurtarma kafesini çalıştırıp tahlisiyeci arkadaşlarımız ve diğer çalışanlarımızın öz verili çalışmaları neticesinde 28 madencinin cenazesini aldık. Eğer bu kafesi çalıştıramasaydık, göçüklerin açılmasını bekleyecektik ve cenazeleri 1 ay sonra alabilecektik.”
İnan, ulaşılamayan 2 madencinin kuyu dibinde bulunduklarını tahmin ettiklerini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Karadon Yeni Servis Kuyumuz eksi 735 koduna kadar açık. Fakat bizim eksi 720 kodunda üzerinde tulumba çalıştırdığımız platformumuz var. İki madenci arkadaşımızın buraya düştüğünü düşünüyoruz. Kuyu zamanında Çin firması tarafından dizayn edilmişti. Şimdi Çin firması gelecek, kuyuyu tamir edecek. Ondan sonra bu iki kardeşimize de ulaşmayı umuyoruz. Kuyunun tamir edilmesi yaklaşık 3,5-4 ayı bulabilecek. Tabii bu süre kısalabilir de, uzayabilir de... Bu tür işlerde süre vermek gerçekten doğru olmuyor. Çünkü standart iş değil yaptığınız. Sizi yanıltıyor, yalancı çıkartıyor.”
Eksi 540 kodunda üretim olmadığını, yüklenici firmanın 30 elemanının galeri açma çalışması yaptığını ifade eden İnan, “Galerileri sürüyorlardı, su havuzlarını yapıyorlardı. Kuyu yeniden çalışır hale geldikten sonra o işlere kaldığı yerden devam edeceğiz” diye konuştu.
Burhan İnan, madende patlama meydana gelmesi için “3 faktörün” bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
'Metan gazı, oksijen ve ateş kaynağı, belirli koşullar oluştuğunda patlamaya yol açar. Burada grizunun ortamının kesilen ince kömür damarından ani boşalmayla ortama yayıldığını görüyoruz. Grizu ve oksijenimiz var, fakat ateş kaynağı konusunda fikir sahibi olamadık. Mutlaka grizunun patlaması için ateş kaynağının olması lazım. Bu insan kaynaklı da, makine kaynaklı da olabilir. Onun için bizim bütün makinelerimiz anti grizuludur, yanmaz ve alev sızdırmaz özelliklidir. Normal maden ekipmanına göre 5 kat pahalıdır. Yurt dışında imal edilmişse 20 kat pahalıdır.”
'Metan oranı bizde çok yüksek'
TTK'nın çalıştığı alanda oluşturduğu yer altı açıklığının toplam 300 kilometreye ulaştığını anlatan İnan, şöyle konuştu:
“Buna kömür üretim bölgelerini de eklediğimizde çok büyük alan etmektedir. Bu açıklığı biz 24 saat erken uyarı sistemleriyle izliyoruz. Yer altında risk olabileceğini düşündüğümüz her noktada gaz izleme sensörlerimiz var. O sensörler bulundukları gaz seviyesini kablolar vasıtasıyla erken uyarı merkezlerine iletirler. Bilgisayar gaz değeri çıktığı zaman ekranda renk değiştirir ve sesli uyarı yapar. Arkadaşlarımız da o değerleri ilgili noktaya çalışana iletir ve uyarırlar. Arkadaşlarımızın ocağı boşaltma yetkileri vardır. Risk gördüklerinde kimseye haber vermeden boşaltma yetkileri bulunmaktadır.
Madencilik çok ağır iş kolu, dünyada yapılan bütün istatistiklerde en zor ve riskli iş kolu olarak hep birinci sıraya geliyor. Bizim taş kömürü havzamızda daha farklı özellik arz ediyor. Bizde metan oranı çok yüksek, metanla 24 saat boğuşuyoruz. Madencinin korkulu rüyasını 24 saat takip ediyoruz. Bu gazı güvenli biçimde havalandırma kuyularımızla birlikte atmosfere atıyoruz. Risk o kadar büyük ki yaptığınız her çalışma, aldığınız her önlem riski bazen yüzde yüz karşılamaz.”