Gündem

21.07.2014 - Alman basınından özetler

Ukrayna krizi ve Gazze'deki İsrail askeri harekatı bugünkü Alman gazetelerinin başlıca yorum konuları.

21 Temmuz 2014 14:10


Süddeutsche Zeitung, ‘Putin'in sorumluluğu' başlığıyla yayınladığı yorumda, Malezya yolcu uçağının düşürülmesindeki soru işaretlerinin giderilmesine yardımcı olmadığı takdirde Rusya'nın izolasyona sürükleneceğini yazıyor:

“Yolcu uçağının Ukrayna'nın doğusunda düşürülmesi üzerindeki esrar perdesinin kaldırılmamasını sadece faillerle onların işbirlikçileri arzulayabilirler. Bu bakımdan aynı bölgeyi Rusya'ya bağlamak isteyen maskeli militanların incelemeyi engellemek için ellerinden geleni yapmaları akla bazı ihtimalleri getiriyor. Keza, Rusya'nın da kendi katılımıyla araştırma yapılması için yapılan çağrılar karşısında ayak sürümesi de. Bölgeye uzmanlardan oluşacak bir inceleme heyeti göndermek zor olamaz. Rusya bunu istemediği için sorumluluktan kaçmış oluyor. Hâlbuki bu olayda ekseri sırlar değil, bir terör eyleminin araştırılması, söz konusu olan. Yolcu uçağında ölenlerin vicdani sorumluluğunu taşıdıklarından şüphe edilen ayrılıkçılar Rusya'nın desteği olmadan ne savaşabilir, ne de terör eylemleri düzenleyebilirler. Rusya ve Avrupa'nın iyi geçinmek zorunda oldukları inkâr edilemez. Ancak Rusya 300'e yakın masumun neden öldüğünün ortaya çıkarılmasına katkıda bulunmadığı takdirde, Avrupa ile iyi geçinmeye niyetli olmadığı kesinlik kazanır.”

Schwaebische Zeitung Ukrayna'ya BM barış gücü gönderilmesi önerisini şöyle değerlendiriyor:

“Avrupa, Ukrayna krizinde son derece başarısız kaldı. Alman milletvekili Schockenhoff'un Avrupa'nın pasifliğini eleştirip Ukrayna'ya mavi berelilerin gönderilmesini önermesi ilk bakışta gerçek dışı, ya da hayal gibi gelebilir. Ama ayrıntılarına bakıldığında bu öneride gerçekleştirilebilirlik payı olduğu görülür. Rusya ve devlet başkanı Putin, Doğu Ukrayna krizinde oynadıkları karanlık rol nedeniyle giderek uluslararası baskı altına giriyor. BM barış gücüne onay vermesi Putin'in, Malezya uçağının vurulmasıyla düştüğü durumdan asgari itibar kaybıyla kurtulmasını mümkün kılabilir.”

Hannoversche Allgemeine Zeitung, Gazze harekâtının ABD Başkanı Obama ve Almanya Başbakanı Merkel tarafından, İsrail'in kendini savunma hakkı olarak değerlendirilmesini haklı buluyor:

“Başbakan Netanyahu iki liderin İsrail'e hak vermesini başarı hanesine yazabilir. Ama anlayış gösterilmesini bütün Gazze Şeridi'ni bombalama hakkına tahvil ederse, yanılıyor demektir. Öldürülen Filistinli çocuk resimlerinden her biri bu harekâtı gayrı meşru kıldığı gibi Batılı devletler topluluğunun meşruluğunu da siler. Umalım, Amerikan Dışişleri Bakanı bölgeye gittiğinde İsrail yönetiminin bu gerçeği idrak etmesine yardımcı olsun.”

Berlin'de yayımlanan Tageszeitung gazetesi İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde başlattığı kara harekâtına şu satırları ayırmış:

“Son günlerde cereyan eden gelişmeler, Hamas'ın İsrail topraklarına sızmak için kazdığı tünellerin stratejik tehlike haline geldiğini gözler önüne serdi. Ama siyasi değişim çok daha önemli unsurlar taşıyor. Sina'ya açılan kaçakçılık yolları sayesinde Hamas her savaştan sonra yeniden silahlanabiliyordu. Kahire yönetimi Sina yarımadasını İslamcılara kapattığı için bu güzergâh artık işlemiyor. Hamas'ın silah stoklarını savaş öncesindeki hacme çıkarabilmesi için yıllar gerekecek. Bu bakımdan İsrail'in sınırlı askeri işgali, daha önceki bütün müdahalelerden çok daha uzun bir ateşkes sağlanmasına yardımcı olabilir. Ama ateşkesin değeri de, bu süreden siyasi çözüm arayışından ne ölçüde yararlanılacağıyla ölçülecektir.”