21 Mart 2017'de Diyarbakır Newroz alanına girerken polis kontrol noktasında öldürülen Kemal Kurkut davasıyla ilgili yeni bir rapor ortaya çıktı. Ulusal Kriminal Büro'nun raporunun sonuç kısmına göre, görüntülerde şüpheli polisin Kemal Korkut'u doğrudan hedef aldığı belirtildi.
İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu merminin yerden sekerek geldiğini ve polislerin Kemal Kurkut'u doğrudan hedef almadığı açıklanmıştı. Davanın bugün (28 Şubat 2019) görülen duruşmasında ise Ulusal Kriminal Büro, Adli Tıp Kurumu'nun tersine şüpheli polisin doğrudan hedef alarak namlusunu ateşlediği ifade edildi.
Davanın 4. duruşmasında katılan avukatları, Adli Tıp Kurumunun sanık polis Y. Ş.'nin doğrudan bir kastı olmadığını belirten raporu üzerine Ulusal Kriminal Büro adlı bilirkişilerin de çalıştığı özel bir şirketten rapor alınmasını istedi. Bu raporda "şüpheli polisin tabancayı Kurkut'u hedef alarak ateşlediği, bu ateşleme ile tabancanın mermi atma hareketlerinin görüldüğü, polisin ateş etmesinden sonra Kemal'in sol yanını tutarak koşmaya başladığı" yazıyor.
Ne olmuştu?
21 Mart 2017'de Diyarbakır'a Newroz kutlamasına gelen Malatya İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü öğrencisi 23 yaşındaki Kemal Kurkut, polis kontrol noktasında vurulmuştu. Olaydan hemen sonra Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan açıklamada sırt çantalı, elinde bıçak olan ve canlı bomba olması değerlendirilen bir şahsa polislerce müdahale edildiği söylenmişti. Olayla ilgili kamuoyuna yansıyan kamera kayıtlarında ise Kemal Kurkut'un sırt çantası olmadığı, üstü çıplak bir şekilde elindeki bıçakla polis bariyerlerini aşmaya çalıştığı görülüyordu.
Olayın polis kontrol noktasında gerçekleşmesi dolayısıyla vurulma anını gösteren birçok kamera kaydı mevcut. Bu görüntülerden birinde, Kemal Kurkut kontrol noktasına yaklaştığı anda bazı polisler havaya ateş ediyor, Kurkut bariyerleri geçip koşmaya başladığında ise polisler doğrudan Kurkut'a ateş etmeye başlıyor. Bariyerleri birkaç metre geçen Kurkut, sol yanını tutup sendeliyor. Olaya dair bir başka görüntüde ise Polis aracının arka kamerasına yansıyan iki polis kendi arasında konuşuyor ve bir polis diğerine "Adamı vurmaya gerek yok ki..." diyor.
Tutuksuz yargılama
İddianamede savcı polis memuru Y. Ş.'nin olası kastla öldürmekten yargılanmasını istedi. Diğer polis memuru O. M. hakkında da kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi. Mahkeme sanık Y. Ş.'nin tutuksuz yargılanmasına karar verirken, Diyarbakır Valiliği sanık Y. Ş.'yi üç ay görevden uzaklaştırdıktan sonra görevine devam etmesine karar verdi. Olay anında kontrol noktasında birçok polis bulunurken, bu polislerin tanık olarak dinlenmemesi katılan avukatları tarafından tepki çekti. Davanın 4. duruşmasında sanık polis Y. Ş., "Rapor beyanlarım ile aynı doğrultuda çıkmıştır. Ben daha önceki ifademde maktulün seken kurşun ile öldüğünü söylemiştim. Raporda, merminin nüve parçasının aşırı deforme olması nedeniyle incelenemediği belirtilmiştir. Şu anda dosyada benimle alakalı hiç bir delil kalmadı" dedi.
Sanık avukatı Av. Ahmet Fırat da, "Biz baştan beri bu suçun müvekkil tarafından işlenmediğini söylüyoruz. Rapor da bunu doğrulamıştır” diyerek müvekkilini savundu. Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir, sanık polis ve avukatının savunmasında bu suçu işlemedikleri yönünde beyanına karşı, "Ancak olayın nasıl gerçekleştiği bu dosyadaki görüntülerde mevcuttur. Velev ki merminin sert zemine çarpma durumu olsa dahi demek ki havaya sıkma dışında bir insan yürüme halinde iken ona doğru nişan alınmış ve bu şekilde bir yaşam son bulmuştur" diyerek tanık polislerin tümünün dinlenmesini ve sanığın tutuklu yargılanmasını talep etti.
"Görüntüler yeterince net"
Öte yandan dosya avukatlarından biri, dava ile ilgili "görüntülerin yeterince net olduğunu" söyleyerek Adli Tıp Kurumu'nun aksine rapor veren Ulusal Kriminal Büro'nun bunu sadece teyit ettiğini, Kemal Kurkut'un doğrudan hedeflenerek öldürüldüğünü söyledi. Bu ifade, sanığın olası kasıt yerine doğrudan kast ile suçlanması gerektiği anlamına geliyor.