Gündem

19.11.2014 - Alman basınından özetler

Kudüs'teki sinagog saldırısının ardından Ortadoğu'da gelinen durum ve İran ile yürütülen nükleer görüşmeler bugünkü Alman basınında geniş yer alıyor.

19 Kasım 2014 00:01


Kudüs'te bir sinagoga düzenlenen ve altı kişinin öldüğü saldırı, Ortadoğu'daki durumla ilgili endişeleri daha da artırdı. Südwest Presse gazetesinin yorumunda şu satırları okuyoruz:

“Kudüs'teki sinagoga düzenlenen iğrenç saldırı anlaşmazlığın tehlikeli bir biçimde tırmanışta olduğunu gösteriyor, ancak Filistinlilerin koordineli bir isyan girişimi değil bu! İki açıdan vahim bu saldırı. Saldırganlar, Doğu Kudüs'ten iki genç erkekti ve bunlar kasten cinayet işlemek üzere yola çıkmışlardı. Bu yeni şiddet eylemi İsrail'in tam göbeğinden geldi. Yani bu eylemleri uçaklarla havadan bombalayarak yok etmek mümkün değil. Ve bu eylemleri, basit silahlar kullanan münferit kişiler düzenliyor. Evinde ya da arabasında saldırı amacıyla satır bulunduran bir kişiyi nasıl belirleyeceksiniz? Şimdi İsrail Başbakanı Netanyahu'nun Filistin lideri Abbas'ı şiddet eylemlerinden sorumlu tutması sadece göz boyamaktır. Her iki hükümet de, hem El Fetih, hem de İsrail hükümeti radikal güçler üzerindeki etkisini çoktan kaybetmiş bulunmakta.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung'un Kudüs'teki saldırıya ilişkin yorumu ise şöyle:

“Anlaşıldığı kadarıyla dışarıdan bölgede değişim sağlamak şu an için mümkün görünmüyor. Amerikan Dışişleri Bakanı Kerry'nin taraflar arasındaki kemikleşmiş pozisyonları yumuşatma girişimleri sonuçsuz kaldı. İsrail Başbakanı Netanyahu ile yıldızı barışmayan Başkan Obama'nın durumu düzeltmek üzere önünde sadece iki yılı kalmış bulunuyor. Ancak bu tür çetrefil sorunları ortadan kaldırmak için çok az bir süre bu! Avrupa'da ise şu sıralarda kurulacak bir Filistin devletinin tanınması konusu tartışılıyor, ancak bu girişimle bir şeyler kazanılıp kazanılmayacağı da belirgin değil! Bölgede iki devletli bir çözümü İsrail'e dayatmak mümkün değil, ayrıca bu yapıldığı takdirde Filistinlilere önemli bir baskı aracı da elden çıkarılmış olur. Kısacası, nihaî barış hâlâ çok uzak görünüyor.”

Mitteldeutsche Zeitung ise yorumunda Kudüs'teki saldırıya başka bir açıdan bakıyor.

“Tüm bunların IŞİD ya da bölgedeki diğer aşırı İslamcı terör örgütleri ile bir ilgisi yok. Sadece bağımsız bir Filistin devleti çerçevesindeki çözüme ulaşamamış anlaşmazlıklar İsrail'in başına sürekli sorunlar açıyor. Hamas ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (PFLP) gibi Filistinli gruplar, şiddet yoluyla siyasî bir boşluğu dolduruyorlar. Yahudi şahinler ise buna aynı şekilde karşılık veriyorlar. İsrail terörü dikenli teller ve duvarlar ile engelleyemez. Terör insanların kafasında nefret duygusu olarak varlığını koruyor. Siyasetin işte bunu kafalardan yok etmesi gerekir; samimi görüşmeler ve elle tutulur ilerlemeler yoluyla… .”

Rheinpfalz gazetesi ise İran ile nükleer görüşmeleri yorum sütununa taşımış:

“İran'ın ruhanî lideri Ayetullah Hamaney kalıcı bir yakınlaşmaya izin verir mi, bilinmez. İran ‘Din Devleti'nin temelini hâlâ ‘Büyük Şeytan ABD' tanımlaması oluşturuyor. Mecliste çoğunluğu oluşturan aşırı muhafazakârlar Viyana'daki görüşmelerde her iki taraf için de sindirilmesi zor bir uzlaşmayı engellemek istiyor. Başkan Obama'yı ise Kongre'de bir savaş bekliyor. Ocak ayında cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu yeni Amerikan Senatosu göreve başlıyor. Bu da Obama'nın konuyu bir an önce sağlama bağlaması için başka bir gerekçeyi oluşturuyor.”